İmar-ihya ve kazanmayı sağlayan zilyetlik hukuki nedenleriyle dava dilekçesinde mevkii ve sınırları yazılı taşınmazın vekil edeni adına tapuya tesciline karar verilmesi davasının Hazine ve ilgili kamu tüzel kişilerine karşı açılması gerekeceği-
Uyuşmazlık konusu taşınmaz bölümünün 1975 yılında yapılan tapulama çalışmalarında "dere yatağı" olarak tespit dışı bırakıldığı bir yerin zilyetlikle edinilebilmesi için 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 ve 17.maddesinde belirtilen diğer koşulların yanı sıra taşınmazın nitelik itibariyle de kazanıma elverişli yerlerden olması gerekeceği-
Tescil davalarında Hazine ve ilgili kamu tüzel kişilerinin yasal hasım olduğu-
Taşınmazın imar ve ihya yolu ve olağanüstü zamanaşımı ile mülkiyetinin kazanılmasında imar ve ihyanın bitiş tarihi belirlenirken dava tarihinden 20 yıl öncesine ait iki ayrı zamanda çekilmiş yüksek çözünürlüklü hava fotoğraflarının Harita Genel Komutanlığı'ndan aynı tarihler arasında düzenlenen fotoplan fotometrik ve fotogrametrik paftaların ise İl Kadastro Müdürlüğü'nden getirtileceği ve dosyaya ekleneceği yeniden yapılacak keşifte uzman bilirkişi jeodezi ve fotogrametri uzmanı mühendis yerel bilirkişi ve tanıklar aracılığıyla yapılacak detaylı inceleme sonucunda imar ve ihyanın ne zaman tamamlandığının bu şeklin ayrıntılı incelenmesi sonucu belirleneceği bu hususlar gözardı edilerek karar verilemeyeceği-
Taşınmazların olağanüstü zamanaşımı ile mülkiyetinin kazanılmasında imar ve ihya koşullarının oluşup oluşmadığı hususu değerlendirilirken gerekçeli ve kapsamlı bir bilirkişi raporu olmadan karar verilemeyeceği, TMK'nun 713/3. maddesi uyarınca; tescil davasının, Hazine'ye ve ilgili kamu tüzel kişilerine karşı açılması, davanın .... Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na yöneltilmek suretiyle taraf teşkilinin sağlanması gerekeceği-
Gerek kadastro mahkemeleri, gerekse genel mahkemelerde iptal tescil veya kadastro tespitine itiraz davalarında tarafların haricen düzenlenen senet, noter senedi, vergi kaydı, tapu senedi gibi belgelere dayandığı takdirde, bu belgelerde yazılı olan sınırların dikkatlice ve kapsamlıca uygulanması gerekeceği; bunun için öncelikle nizalı taşınmaz ve çevresini iyi bilen yaşlı ve tarafsız mahalli bilirkişilere senedin mevkii ve sınırlarının okunması senette yazılı olan her sınır hakkında, her yönde kapsamlı bilgiler alınması, ayrıca, komşu parsellere uygulanan aynı şekilde belgeler var ise o belgelerinde bu yönde neyi ve kimi okuduğunun belirlenerek sınırların doğru bir şekilde tespit edilmesi gerekeceği-
Kazanma koşulları oluştuğu takdirde iptal ve tescile karar verilebilmesi için taşınmaz bölümünün ifrazının mümkün olması gerekeceği; 3402 sayılı Kadastro Kanununun 15.maddesinin son fıkrası hükmüne göre, ayırmayı gerektiren taksimlerde ayırma tarihindeki imar mevzuatının dikkate alınacağı; taşınmazın ifrazının mümkün olup olmadığının Çevre ve Şehircilik Bakanlığı İl Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü'nden sorularak belirlenmesi, ifrazının mümkün olması halinde fen memurundan ifraz durumunu gösteren rapor alınması, aksi halde 3402 sayılı Kanunun 15/2. maddesi hükmü uyarınca davacıların kullanımındaki bölümün taşınmazın tamamına oranlanmak suretiyle davacı payının belirlenmesi gerekeceği-
Terekenin mirasçıları arasında paylaşılıp paylaşılmadığının araştırılıp belirlenmesi, paylaşım sonucu dava konusu yer davacıya düşmüş ise, davanın yürütülmesi, murise ait tereke mirasçıları arasında yöntemine uygun bir biçimde ve tüm mirasçıların katılımı ile yapılmış bir paylaşım söz konusu değil ise, davacı sadece kendi adına iptal ve tescil isteğinde bulunduğundan, TMK'nun 701 ve 702. maddeleri gereğince tek başına aktif dava açma sıfat ve hukuki ehliyeti olmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekeceği-
Mahkemece tarafların aynı ortak miras bırakanın mirasçıları olduğunu gösterir mirasçılık belgesi veya nüfus kaydı alınmadan ve tarafların mirasbırakanları arasında yöntemine uygun taksim yapılıp yapılmadığı hususu net bir şekilde belirlenmeden, eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulmasının doğru olmadığı-
Mahkemece, teknik bilirkişinin rapor ve krokisi eklenerek çifte tapunun önlenmesi açısından davaya konu taşınmaz bölümünün tapuda kayıtlı olup olmadığının Tapu Müdürlüğü'nden sorulmasının, teknik bilirkişinin rapor ve krokisi esas alınmak suretiyle TMK.nun 713/4 ve 5. fıkralarına uygun bir biçimde yerel ve gazete ilanlarının yapılmasının, son ilan tarihinden itibaren üç aylık yasal sürenin beklenilmesinin, itiraz yoluyla katılmak isteyenlerin durumlarının değerlendirilmesinin gerekeceği-