89. maddeye göre gönderilen «birinci haciz ihbarnamesi»ne karşı «bankada bulunan mevduatın kullanılan kredinin teminatı olarak kendilerine rehinli olduğunu» bildiren üçüncü kişi bankanın bu beyanının haciz ihbarnamesine karşı «itiraz» niteliğinde olduğu–
Kendisine 89. maddeye göre «haciz ihbarnamesi» gönderilen üçüncü kişi (örneğin banka); «kendilerinde bulunan borçluya ait paranın yasalar gereği haciz edilemeyeceğini» belirterek (yani; haczedilmezlik iddiasında bulunarak), bu para üzerine haciz koymaktan kaçınabilir mi?–
MK. 6 uyarınca iddia sahibi, iddiasını kanıtlamakla yükümlü ise de, somut olayın özelliğine göre ispat yükünün yer değiştirebileceği–
Tüzel kişiliği bulunmayan üçüncü kişilere haciz ihbarnamesi gönderilemeyeceği–
Borçlunun henüz doğmamış olan kıdem tazminatı alacağı üzerine haciz konulamayacağı–
Üçüncü kişinin süresinde «birinci haciz ihbarnamesi»ne itiraz etmiş olmasına rağmen kendisine gönderilen «ikinci haciz ihbarnamesi»nin yok hükmünde olacağı ve bu ihbarnamenin iptali yönündeki şikayetin süreye bağlı olmadığı–
Borçlunun üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarının haczi için bu kişilere mutlaka İİK. 89’a göre «haciz ihbarnamesi» gönderilmesinin gerekmediği, bunun yerine «haciz müzekkeresi (yazısı)» gönderilmesinin de yeterli olduğu–
İcra mahkemesince «1. haciz ihbarnamesine yapılan itirazın süresinde olduğuna, bu nedenle 2. haciz ihbarnamesinin iptaline» karar verilen durumlarda üçüncü kişi tarafından açılan olumsuz tespit davasının konusunun kalmamış olacağı, bu durumda mahkemece «davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığı» şeklinde karar verilmesi gerekeceği ancak davalının -2. haciz ihbarnamesi göndermiş olması nedeniyle- yargılama giderlerinden sorumlu tutulması gerekeceği–
İİK. 89/IV’de yer alan «tazminat» sözcüğünün «üçüncü kişinin yalan beyanında dolayı alacaklının uğradığı zararın karşılığını» ifade ettiği - İİK. 89/IV’de bu tazminat üzerinden % 40 inkar tazminatına hükmedilmesine imkan tanıyan bir hüküm bulunmadığından davalının inkar tazminatı ile sorumlu tutulamayacağı–
Borçlu ile üçüncü kişi arasındaki kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca, ileride doğması muhtemel haklar için (ileride borçluya ait olacak katlar için) henüz borçlu adına kayıtlı olmayan, üçüncü kişiye (arsa sahibine) ait bulunan taşınmaz (daireler) üzerine haciz konulamayacağı–