İhalenin feshi davalarında verilen görevsizlik ve yetkisizlik kararlarının kesin olduğu, HMK'nun 20. maddesine göre, verildiği anda kesin olan görevsizlik veya yetkisizlik kararlarında, bu kararın verildiği tarihten itibaren iki hafta içinde dosyanın görevli veya yetkili mahkemeye gönderilmesinin istenmesinin zorunlu olduğu-
Satış bedelinin, tüm icra masraflarını değil, paraya çevirme ve paylaştırma giderlerini geçmesi gerektiğinin hüküm altına alındığı görülmekte, satış talebinden ihale tarihine kadarki paraya çevirme ve paylaştırma giderlerinin hesaplamada dikkate alınması gerektiği- Satışı istenen taşınmazın kıymetinin takdiri hakkındaki İİK’nun 128. maddesi paraya çevirme başlığını taşıyan III. bölümde bulunduğu, bu nedenle taşınmazın kıymetinin belirlenmesi için yapılan keşif ve bilirkişi masraflarının da tıpkı ilan giderleri gibi paraya çevirme masrafı olarak kabulü gerektiği- Birden fazla taşınmazın aynı ilanla satışa çıkarılması halinde, toplam paraya çevirme giderinden satışı yapılan her taşınmaza isabet eden miktar oranlama suretiyle tespit edilerek, ayrıca müstakil harcamalar var ise bedele eklenerek oluşacak sonuca göre İİK'nun 129. maddesindeki koşullara uygun şekilde satışın gerçekleştirilip gerçekleştirilmediğinin belirlenmesi gerektiği- İlanda İİK'nun 126. maddesi ve devamı maddelerindeki koşullara göre ilan ve tebliğ edilmesi gerekirken, gazete ilan tarihi ile ihale tarihi arasında 1 aylık yasal süreye riayet edilmemesinin  başlı başına ihalenin feshi nedeni olduğu-
6183 sayılı Yasa'nın 99. maddesinin ikinci cümlesi aynen; "İhalenin feshi, gayrimenkulün bulunduğu yerin icra mahkemesinden şikayet yolu ile istenebilir" hükmünü içermekte olup, icra mahkemesinin 6183 sayılı Kanun'dan kaynaklanan görevinin sadece taşınmaz mallara ilişkin ihalenin feshine yönelik olduğu ve taşınır mallar hakkındaki ihalenin feshi şikayetlerini kapsamayacağı-
Satış ilanı tebliğ edilecek ilgililer satış kararının verildiği tarih itibariyle belirleneceğinden, bu tarihten sonra tapuya haciz koyduran haciz alacaklısına satış ilanının tebliğ edilmemiş olmasının ihalenin feshini gerektirmeyeceği-
K. takdirine itiraz üzerine mahkemece verilen kararlar kesin olmakla beraber süresinde şikayet hakkının kullanıldığı durumlarda, icra mahkemesince itirazın incelenmeksizin reddedilmesi halinde, icra mahkemesi kararının, ihalenin feshinin incelenmesi sırasında denetlenmesinin mümkün olduğu- Satış bedelinin muhammen bedelin üstünde olması halinde, ihalede zarar unsurunun gerçekleşmediğinin kabulü gerekeceği-
Şikayetçinin, takibin tarafı ve tapudaki ilgililerden olmadığı gibi teminat yatırarak ihaleye giren kişilerden de olmadığı anlaşıldığından ihalenin feshini isteyemeyeceği, o halde, mahkemece, şikayetin aktif husumet yokluğundan reddi gerekeceği- Şikayetçinin ihalenin feshi istemi aktif husumet yokluğu nedeniyle ve işin esasına girilmeden reddedileceğinden aleyhine ihale bedelinin %10’u oranında para cezasına hükmedilmesi isabetsiz olup, mahkeme kararının bu nedenle bozulması gerekmekle beraber anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması gerekeceği-
İhale alıcısı İİK'nun 134/1. fıkrası uyarınca ihale tarihi olan 19.12.2013 tarihinde taşınmazın mülkiyetini kazanmış olup, ihale sonrasında ihale konusu malın Asliye Hukuk Mahkemesi kararı ile üçüncü kişi adına tesciline karar verilmiş olmasının taşınmazın niteliklerinde esaslı hata olarak değerlendirilemeyeceği, ihale alıcısının yolsuz tescil nedeni ile genel mahkemelerde dava açmak hakkının saklı olduğu-
İhale konusu taşınırların, satışının, muhammen bedelinin altında yapıldığının görüldüğü, bu durumun tek başına İİK'nun 134/8. maddesinde öngörülen menfaati muhtel olma koşulunun gerçekleştiğini göstereceği, bu nedenle şikayetçinin ihalenin feshini istemede menfaatinin bulunduğu- İhalenin feshi talebinin reddine karar verilmesi halinde mahkemenin davacıyı feshi istenilen ihale bedelinin yüzde onu oranında para cezasına mahkum edeceği, Yasa'nın bu hükmünün emredici nitelikte olup kamu düzenine ilişkin bulunduğundan mahkemece re’sen uygulanması gerekeceği-
İhalenin feshi davalarında verilen görevsizlik ve yetkisizlik kararlarının kesin olduğu, HMK.nun 20. maddesine göre, verildiği anda kesin olan görevsizlik veya yetkisizlik kararlarında, bu kararın verildiği tarihten itibaren iki hafta içinde dosyanın görevli veya yetkili mahkemeye gönderilmesinin istenmesinin zorunlu olduğu-
İİK.'nun 133. maddesi hükmü uyarınca, icra müdürlüğünce satışın düşürülmesi, farklı kuralları ve hukuki sonuçları içeren aynı Kanun'un 134. maddesine dayanılarak yapılan ihalenin feshine yönelik şikayetin esasının incelenmesine engel teşkil etmeyeceği ve kesin hüküm oluşturmayacağı-