Davalı, şikayetinde iyi niyetli olmayıp, şikayet hak arama amacı dışında yapıldığından ve bundan davacı zarar gördüğünden manevi zararın kapsamının belirlenmesi gerekeceği-
Basına somut gerçeği arama veya bekleme sorumluluğu yüklenemeyeceğinden yayından sonra yapılan idari soruşturmada iddianın doğru olmadığı sonucuna ulaşılmış olmasının yayının hukuka uygun olmadığı anlamına gelmeyeceği-
Manevi tazminat için, takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmasının gerekeceği-
Davalı tarafından söylendiği iddia edilen sözlerin, davacıların vatandaşlık bağı ile bağlı bulundukları Türk Milletine yönelik olması durumunda davacıların aktif dava ehliyetinin bulunduğunun kabulü gerekeceği-
Bilette varış yerinin Ankara olduğunun belirtilmesine rağmen, yerleşmiş teamüllere aykırı olarak davacının otogar yerine kilometrelerce uzaktaki çevre yolunda indirildiği, bu durumun davacıyı zor durumda bıraktığı ve ciddi bir sıkıntıya soktuğu anlaşıldığından yapılan bu davranışın onun kişilik haklarına haksız bir saldırı olup manevi tazminat gerektireceği-
Manevi tazminat istemi yönünden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 10/3 maddesi dikkate alınarak vekalet ücreti belirlemesinin gerekeceği-
"Çulsuzdu" "Ağzından çıkanı kulağı duymayınca, kulağından tutup, içeri tıktılar", ifadeleri küçük düşürücü, abartılı aşağılayıcı ifadeler olmadığından hukuka uygunluk sınırları içinde olan yazı nedeniyle manevi tazminat isteminin reddine karar verilmesi gerekeceği-