Davaya dayanak yapılan icra dosyasında, İİK nun 269/1. maddesi yollaması ile uygulanması gereken Türk Borçlar Kanununun 315. maddesinde yer alan yasal otuz günlük ödeme süresinin verilmesi öngörüldüğü halde ödeme emrinde itiraz süresinin 30 gün ödeme süresinin de 7 gün olarak belirtildiği görülmekle , yasal koşulları içermeyen ödeme emri hukuki sonuç doğurmayacağından bu ödeme emrine bağlı olarak tahliye kararı verilemeyeceği-
Kesinleşen icra takibi nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkin davada; İİK.nun 269/1. maddesi yollaması ile uygulanması gereken Türk Borçlar Kanununun 315. maddesinde yer alan yasal otuz günlük ödeme süresinin ödeme emrinde açıkça yazılması zorunlu olup, dipnotta yazılı olmasının ödeme emrinin yasaya uygun şekilde düzenlendiği anlamına gelmeyeceği; yasal koşulları içermeyen ödeme emrinin tahliye yönünden hukuki sonuç doğurmayacağı-
İ.İ.K.nun 269/1 maddesi göndermesi ile uygulanması gereken TBK’nun 315. maddesi gereğince 30 günlük ödeme süresinin dolması beklenmeden alacaklı tarafından icra mahkemesinden tahliye isteminde bulunulamayacağı-
Tahliye istekli olarak yapılan icra takibi üzerine icra müdürlüğünce düzenlenen ödeme emri borçluya 26/07/2013 tarihinde tebliğ edildiği; icra müdürlüğünce düzenlenen ödeme emrinde otuz günlük ödeme süresi belirtilmediği; İİK'nun 269 ve Borçlar Kanununun 315. maddesi hükmü uyarınca temerrüdün oluşabilmesi için otuz günlük ödeme süresinin gösterilmesinin zorunlu olduğu; bu şekilde düzenlenmeyen ödeme emrinin hukuki sonuç doğurmayacağı ve davacıya tahliye hakkı vermeyeceği; açıklanan nedenle tahliye isteminin reddine karar verilmesi gerektiği-
Temerrüt nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkin davada; davacının dava dilekçesinde itirazın kaldırılmasına ilişkin bir talebi bulunmadığı; itirazın kaldırılmasına karar verilmeden tahliye kararı verilemeyeceği; o nedenle davanın reddine karar verilmesi gerektiği-
Kira alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın kaldırılması istemine ilişkin davada; icra takibine konu edilen kira bedellerinin gerek kiraya veren İ.U.’a gerekse sözleşmede kira bedelinin ödeneceği kişi olarak belirlenen H.U.’a ödendiğine ilişkin269/c maddesinde belirtilen bir belge bulunmadığına göre itirazın tümden kaldırılmasına karar verilmesi gerektiği-
Ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğünün tespiti iddiasına ilişkin şikayet davası tahliye davasını etkileyeceğinden, mahkemece, bekletici mesele yapılarak sonucuna göre bir karar vermesi gerekeceği-
Kesinleşen icra takibi sebebiyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkin davada; TBK. m. 315 uyarınca temerrüt nedeniyle açılacak tahliye davasının kural olarak kiralayan tarafından açılması gerektiği; kiralayanlar birden fazla ise aralarında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğundan ihtarnameyi birlikte göndermeleri ve yine davayı da birlikte açmalarının zorunlu olduğu; kiralayan durumunda olmayan malik veya kiralananı sonradan iktisap eden yeni malikin önceden kiracıya ihbar göndererek kira paralarının kendisine ödenmesini istemesi bu ihbarın sonuçsuz kalması halinde yasal içerikli ihtarname tebliğ ettirmek suretiyle dava açması gerektiği; dava hakkına ilişkin bu hususun mahkemece kendiliğinden göz önünde bulundurulması gerektiği-
Yargılamanın iadesi talebi üzerine verilen tahliye talebinin reddine ilişkin karar ile borçlunun (kiracının), taşınmazın kendisine iadesini istemeyeceği-
Ödeme süresi dolmadan ve temerrüt gerçekleşmeden tahliye istenemeyeceği- "Kira bedelinin bir sonraki yıl için Nisan ayında açıklanan DİE enflasyon oranında" artırılacağına ilişkin şartın sonraki kira yılları için tarafları bağlamayacağı-