Temerrüt için ayrıca ihtar gerektiğine dair sözleşmede bir hüküm de bulunmamasına göre ticari işlerde teslim süresinin geçmesiyle temerrüt gerçekleşeceği, mahkemece temerrüt için ayrıca ihtar aranmaması gerektiği, teslim süresi 6 ay olan 1. sıradaki sipariş ile ilgili süre, fesih tarihinde henüz dolmadığı, ticari satımda alıcı kısmi ifayı kabule zorlanamayacağı-
Mahkemece, HUMK 74 (HMK 26) maddesi uyarınca taleple bağlı kalınarak tedavi giderleri için tazminata hükmedilmesi gerekirken talep aşımı yapılarak yazılı şekilde hüküm kurulmasının doğru olmadığı- Haksız eylemlerde zarar sorumlusunun, her hangi bir ihtara gerek kalmaksızın haksız eylem tarihinden itibaren temerrüde düşmüş kabul edileceği-
Fatura tarihinin temerrüde esas alınamayacağı, borçlunun ayrıca temerrüde düşürülmesi gerekeceği- İcra takibine konu edilen alacağın masaya kaydı halinde, henüz bir tahsilat yapılmadığı ve tasfiye sonucunda yapılacak tahsilat nedeniyle harç alınacağı dikkate alındığında, takipte hesaplanan tahsilat harcının masaya kaydının mümkün olmadığı-
Süresinde ibraz edilmeyen çek kambiyo vasfını kaybettiğinden temel ilişkiye dayalı talepte bulunulabileceği, ancak temerrüt için TBK. mad. 117 uyarınca icra takibinden önce usulüne uygun olarak borçlunun temerrüde düşürülmesi gerektiği- 
Davacının dava konusu miktarların ödenmesi için dava tarihinden önce davalıya ihtar çekerek onu temerrüde düşürdüğünü ispat edememesi halinde, dava tarihinden itibaren faiz uygulanması gerektiği-
Davacının, dava konusu miktarların ödenmesi için dava tarihinden önce davalıya ihtar çekerek onu temerrüde düşürdüğünü ispat edememesi halinde, hüküm altına alınan miktara dava tarihinden itibaren faiz uygulanması gerektiği- Islahla artırılan miktar için ıslahtan önce davalıyı temerrüde düşüren ihtarı söz konusu olmadığından, bu miktar için ıslah tarihinden itibaren faiz uygulanması gerektiği-
Davacının, davalıyı dava tarihinden evvel temerrüde düşüren ihtarı olduğu dosyadan anlaşılmakla beraber asıl dosyadaki ihtarın tebliğ edildiğine ilişkin bir evrakın dosyada mevcut olmadığı anlaşıldığından birleşen dava yönünden ihtarda davalıya verilen 2 günlük sürenin sonundan itibaren davalının temerrüde düştüğünün kabul edilmesi gerektiği ve hükmedilen alacağa temerrüt tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerektiği- Mevcut tapu kaydı içeriğine göre davaya konu bağımsız bölümün satış sureti ile davacı adına tescil edildiği anlaşılmış olduğundan, anılan sözleşme uyarınca davacı adına oluşan tapu kaydının iptali ile taşınmazın davalı adına tapuda tesciline karar verilmesi gerektiği-
Dava tarihinden önce usulüne uygun bir temerrüd ihtarı yapılmamış olduğundan hükmedilen alacağın tamamına dava tarihinden tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerektiği-,
Mülkiyetin tespiti ve tescil davasının kesinleşme tarihinde edimin ifası imkansız hale geldiği, davacının zararının da edimin ifasının imkansız hale geldiği tarihte dava konusu taşınmazın rayiç değeri olduğu anlaşıldığından davanın kesinleştiği tarih itibariyle taşınmazın zapt edilen kısmının rayiç değerinin uzman bir bilirkişi heyeti ile tespit edilerek bu miktarın tahsiline karar verilmesi gerektiği- Dava açılmadan önce davalının temerrüde düşürüldüğü iddia ve ispat edilmediğinden dava ve ıslah tarihlerinden itibaren faiz işletileceği-
Davacı dava konusu miktarların ödenmesi için dava tarihinden önce davalıya ihtar çekerek onu temerrüde düşürdüğünü iddia ve ispat edemediğinden hüküm altına alınan miktara dava tarihinden itibaren faiz uygulanması gerektiği-