Trafik kazasından kaynaklanan cismani zarara dayalı tazminat istemine ilişkin davada, mahkemece kusur yönünden hiçbir inceleme yaptırılmadan davacının kusursuz olduğu kabul edilerek zarar hesaplaması sonucunda hüküm kurulmasının hatalı olduğu- Dava konusu trafik kazasında kusur oranının saptanması uzman bilirkişi aracılığı ile belirlenmesi gerektiği-
Asıl işi çiftçilik olan borçlunun yan gelir elde etmek amacıyla yan işler yapmasının, çiftçilik sıfatını ortadan kaldırmayacağı ve böyle bir durumda, borçlunun asıl uğraşısının çiftçilik olup olmadığı araştırılıp tesbit edildikten sonra, kendisi ve ailesinin geçimi için zaruri olan arazinin miktarı, haczedilen haczedilmeyen tüm taşınmazları, keşif ve bilirkişi incelemesi ile belirlenmeli ve borçlunun elde ettiği ek gelirler de dikkate alınarak hesaplama yapılması gerektiği- Borçlunun çiftçilik mesleğini icra ettiği tespit edildiği takdirde, şikayet tarihinde haczedilen ve haczedilmeyen tüm taşınmazlarından elde ettikleri gelir tespit edilip, haciz anında kanunen bakmakla yükümlü oldukları kişilerin kimler olduğu, haczedilen tarla vasfındaki taşınmazların, kendileri ve ailelerinin geçimleri için zaruri olup olmadığı ya da ne kadarının zorunlu olduğunun belirlenmesiyle, elde edilen tüm veriler birlikte değerlendirilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
İlamda kıdem tazminatı alacağının en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte tahsiline karar verilmş olup "icra emrinde işletilen ve işletilecek faiz oranın yüksek olduğu, alacak kalemlerine hangi tür faizin hangi oranda uygulandığının" belirtilmediği ileri sürülerek icra emrinin ve takibin iptali talepli şikayette, mahkemece tarafların bildirdikleri banka verileri göz önüne alınarak, denetime elverişli rapor hazırlanması için konusunda uzman bir bilirkişiye başvurulması gerekirken, merkez bankası verileri gözönüne alınarak yapılan hesaplama esas alınarak karar verilmesinin hatalı olduğu- Sadece taraflarca bildirilen bankalardan gelen yazı cevapları doğrultusunda rapor hazırlanması için konusunda uzman bir bilirkişiye başvurularak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Paydaşı olduğu 27881 ada 1 parsel sayılı taşınmazın, davalı Belediye tarafından kamulaştırma yapılmaksızın kısmen park haline getirildiğini, diğer davalı Kırmızıgül Çiçekçilik Şirketinin de kalan kısım üzerinde seralar, çiçek satış reyonları, ofis gibi yapıları yapmak suretiyle kullandığını, kendisinin taşınmazdan faydalanamadığını ileri sürerek ecrimisile-
Yapılan görev değişikliğinin, işçi yönünden tazminat ödenmesini gerektirir haksız feshi niteliğinde olduğunun kabulü için öncelikle, yapılmak istenen değişikliğin, esaslı bir değişiklik olup olmadığının çözümü gerektiği- Bir endüstri mühendisi, bir işletmeci ve bir insan kaynakları uzmanından oluşan bilirkişiler marifetiyle yerinde keşif ve inceleme de yapılması gerektiği-
Tarım arazilerin haksız kullanımı nedeniyle ürün esasına göre talep olması halinde, bu konudaki resmi verilerin getirilmesinin, taşınmazın bulunduğu bölgede ekilen tarım ürünlerinin neler olduğu tarım il veya ilçe müdürlüğünden sorulmasının, ekildiği bildirilen ürünlerin ecrimisil talep edilen yıllara göre birim fiyatlarının ve dekara verim değerlerinin, hal müdürlüğünden ilgili dönem için birim fiyatları getirtilerek bölgede münavebeli ekim yapılıp yapılmadığının, taşınmazın nadasa bırakılıp bırakılmadığının bilirkişi marifetiyle tespit edilmesinin gerektiği-
Somut olayda, mahkemece hükme yeterli bir araştırma yapıldığı söylenemeyeceği - Hükme esas alınan raporda; taşınmazın 2013 yılı için aylık kira gelirinin 1.900 TL olduğu tespit edilmiş, ecrimisil hesaplamasında, ilk dönem ecrimisil tutarının belirlenip, sonraki dönemler için ecrimisil değerinin, ilk dönem için belirlenen miktara ÜFE artış oranının tamamının yansıtılması suretiyle bulunacak miktardan az olmamak üzere hesaplanması gerekirken, geriye dönük olarak hesap edildiği - İlk dönem için tespit edilecek ecrimisil miktarı üzerinden davacıların payları üzerinden hesap yapılması gerekirken, hesabın hangi kriterler baz alınarak yapıldığının ortaya koyulmamış olmasının doğru olmadığı, bu nedenle kararın bozulması gerektiği-
Menfi tespit davasında imza incelemesine ilişkin bilirkişi raporu alınmadan, bonodaki tahrifat nedeniyle borca itiraza dair yapılan yargılama sırasında dar yetkili icra mahkemesince alınan bilirkişi raporunun hükme esas alınmasının isabetsiz olduğu-