Dava, TMK'nun 683 ve komşuluk hukukunu öngören 737. madde çerçevesinde çözümlenmesi gereken müdahalenin önlenmesi ve eski hale getirilmesi isteğine ilişkin olup, davalının gerçekten davacının taşınmazına müdahalede bulunup bulunmadığı, duvarını yıkıp yıkmadığı ve komşuluk hukukuna aykırı davranıp davranmadığı hususlarının yerel bilirkişi ve tanıklar dahil her türlü delil ile kanıtlanmasının mümkün olması gerekeceği-
Çaplı taşınmaza vaki el atmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkin davada, öncelikle davada ileri sürülen isteklerden el atmanın önlenmesi isteği ile ilgili olarak keşfen saptanan ya da saptanacak dava değeri üzerinden peşin harcın alınması, kamu düzeniyle ilgili olan ve temyiz edenin sıfatına bakılmaksızın gözetilmesi gereken bu zorunluluk yerine getirildiği takdirde davaya devam edilmesi gerekeceği-
Çaplı taşınmaza el atmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil isteklerine ilişkin davada, öncelikle davada ileri sürülen isteklerden yıkım isteği ile ilgili olarak keşfen saptanan ya da saptanacak dava değeri üzerinden peşin harcın alınması, bu zorunluluk yerine getirildiği takdirde davaya devam edilmesi gerekeceği-
Malikin mülkiyetine yönelik bir tecavüzün varlığının saptanması halinde, ona malik olan kimsenin mülkiyet hakkına dayanmak suretiyle tecavüzü defetmek hakkının olduğu-
Dava konusu su kaynağına ilişkin idare tarafından alınmış bir tahsis kararı olsa bile suya vaki elatmanın önlenmesi davasının çözüm yerinin haksız fiillere ilişkin özel hukuk hükümlerine göre adli yargı yeri olacağı-
Yargılama sırasında yapılan keşif ve alınan bilirkişi raporunda, inşaatta, bazı eksiklikler olduğu belirlendiği gibi, sözleşmede işin anahtar teslimi yapılacağı da kararlaştırılmış olduğundan ve anahtar teslimi kavramının yapı kullanma izin belgesinin alınması yükümlülüğünü de kapsaması karşısında, mahkemece davacı yüklenici yana eksiklikleri tamamlayıp, yapı kullanma izin belgesi alması için süre verilip, süre sonunda, bu edimlerini yerine getirmediği taktirde sözleşme ve yasada öngörülen koşulların oluşmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekeceği-
Davadan feragat ve davacının davasını takipsiz bırakmasının davalının rızasına bağlı olmadığı-
1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 413. ve 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 16. maddeleri uyarınca dava değerinin ve buna göre alınacak harcın, el atılan yerin değeri, eski hale getirme gideri ve varsa talep edilen ecrimisil toplamından ibaret olacağı-
Çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi isteğine ilişkin davada, infazı mümkün olmayacak şekilde sayfası kapatılan eski parsel numaraları üzerinden karar verilemeyeceğinden yenileme çalışmalarıyla oluşan 122 ada 1, 2, 3, 4, sayılı parseller hakkında hüküm tesisi gerektiği-
E.tmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil isteklerine ilişkin açılan davada, davalıya ait yapıların keşif yapılan parsel üzerinde olduğu saptandığı halde, başka bir taşınmaz bakımından hüküm kurulmasının isabetsiz olduğu-