İİK. mad. 277 vd. gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin davanın "ticari" davalardan olmadığından, asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu-
İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olup, davanın ticari davalardan olmadığı gerekçesiyle 'mahkemenin görevsizliğine' karar verilmesi gerekeceği-
Dava konusu icra takibinin kesinleşmiş mahkeme kararı ile iptal edildiğinden konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekeceği-
Davanın İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olup bu davalardaki amacın; borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı bazı tasarrufların geçersiz yada iyiniyet kurallarına aykırılık nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalması ve dolayısıyla o mal üzerinde cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaya yönelik olması,bu niteliği itibarıyla ticaret mahkemesinin görevi içinde sayılan ticari davalardan olmaması, görev hususunun HMK'nun 114/1-c maddesi gereğince dava şartı olup, aynı yasanın 115/1 maddesi gereğince dava şartının mevcut olup olmadığının davanın her aşamasında res'en araştırılması gerektiği-
İİK'nun 282.maddesi gereğince davalı borçlu ve borçlu ile doğrudan veya dolaylı işlem yapan 3.kişiler arasında zorunlu dava arkadaşlığı olduğu- Davalı borçlu vekili cevap dilekçesinde davanın görevli ve yetkili mahkemede açılmadığını belirtmiş ise de HMK'nun 19/2 maddesine uygun olarak yetkili mahkemeyi açıkça göstermediğinden yetki itirazının dikkate alınmaması gerektiği- Davalı borçlunun yetki itirazı geçerli olmayacağından, davalı 3. kişinin ileri sürdüğü yetki itirazının da iİK. mad. 282 kapsamında hukuki sonuç doğurmayacağı-
Davalı 3.kişinin tapudaki satış bedeli dışında ödeme yaptığını ispatlayamaması, dava konusu taşınmaz üzerindeki ipotek bedelinin borçlu tarafından ödenmiş olması ve aksinin davalı 3. kişi tarafından ispatlanamaması, borçlunun davalı 3.kişiye sattığı dava konusu taşınmazda oturmasının hayatın olağan akışına uygun olmaması karşısında yapılan tasarrufun iptali gerektiği-
İİK 281/2 maddesi gereğince iptale tabi tasarrufların konusu olan mallar hakkında ihtiyati haciz kararı verilebileceği -
Tasarrufun iptali isteğine ilişkin davada borçlu ile hukuki işlemde bulunan veya borçlu tarafından kendilerine ödeme yapılan kimselerle, bunların mirasçılarına ve suiniyet sahibi diğer üçüncü şahıslara karşı açılması gerekeceği (6183 s. K. mad. 25)-
Tasarrufun iptali davalarında, HMK'nin 5 ve devamı maddelerinde düzenlenen yetki kuralları geçerli olup, iptal davaları aynî hakka değil, kişisel hakka dayanan davalardan olduğundan, davanın konusu taşınmaz olsa bile taşınmazlara ilişkin kesin yetki kurallarını düzenleyen HMK'nin 12. maddesi hükmü bu davalarda uygulanmayacağı-
Davanın elden çıkarılmış mallar yerine kaim olan kıymete taalluku halinde, teminat göstermeksizin ihtiyati haciz kararı verilemeyeceği-