Bozma kapsamı dışında kalan karar bölümünün onanmış sayılması gerekeceği-
Davadan feragat, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabileceği-
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesi gereğince; kadastro tutanaklarında belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere, tutanağın kesinleştiği tarihten itibaren 10 yıl geçtikten sonra kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanılarak itiraz olunamayacağı ve dava açılamayacağı-
492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 16.maddesi “Değer ölçüsüne göre harca tabi işlemlerde (1) sayılı tarifede yazılı değerler esastır. Müdahalenin men'i tescil ve tapu kayıt iptali gibi gayrimenkulün aynına taalluk eden davalarda gayrimenkulün değeri nazara alınır…” hükmü uyarınca eldeki uyuşmazlıkta nispi harç alınması gerekeceği-
Dava, taşınmaz üzerinde bulunan zeytin ağaçlarının mülkiyetinin tespiti isteğine ilişkin olup, kadastro tespitinden önce var olan gerek yetiştirilmek suretiyle ya da aşılanmak yoluyla mevcut zeytin ağaçları bakımından Kadastro Kanunun 12/3. fıkrasında hak düşürücü sürenin gözetilmesi, kadastro tespitinden sonra yetiştirilen zeytin ağaçları bakımından ise, 10 yıllık hak düşürücü süre uygulanamayacağından davacıya ait olduğunu belirlenmesi halinde istek doğrultusunda bu tür zeytin ağaçları yönünden kabul kararı verilmesi gerekeceği-
Meni müdahale davaları işgalciye karşı açılacak olup, haksız işgal edenin burada akdi veya hukuki bir sebebe dayalı olarak bulunduğunu kanıtlaması gerekeceği-
Muhtesat aidiyetinin tespiti davalarında TMK’nun 713/1. fıkrasında öngörülen aralıksız-çekişmesiz malik sıfatıyla 20 yıllık zilyetlik süresi aranmayıp; önemli olan o taşınmaz üzerinde bulunan muhdesatın davacıya ait olup olmadığının belirlenmesi olduğu-
Davacının muhdesata yeni bölümler ilave etmesi ve muhdesatı tamamlamasının, bağımsız bir muhdesat meydana getirme niteliğinde olmayıp, mevcut muhdesatın daha kullanılabilir hale getirilmesini sağlayan işlerden olduğu ve bu suretle yapılan giderlerin iyileştirici nitelikteki giderler kapsamında bulunduğu-
Söz konusu muhdesatlar kadastro tespitinden önce yapılmış olsa 102 ada 6 sayılı parsele ait kadastro tutanağının 30.04.2010 tarihinde kesinleşmesi nedeniyle bu tarihten itibaren 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. fıkrasında yer alan 10 yıllık hak düşürücü süre henüz geçmediğinden, bu davanın görülmesinin kadastrodan önceki neden de olsa mümkün olduğu-
Ortaklığın giderilmesi davasına konu taşınmazda bulunan muhdesatı hissedarlardan birisi yapmış ise, hissedarın satış bedelindeki hissesinin belirlenmesi için üzerinde bulunan muhdesatın bedeli de yüzde olarak katılacağından bu muhdesatın aidiyetinin tespitinde binayı yaptırdığını iddia eden hissedarın hukuki yararının bulunduğunun kabulü gerekeceği-