Mahkeme hükmü yorumlanarak asıl alacak üzerinden % 40 tazminat hesaplaması yapan hatalı bilirkişi raporuna göre karar verilmesinin doğru olmayacağı-
Bilirkişi raporunda faiz hesaplaması yapılırken bir yıllık sürenin 365 gün yerine, 360 gün olarak alınmasının doğru olmayacağı-
İlama uygun olmayan icra emrinde fazla hesaplanan miktarın iptalinin talep edilen davada, borçlu talebi nazara alınmadan ve talep aşılarak belirtilen miktar yönünden icra emrinin iptaline karar verilemeyeceği-
Takip talebinde ve icra emrinde <yasal faiz> talep ettiği halde mahkemece <avans faizine> hükmedilemeyeceği-
Müteahhidin borcu için kat karşılığı inşaat sözleşmesi nedeni ile yapılacak inşaatta müteahhide isabet  edecek dairelerin haczedilemeyeceği- İleride koşullar tahakkuk ettiği taktirde, borçlu adına tescili yapılacak yer için haciz konulmasının usulsüz olduğu-
Mahkemece asıl borçlu hakkında takip yapılmadığı bu eksikliğin sonradan tamamlatılmasının da mümkün bulunmadığı kamu düzeni ile ilgili bu hususun re ’sen nazara alınacağı gözetilerek şikayetin kabulü ile takibin iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı şikayetin reddi yönünde hüküm tesis edilemeyeceği-
Şikayet konusu işlemin icra müdürünce ‘ihtiyati tedbir memuru sıfatı ile’ yapılması halinde bu hatalı işlemin düzeltilmesi için, şikayet yolu ile icra mahkemesi yerine tedbir kararını veren mahkemeye başvurulması gerektiği-
Mahkemece ipoteğin limit ipoteği olması nedeniyle asıl borçlu yönünden de limit miktarı ile sınırlı sorumlu olduğu göz ardı edilip, limit miktarı üzerindeki asıl alacak ve faizleri yönünden takibin devamına karar verilemeyeceği-
İcra müdürlüğünce, damga vergisinin tarh ve tahakkuk işlemleri, anılan verginin mükellefi sıfatı ile yapılmakta olup, bu işlemlerden doğan ihtilafların çözüm yeri <vergi mahkemeleri> olduğundan mahkemece yargı yolu nedeniyle şikayet dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekeceği-
Takibe dayanak yapılan Eğitim ve Araştırma Hastanesi Baştabipliği adına düzenlenen fatura alacağından dolayı takip talebinde İl Sağlık Müdürlüğü borçlu olarak gösterilerilerek anılan müdürlük adına ödeme emri tebliğ edildiği, borçlu olarak kendisine ödeme emri gönderilen İl Sağlık Müdürlüğü Sağlık Bakanlığı'na bağlı bir birim olup, anılan Bakanlıktan ayrı bir tüzel kişiliği bulunmadığından taraf (pasif husumet) ehliyeti olmadığı, bu husus kamu düzenine ilişkin olduğundan süresiz şikayete tabi olduğu-