Takip dosyası içeriğinden borçlunun adresinin mevcut olması da gözetilerek ihalenin feshini şikayet yoluyla isteyen borçlunun takip safhasında adresinin belli olması nedeniyle şikayet dilekçesinde ayrıca yurtiçi adresinin gösterilmemiş olmasının eksiklik olarak kabul edilemeyeceği-
Şikayet dilekçesine ekli vekaletnamede, şikayetçi asilin adresinin mevcut olup, bu adresin de yurt içinden olduğu tespit edilmiş olduğundan İİK. nun 134/2.maddesinde hüküm altına alınan yurt içinde adres gösterme koşulunun yerine getirildiğinin kabulü gerekeceği-
İhalenin feshi isteklerinin reddedilmiş olması keyfiyetinin temelde yolsuz tescil nedenini ortadan kaldırmayacağı, yolsuz tescile dayalı tapu iptali ve tescil davalarının her zaman açılabileceği-
İİK.nun 134.maddesinde belirtilen yedi günlük yasal süreden sonra ileri sürülen fesih sebepleri inceleme konusu yapılamayacağı gibi, ihale konusu taşınmazın aile konutu olduğu ve tesis edilen ipoteğin anılan nedenle terkinine ilişkin dava açıldığı hususu kamu düzenine ilişkin olmadığından mahkemece re'sen dikkate alınamayacağı-
Borçluya yapılan satış ilan tebligatının usule uygun olarak borçluya bizzat tebliğ edildiği anlaşılmış olup, kıymet takdir raporu tebliği usulsüz olsa bile borçlunun en geç bu tarihte kıymet takdir işleminden haberi olduğunun kabulü gerekeceğinden ve bu tarihten itibaren borçlu kıymet takdir işlemine itiraz ve şikayette bulunmadığından kıymet takdir raporunun kesinleşmiş olduğu- Borçluya satış ilan tebligatı usulüne uygun olarak tebliğ edildiğini ve satışa esas kıymet takdir raporu da öğrenme tarihine göre yasal sürede itiraz edilmeksizin kesinleştiğine göre mahkemece borçlunun anılan nedenlere dayalı ihalenin feshi isteminin reddi gerekeceği-
Fesih talebinde bulunan şikayetçi, takip dosyasında alacaklı-borçlu ve tapu sicilinde ilgili olmadığı gibi, pey sürmek suretiyle ihaleye de iştirak etmediğinden ihalenin feshi davası açmasına yasal imkan olmadığı; mahkemece, istemin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddedilerek şikâyetçi aleyhine para cezasına hükmedilmemesi gerekeceği-
Borçlunun yasal süresi içerisinde ihalenin feshi isteminde bulunmasından sonra icra dosya borcunun haricen ödenmiş olmasının, icra mahkemesinin borçlunun başvurusunu incelemesine engel teşkil etmeyeceği-
"ihalenin feshine karar verilmesi" konusundaki talebin kabul edilebilmesi için, şikayet yoluyla ihalenin feshini isteyen kişinin "yolsuzluk neticesinde kendi menfaatinin ihlal edilmiş olduğunu" isbat etmesi gerekeceği; yerleşik Yargıtay uygulamasına göre "satış bedelinin muhammen bedelin üstünde olması halinde, 'zarar unsuru'nun oluşmadığı" kabul edildiğinden, bu gibi durumlarda "ihalenin feshi talebinin reddine" karar verilmesi gerekeceği-
Haciz işleminin geçersizliğinin ileri sürülmesi kamu düzenine ilişkin olup, bu hususa ilişkin şikayet süreye tabi olmadığından ihalenin feshi aşamasında da mahkemece re'sen dikkate alınmasının gerekeceği-
Borçlunun rızaen yaptığı bir ödeme bulunmayıp, dosya borcu, haciz konulan banka hesaplarındaki paraların gönderilmesi ile kapanmış olduğundan, borçlunun haczedilmezlik şikayeti ve faize itirazının esası incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-