Eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağının tahsili için açılan itirazın iptali davasında, su kuyusunun TBK. mad. 481 gereğince, yapıldığı 2013 yılı mahalli piyasa rayiçleri ile bedeli konusunda ek rapor alınıp değerlendirilmek suretiyle davanın sonuçlandırılması, alacağın varlığı ile miktarı yapılan yargılamada alınacak bilirkişi raporuyla saptanmış olacağı ve davalı itirazında tamamen haksız sayılamayacağından koşulları oluşmayan icra inkâr tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerektiği-
İşyeri sigorta sözleşmesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkin davada mahkemece davacının gerçek zararı hususunda alanında uzman bilirkişiden eksper raporunun da irdelendiği bir rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği; davacının sigortaladığı işyerinde su basması sonucu meydana gelen gerçek zararın tespiti hususunda (zarar gören emtianın çeşidi de gözönüne alınarak) hiçbir inceleme yapılmadan, alanında uzman olmayan inşaat mühendisi bilirkişinin hasarlanan mallara yönelik saptamasına dayanılarak davalı hakkındaki davanın kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu-
İcra müdürünün belirlediği taşınır değerinin şikayet konusu edilmesi halinde, icra mahkemesinin uzman bilirkişiden yardım alınmak suretiyle bu hususu denetleme yetkisine sahip olduğu- Mahkemece dava konusu ayıplı aracın teknik donanımını gösteren bilgi ve belgeler taraflardan temin edilerek aracın değerinin bu verilere göre bilirkişi aracılığı ile belirlenmesi ve oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken bilirkişi raporu alınmadan eksik inceleme ile sonuca gidilmesinin isabetsiz olduğu-
Konut Finansmanlı Evim Paket Poliçesine dayalı tazminatın rücuen tahsili istemine ilişkin davada, davacı taraf, meydana gelen hasardan sigortalı konutun bulunduğu kooperatif ile sözleşme yapan davalının müteahhit olarak sorumlu olduğunu ileri sürmüş olup mahkemece teknik olarak davalı firmanın kusurlu olup olmadığı konusunda bir görüşe varılamayan inşaat mühendisi ve sigorta hukukçusu raporuna göre davanın reddine karar verilmişse de, Yargıtayın bir diğer dosyasında hükme esas alınan iki inşaat mühendisi ve bir mimar bilirkişiden oluşan heyet raporu da göz önüne alındığında, yapı inşa edilirken bir imalat yapılmadan diğerine geçilemeyeceği, binanın ayrılmaz parçası şömine ve bacanın, dolayısıyla şapkasının da yine davalı şirket tarafından yapılmış olduğu, açıklanan nedenlerle binanın inşaatının kullanılır şekilde bitirilmesinin davalı şirket tarafından taahhüt edilmiş olması, yapım hatasından kaynaklı olarak binanın mütemmüz cüzü niteliğindeki çatı ve bacadan çıkan yangın olayı neticesinde meydana gelen hasardan binanın anahtar teslim komple yapım işini üstlenen davalı yüklenici şirketin haksız fiilde kusur ve sorumluluğu bulunduğu mahkeme dosyasında bulunan emsal kararın gerekçesi ile de sabit olduğu gözetilmeden yazılı gerekçe ile gerçek zarar konusunda rapor aldırılmadan davanın reddine karar verilmiş olmasının bozmayı gerektirdiği-