Davacının davalı eski eşten ziynet eşyalarının aynen iadesi, mümkün olmadığı takdirde tahsili istemiyle açtığı davada yetkili mahkemenin HMK. mad. 6 gereği davalının yerleşim yeri olan mahkemesinin olduğu-
Haksız fiile ilişkin davalardaki yetkinin, "kesin yetki" olmadığı, "seçimlik yetki" olduğu- Kasko poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkin davada, ; davalılardan ...Sigorta'nın yerleşim yeri yetki çevresinde olan mahkemede dava açılmış olup, davalı .... Sigorta'nın yetki itirazı olmayıp, kamu düzenini ilgilendiren bir yetki kuralı da olmadığından, tensiple resen yetkisizlik kararı verilmesinin hatalı olduğu-
Kira alacağının tahsili istemine ilişkin davanın -dava tarihinde yürürlükte olan HMK. mad. 4/1-a gereğince- sulh hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği-
“Sosyal güvenlik il müdürlükleri” ile “sosyal güvenlik merkezlerinin" takip işlemlerinde yetkili olduğu- Davaya konu 6183 sayılı Kanunun uygulanması nedeniyle ödeme emirlerinin gönderilmesi işleminin Sosyal Güvenlik Merkezi tarafından yapılması nedeniyle, bu merkezin bulunduğu yer iş mahkemesi olan İş Mahkemesinin, 6183 sayılı Kanun kapsamında düzenlenen ödeme emirlerinin iptali istemine ilişkin davada kesin yetkili olduğu-
Çeke dayalı takibin, genel yetkili yer olan borçlunun yerleşim yerindeki icra dairesinde (HMK  mad. 6), muhatap bankanın bulunduğu yer ödeme yeri sayıldığından buradaki icra dairesinde (HMK  mad. 10) ve ayrıca İİK. mad. 50/1 uyarınca çekin keşide edildiği yerdeki icra dairesinde yapılabileceği- İhtiyati haciz kararının uygulanmasından sonra bu kararı veren mahkemenin bulunduğu yer icra dairesinin, salt o yer mahkemesinde ihtiyati haciz kararı verilmesi nedeniyle yetkili hale gelmeyeceği- Açıklanan yetki kurallarına göre, alacaklının yetkili olmayan icra dairesinde takip yapması ve borçlunun takipte yerleşim yerindeki icra dairesinin yetkili olduğunu da ileri sürerek icra dosyasının buradaki icra müdürlüğüne gönderilmesi ile icra mahkemesine başvurması halinde, mahkemece, yetki itirazının kabulüne karar verilmesi gerektiği-
İptal davaları ayni hakka değil kişisel hakka dayanan davalardan olduğundan davanın konusu taşınmaz bile olsa HMK'nun 12. maddesinin uygulanma imkanı olmadığından mahkemenin bu tesbiti yerinde olmamakla birlikte HMK’nun 6. maddesine göre davanın davalıların ikametgahı mahkemesinin yetkili olduğu ve HMK’nun 60. maddesi gereğince zorunlu dava arkadaşı olan davalı üçüncü kişi süresinde yetki itirazında bulunmuş ve davalı borçlu usulüne uygun olarak duruşmaya davet edildiği halede gelmemiş olması nedeni ile bu usul işleminin onun yönünden hüküm ifade ettiği-
Sözleşmeden doğan davalarda sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesi de yetkili olduğundan öncelikle davacı ile davalı sigorta şirketinin taraf olduğu sigorta sözleşmesi nazara alınarak sözleşmenin ifa yerinin tespit edilmesi, yetkili mahkemenin belirlenmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile HMK'nın 6. maddesi uyarınca yetkisizlik kararı verilmesinin doğru olmadığı-
İstanbul 6. Asliye Hukuk Mahkemesi'nce verilen yetkisizlik kararı kesinleşmiş olup uyuşmazlıkta Ünye Asliye Hukuk Mahkemesi'nce re'sen dikkate alınması gereken kesin yetki kuralı da bulunmadığından, artık Ünye Asliye Hukuk Mahkemesi'nin uyuşmazlığın çözümünde yetkili olduğunun kabulü ile işin esasına girilerek inceleme yapılması gerekeceği-
Tüketici davalarının tüketicinin ikametgahı mahkemesinde de açılabileceği; davacının seçimine göre, hem genel ve hem de özel yetkili mahkemede dava açılabileceği-
HMK. mad. 6/1 uyarınca, davalıların davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi genel yetkili mahkeme olduğu, sözleşmeden kaynaklanan davalarda ise HMK. mad. 10 uyarınca davanın, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabileceği, para borçları, götürülecek borçlardan olup, ifa yerinin alacaklının yerleşim yeri oluğu-