Mahkemece banka kayıtları üzerinde yerinde inceleme yapılmak suretiyle konusunda uzman bankacı bilirkişilerden oluşturulacak üç kişilik bilirkişi kurulundan rapor alınarak her üç sözleşmenin birbiri ile bağlantılı olup olmadığı da tespit edilip, sözleşmelerden kaynaklı olarak kefil sıfatıyla davalıların takip tarihi itibari ile borçlu olup olmadıklarının varsa miktarının denetime elverişli raporla tespit edilmek suretiyle karar verilmesi gerekirken yetersiz bilirkişi raporuna göre karar verilmesinin doğru olmadığı-
Faydalı model belgesinin yenilik unsurunu taşıyıp taşımadığı re'sen de araştırılması gereken bir husus olup davacı vekilinin bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde faydalı modelin yenilik unsurunu kaldırır mahiyette olduğunu ileri sürdüğü Amerika'da tescilli patent belgesini ibraz ettiği, bu durumda mahkemece, içinde makine mühendisi de bulunan yeni bir bilirkişi heyetinden, davacının ibraz etmiş olduğu patent belgesinin dava konusu faydalı modelin yenilik unsurunu ortadan kaldırıp kaldırmadığı konusunda rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
Mahkemece, işyeri hekimliği, işgücü sağlığı ve iş güvenliği konularında uzman olan bir kardiyoloğun da yer alacağı bilirkişi heyetinden kanunda belirtilen ilkeler çerçevesinde ve özellikle işyerinin niteliğine göre, işyerinde uygulanması gereken ilgili mevzuat hükümleri de incelemek suretiyle, işverenin, işyerinde alması gerekli önlemlerin neler olduğu, hangi önlemleri aldığı, hangi önlemleri almadığı, alınan önlemlere işçinin uyup uymadığı gibi hususlar ayrıntılı bir biçimde incelemek suretiyle, ölen işçinin işyerinde çalışma şartlarının kalp krizini tetikleyip tetiklemeyeceğinin belirlendiği ve iş kazası ile işverenin eylemi arasında illiyet bağı bulunup bulunmadığı, illiyet bulunuyorsa kalp krizinin oluşumunda işverenin kusurunun bulunup bulunmadığının saptandığı, kusuru mevcut ise kusurunun ağırlığının değerlendirildiği kusur raporu alınarak, dosyadaki bilgi ve belgelerle birlikte değerlendirerek çıkacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
İcra takibinden sonra açılmış kambiyo senedinden kaynaklanan menfi tespit davası- Cumhuriyet Başsavcılığında soruşturma aşamasında alınan bilirkişi raporu-
Mahkemece aldırılan bilirkişi heyeti rapor ve ek raporuyla yapılan tespit ve değerlendirmelerin dosya içeriğine ve yürürlükteki mevzuata uygun olduğu, mahkemenin kanıtları takdirinde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı, her ne kadar asıl davada davacının terditli talebi konusunda mahkemece herhangi bir karar verilmediği belirtilmiş ise de, asıl davada davacı tarafından kullanılan “Pella-TR” markasının davalının kullanımında bulunan “Pella-eu+şekil” markasına tecavüz oluşturduğu yönünde davalının herhangi bir iddiasının bulunmadığı, bu itibarla yerel mahkemece yapılan yargılama sonucunda mahkemece verilen kararda yazılı açıklamalara, yasal sebep ve gerekçelere binaen, istinaf edilen kararda usul, yasa ve dosya kapsamı yönlerinden bir aykırılık bulunmadığı-
Tıbbi Kötü Uygulamaya ilişkin Zorunlu Mali Sorumluluk Poliçesinden doğan tazminatın rücuen tahsili istemine ilişkin davada, olay tarihinde yürürlükte buluna 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 1453 üncü maddesi mal sigortalarına ilişkin olup sorumluluk sigortalarını kapsamadığından, ilk derece mahkemesinin ikinci sigorta sözleşmesinin geçersiz olduğuna ilişkin kararının yerinde olmadığı- Sigortacının sorumluluk sigortasından sorumluluğu limit kapsamında ve gerçek zararla sınırlı olduğundan, mahkemece, davacı tarafından yapılan ödemenin, iki ameliyat nedeniyle gerçekleşen zarar miktarı olup olmadığı hususunun, alanında uzman tıbbi medikal, eczacı ve doktordan oluşan üç kişilik heyetten rapor alınarak belirlenmesi gerekirken, davalının 300.000,00 TL’yi aşan miktarından sorumlu olduğu kabul edilerek ne miktar gerçek zarardan sorumlu olduğu saptanmadan karar verilmesinin doğru olmadığı-
Mahcuzların mütemmim cüz ve teferruat niteliğinde olup olmadıkları, konusunda uzman bilirkişiden alınacak rapor ile belirlenerek, TMK'nın 686/1 ve 862/1 maddeleri gereğince rehin kapsamında kaldıkları (İİK'nın 83/c koşullarında ipotek akit tablosunda yazılmasa dahi) tespit edildiği takdirde TMK'nın 862. maddesi uyarınca ipoteğin, taşınmazın bütünleyici parçaları ve eklentileri ile birlikte yükümlü kılacağı düzenlendiğinden, taşınmazların cebri icra yolu ile satışında ihalenin kesinleşmesi koşulu ile taşınmazın mülkiyeti ihale tarihinde alıcıya geçeceğinden taşınmazlar içinde yer alan aynı mahcuzların daha sonraki bir tarihte ihalesinin yapılmasının sonuç doğurmayacağı-
Birliğin sulama kanalından kullanılan su bedelinin tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemi- Usuli kazanılmış hak-
Borçlu her ne kadar ilk ilamdan sonra ödeme yapmış ise de ödenen miktar kadar ................. tarihli icra emrinden düşülerek hesap yapılması gerekirken hatalı yönteme dayalı rapora göre karar verildiğinden, farklı bir bilirkişiden yeniden rapor alınarak karar verilmesi gerekeceği-
Alacak miktarı konusunda gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınıp bu raporun ilk rapordan farklı olması halinde aynı şekilde çelişkiyi giderilecek şekilde 3. bilirkişi heyetinden rapor alınıp değerlendirilmek suretiyle sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekeceği- İtirazın iptâli davalarında icra inkâr tazminatına hükmedilebilmesi için İİK'nın 67/II. maddesi gereğince alacağın likid ve borçlunun itirazında haksız olması gerekeceği, eldeki davada alınan teknik bilirkişi raporuna mahkemece itibar edilmemiş olsa dahi borçlunun itirazında haklı olduğu belirtilip iş bedeli hesaplanmamış olduğu gibi mahkemece kabul edilen alacağın varlığı ile miktarı konusunda uzman olmayan mali müşavir bilirkişi raporu ile ve yargılama sonucu belirlendiğinden alacağın likid olmadığı, bu halde davacının koşulları oluşmayan icra inkâr tazminatı isteminin reddi yerine kabulünün usul ve yasaya aykırı olduğu-