Mahkemece, "ihtiyati hacze itiraz sebeplerinin sınırlı olduğu, senetteki imzaya ilişkin itirazların menfi tespit davasında ileri sürülebileceği, bononun keşidecisi yönünden protestoya gerek olmadığı, alacağın muaccel olduğu, ihtiyati haczin kaldırılmasını gerektirir bir durumun bulunmadığı" gerekçesiyle "itirazın reddine" karar verilmesi gerekeceği-
Mahkemece, ipotek belgeleri getirtilip kefalet borcu için ipotek verilip verilmediği tespit edilerek, eğer ipotek kefiller yararına verilmiş ise rehin tutarı kadar olan alacak için alacaklının önce rehne müracaat etmesi gerektiği, ipotek şayet asıl borçlu lehine verilmiş ise bunun kefile başvuruyu engellemeyeceği nazara alınarak, neticesine göre bir karar vermek gerekeceği-
İcra ve İflas Kanunu'nun 265,IV hükmüne göre, mahkeme, itiraz üzerine iki tarafı davet edip gelenleri dinledikten sonra itirazı varit görürse kararını değiştirebileceği veya kaldırabileceği, iki taraf da gelmezse evrak üzerinde inceleme yapılarak karar verileceği-
İhtiyati hacze itiraz eden vekili, "müvekkilinin çek alacaklısı olan R. K.'e karşı borçlu olmadığını beyanla ihtiyati haczin kaldırılmasını" talep etmiş ise de, İİK'nun 265.maddesinde ihtiyati hacze itiraz sebeplerinin sınırlı olarak sayılmış olduğu, ileri sürülen itiraz sebeplerinin ancak ileride banka aleyhine açılacak bir menfi tespit davasında ileri sürülebilecek ve yargılama konusu yapılabilecek sebepler olduğu-
İhtiyati haczin dayanağı olan senette tahrifat bulunduğu iddiasının açılacak bir menfi tespit davasında değerlendirilebileceği; İİK'nın 257. maddesine göre ihtiyati hacze karar verilmesi gerekirken; mahkemece dayanak senedin sıhhatinin işbu davada inceleme konusu yapılarak, düzenleme tarihi kısmında tahrifat yapıldığı bu nedenle kambiyo senedi sayılamayacağı, senedin adi senet sayılması halinde dahi, vade tarihi bakımından tereddüt doğduğu bu sebeple alacağın henüz muaccel olmadığı ve vade tarihi gelmemiş alacak bakımından ihtiyati haciz koşullarının oluşmadığı gerekçeleriyle, talebin reddine karar verilemeyeceği-
İhtiyati hacze itirazın ihtiyati haciz kararını veren mahkeme tarafından incelenmesi gerektiği dikkate alınmadan işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olduğu-
Talep, borçlu aleyhine bonoya dayalı olarak verilen ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına ilişkin olup, mahkemece alacaklı vekilinin beyanı ve dosya kapsamından rehinle temin edilen alacak için ayrıca bono alındığı anlaşıldığından, İİK'nın 45/2 ve İİK'nın 167/1. maddesine göre, alacağı çek, poliçe veya emre muharrer senede müstenit olan alacaklı, alacak rehinle temin edilmiş olsa bile, bu bölümdeki hususi usullere göre haciz yolu ile veya borçlu iflasa tabi şahıslardan ise iflas yolu ile takipte bulunabileceği-
İİK'nun 265. maddesinde ihtiyati hacze itiraz sebepleri sayılmış olup, bonodaki imzanın sahteliği iddiası bu itiraz sebepleri arasında yer almadığından, ihtiyati hacze itiraz edenin, itiraz sebepleri menfi tespit davasına konu olabilecek nitelikte olup, kanunda sayılan ihtiyati hacze itiraz nedenleri arasında olmadığından, mahkemece, ihtiyati hacze itirazın kabulüne karar verilemeyeceği-
İhtiyati haciz istemine konu edilen bononun teminat fonksiyonunun bulunup bulunmadığı hususu yargılamayı gerektirmekte olup, mahkemece, yaklaşık ispat kurallarının egemen olduğu ihtiyati haciz istemi kapsamında, protokol hükümleri değerlendirilmek suretiyle sonuca gidilemeyeceğinden, mahkemece, "itirazın kabulüne" karar verilmesi gerekeceği-