İİK. 89/III uyarınca açtığı «olumsuz tesbit davası»nda isbat yükünün davacı üçüncü kişiye düştüğü, icra mahkemesinde borçlunun üçüncü kişiden alacaklı olup olmadığının ve varsa miktarının üçüncü kişinin defterleri üzerinde uzman bir bilirkişi vasıtasıyla inceleme yaptırılarak araştırılabileceği–
Alacaklının, İİK. 89/IV uyarınca «üçüncü kişinin gerçeğe aykırı beyanda bulunmasından dolayı tazminatla sorumlu tutulması» için icra mahkemesinde açtığı davada genel hükümlere göre yargılama yapılarak tacir olan tarafların ya da üçüncü kişi kooperatifin defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi de yaptırılarak, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği–
İİK’nun 89/I. maddesine göre çıkarılan tebligatın, üçüncü kişi tüzel kişinin ticaret sicilindeki adresine çıkarılabileceği, buraya yapılacak tebligatta Tebligat Tüzüğünün 28. maddesindeki koşulların araştırılmasına gerek bulunmadığı–
Yasal süresi içerisinde birinci haciz ihbarnamesine itiraz edilmiş olması halinde ikinci haciz ihbarnamesi gönderilemeyeceği–
Borçlunun üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarının haczi için bu kişilere mutlaka İİK. 89’a göre «haciz ihbarnamesi» gönderilmesinin gerekmediği, bunun yerine «haciz müzekkeresi (yazısı)» gönderilmesinin de yeterli olduğu–
Davalılar borçlu ile temlik alacaklısı arasındaki temliknamelerin iptaline ilişkin davada, sözleşmenin niteliği, bu sözleşmeye dayanılarak yapılan işlerin ve temlikname tarihindeki değerlerinin ne olduğu , gerek istihkaklardan gerek tespit edilecek diğer bir yoldan alınan bedellerin ne kadarının gerçek olup, olmadığı tespit olunacak alacağını karşıladığı ve borçluya iade edilen istihkakların bedelleri tespit ve irdelenerek taraflar arasında muvazaaya dayalı ve alacaklıdan mal kaçırmaya yönelik bir ilişki mi yoksa gerçek bir hukuki ilişki mi olduğunun belirlenmesi gerektiği-
Kendisine gönderilen birinci haciz ihbarnamesi üzerine hesaplarında mevcut olduğunu bildirdiği miktardan daha fazlası için ikinci haciz ihbarnamesi gönderilen üçüncü kişinin bu yanlışlığın düzeltilmesi için icra mahkemesine şikayette bulunma imkanının bulunmasının, genel mahkemede alacaklıya karşı olumsuz tespit davası açmasına engel teşkil etmeyeceği ve dava sonucunda davacı lehine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesi gerekeceği–
Davacının birinci haciz ihbarnamesine itiraz etmemesi üzerine, davacıya davalı tarafından ikinci (şimdi; üçüncü) haciz ihbarnamesi gönderilmesinden sonra davacının açtığı olumsuz tespit davasına davalının sebebiyet vermiş sayılmayacağı ancak, bu dava sonucunda davalının yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmaması için davalının ilk oturumda davayı kabul etmiş olması gerekeceği–
Alacaklı, borçlunun hak, alacak ve malları üzerine doğrudan doğruya haciz konulmasını isteyebileceğinden, borçlunun üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarının üçüncü kişiye «haciz yazısı» veya «89. maddeye göre haciz ihbarnamesi» gönderilerek haciz edilebileceği–
İİK. 89/III uyarınca açılan olumsuz tesbit davasında, icra mahkemesince ikinci (şimdi; üçüncü) haciz ihbarnamesinin iptaline karar verildiğinin anlaşılması halinde mahkemece istemin kabulüne değil, «uyuşmazlıkla ilgili olarak karar verilmesine yer olmadığına» şeklinde hüküm kurulması gerekeceği–