Şikayetçi borçlu vekilinin dilekçesinde, ihalenin feshi sebebi olarak ileri sürdüğü vakıalara ilişkin olarak dinlenen tanık beyanları, ihalenin feshi yönünde hüküm kurmaya elverişli olmadığından, mahkemece ihaleyi yapan icra müdürü veya icra müdür yardımcıları ile ihaleye katılan tellalın da tanık sıfatıyla ifadelerine başvurulması gerektiği-
Taşınmaz satışlarında borçluya satış ilanının tebliğ edilmemesi veya usulsüz tebliğ edilmesinin başlı başına ihalenin feshi sebebi olduğu- Tebligat Kanunu ve ilgili Yönetmeliğe uygun prosedürün yerine getirilip getirilmediğine dair yeterli bilgi bulunmadığından, PTT web sitesinden temin edilen bilgi amaçlı kayıtlara itibar edilmesinin mümkün olmadığı- Mahkemece, satış ilanı tebliğine ilişkin tebligat mazbatalarının da içerisinde bulunduğu takip dosyasının bulunamadığına ilişkin tutanaklar tutularak takip dosyasında satış ilanı tebliğine ilişkin tebligat mazbatalarının barkod numaraları PTT web sitesi üzerinden sorgulanmak suretiyle elde edilen verilere dayanılarak, 'tebligatların usulüne uygun olarak yapıldığı, satışa hazırlık aşamasında yapılan işlemlerde eksiklik bulunmadığı, satış ilanının usulüne uygun olduğu' gerekçeleri ile şikayetin reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğu- Takip dosyası aslının bulunamaması halinde dosyanın ihya ettirilerek gönderilmesi için dosyanın mahalline geri çevrilmesi üzerine takip dosyasının ihyasının sağlandığı, ancak borçlulara satış ilanı tebliğine ilişkin tebligat mazbatalarına ulaşılamadığı görüldüğünden, satış ilanı tebliğine ilişkin işlemlerin usulüne uygun olarak yapıldığından bahsedilemeyeceği- İhya edilen takip dosyasında, icra müdürlüğünce verilen satış kararı bulunmadığından, söz konusu karar ile satışın ne suretle ilan edilmesine karar verildiği tespit edilemediği ve dolayısıyla satış ilanının, satış kararına uygun olarak yapılıp yapılmadığı hususu tesbit edilemediği, ve tereddütsüz ihalenin usulüne uygun olarak sağlıklı bir şekilde yapıldığı sonucuna ulaşılamadığı ve bu durumda ihalenin feshine karar verilmesi gerektiği-
Meskeniyet şikayeti sırasında, İİK. mad. 22 gereğince verilmiş icranın durdurulması kararı bulunmadığından, taşınmazın ihaleye çıkartılabilmesi için, meskeniyet şikayetine konu ilamın kesinleşmesinin beklenmesi gerekmediği gibi bu hususun İİK'nun 134. maddesinde düzenlenen ihalenin feshi nedenleri arasında da yer almadığı-
İhalenin feshi talebinin reddine karar verilmesi halinde mahkemenin davacıyı feshi istenilen ihale bedelinin yüzde onu oranında para cezasına mahkum edeceği, Yasa'nın bu hükmünün, emredici nitelikte olup kamu düzenine ilişkin bulunduğundan mahkemece re’sen uygulanması gerekeceği-
Elektronik ortamda pey sürme için İİK'nun 133. maddesine göre yapılan ihalelerde de elektronik ortamda satış ilanı yapılmasının zorunlu olduğu- Satış ilanının elektronik ortamda yapılmasının icra müdürlüğünün takdirine bırakılmış bir husus olmadığı-Dairenin bozma kararında fesat iddiasının araştırılması gerektiğine işaret edilmiş ise de mahkemenin Dairemizin araştırmaya yönelik bozma kararına uymuş olması usuli kazanılmış hak teşkil etmeyeceğinden şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi gerektiği-
İhalenin feshi talebinin reddine karar verilmesi halinde mahkemenin davacıyı feshi istenilen ihale bedelinin yüzde onu oranında para cezasına mahkum edeceği, Yasa'nın bu hükmünün emredici nitelikte olup kamu düzenine ilişkin bulunduğundan mahkemece re’sen uygulanması gerekeceği-
Satış ilanı ve şartnamede ilan edilen saatten önce ihalenin sonlandırılmasının, başlı başına ihalenin feshi sebebi olduğu gibi, bu kurala uyulmamasının ihaleye olan talebi etkileyen unsurlardan olduğundan, mahkemece re'sen nazara alınması gerektiği-
Mernis adresi tespit edilemeyen borçluya, takip dosyası kapsamında daha önce usulüne uygun bir şekilde tebligat yapılmamış olduğu anlaşılan adresine Tebligat Kanunu’nun 35. maddesine göre satış ilanı tebliğ edilmesinin usulsüz olduğu; taşınmaz satışlarında, borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesini başlı başına ihalenin feshi sebebi olduğu- Borçlu vekilinin şikayet dilekçesinde öne sürdüğü tüm iddiaların ayrı ayrı değerlendirilerek ve gerekçelendirilerek hüküm kurulması gerektiği-
Araç ile bu aracın çalıştığı hattının birbirinden bağımsız olarak ekonomik değeri olduğundan, minibüs ile hattın ayrı ayrı takip ve ihale konusu edilebileceği-
Şikayet konusu taşınmazın satış bedelinin, muhammen bedelin üzerinde olduğu ve şikayetçi tarafından usulünce kıymet takdirine itiraz edilmediği durumlarda, "zarar unsuru" gerçekleşmemiş olduğundan, ihalenin feshini istemekte hukuki yararı bulunmayan şikayetçinin isteminin reddine karar verilmesi gerektiği ve bu durumda, işin esasına girilemeyeceğinden, şikayetçi aleyhine para cezasına hükmedilmeyeceği-