Ancak kesinleşen tahdide dayalı tapu iptali ve tescil istemiyle dava açılabileceğinden, uyuşmazlığın, taşınmazın kesinleşen orman kadastrosuna göre saptanan konumuna göre çözülmesi gerekeceği-
Direğin arsaya çok yakın olduğu, gerek direkteki izalotörlerden gelebilecek çatırtı seslerinin, gerekse bahçenin bir kısmından geçen yüksek gerilim hattının, orada sürekli bulunan insanların psikolojisini etkileyebileceği, ayrıca tesisi gezen turistlerde tedirginlik oluşturabileceği ve görüntü kirliliği oluşturduğu belirtildiğinden taşınmaz maliki davacının komşu taşınmazdaki davalı tarafından yerleştirilen elektrik direği ve yüksek gerilim hattı nedeniyle zarar gördüğü-
Dava konusu kaçak ve ruhsatsız olarak yapılan depo niteliğindeki binaların davacının görüntüsünü kapattığı, hava almasını engellediği ileri sürüldüğüne göre, verilen zararın hangi önlem ya da önlemlerle giderilebileceği hususunda bilirkişilerden yeniden rapor alınması, elde edilen ve elde edilecek tüm somut bilgiler değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği-
Bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş olmasına karşın bozma gereklerinin yerine getirilmediği- 11.11.2014 tarihli celsede bozma ilamına uyulmasına karar verildiği, aynı celsede davalı vekiline tahkikat duruşma gününün bildirilmesi hususunda ara karar oluşturulduğu ardından başkaca bir işlem yapılmaksızın karar verildiği- Ön inceleme duruşmasının usulüne uygun olarak yapılmamış olmasının HMK. mad. 27 uyarınca hukuki dinlenilme hakkı ilkesine aykırılık teşkil edeceğinden, öncelikle bozma ilamı gereklerinin yerine getirilmesi, ön inceleme duruşmasının usulüne uygun olarak yapılması ve ondan sonra yargılamaya devam edilmesi gerektiği-
E.tma haksız eylem olup elatmanın önlenmesine ilişkin davanın fiilen elatana karşı açılması gerektiği- Yapılan araştırma ve incelemelerde, davacıya ait (B) Blok 24 ve 25 nolu dükkanların deposunun mevcut olup olmadığı, çekişmeye ait yerin neresi olduğu açıklığa kavuşturulmadığından, hüküm vermeye elverişli bir durumun ortaya çıkmadığı- Konusunda uzman üç kişilik bilirkişi heyeti ile keşif yapılarak bu hususların açıklığa kavuşturulup hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği- Fiilen elatan kişilere karşı dava açıldığına göre, bilirkişi raporunda belirlenen ecrimisilin tamamına hükmedilmesi gerektiği-
Yapılan keşifte dinlenen mahalli bilirkişi 379 parsel sayılı taşınmazı davacının ektiğine dair beyanda bulunduğu- Yargılama sırasında davalıların kullanıma son verdikleri anlaşıldığından elatmanın önlenmesi talebinin reddine değil, bu talep yönünden dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği-
Bir kimse kendisine veya yasanın himaye ettiği bir hakka dayanarak, üçüncü bir şahsa ait bir taşınmaz üzerine ayrılmaz parça (mütemmim cüz) niteliğinde yapı inşaa etmiş, imar uygulaması sonucu bu yer davacıya ait imar parseli içerisinde kalmış ise, kendi arzu ve iradesi dışında idari kararla oluşan bir durum söz konusu olduğundan yapı inşaa eden kişinin kusurlu sayılamayacağı-
Çekişme konusu 225 parsel sayılı taşınmazda taraflar ile birlikte üçüncü kişilerin paydaş oldukları, taşınmazın tamamının davalı ile birlikte dava dışı paydaşlar tarafından kullanıldığı- Paydaşlar arasındaki fiili kullanma biçimine veya harici taksime değer verilebilmesi için o kullanma biçimi veya harici taksimin aynı parsele yönelik olması, tüm paşdaşları bağlayacak nitelik taşıması gerektiği ve parsellerin paylaşımı şeklinde oluşan bir kullanım biçimine değer verilemeyeceği ve böyle bir kullanım biçiminin hukuken himaye görmeyeceğinden, davacının payı oranında elatmanın önlenmesine karar verilmesi gerektiği-
Çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, yıkım ve komşuluk hukukuna aykırılığın giderilmesi isteklerine ilişkin davada, mahkemece, içlerinde çevre ve inşaat mühendisi ile birlikte kadastro fen memuru veya mühendisi sıfat ve yeteneğini taşıyan uzman bilirkişi kurulu aracılığı ile yerinde yeniden keşif yapılması, çekişme konusu kuş barınağının davacı taşınmazına zarar vermeyecek şekilde kullanılması için davalı tarafından alınması gereken önlemlerin nelerden ibaret olduğu ve zararın nasıl giderileceği, ayrıca duvarın taşkın olup olmadığının ve yıkılma tehlikesi bulunup bulunmadığı yönünde bilimsel verilere dayalı gerekçeli rapor alınması, önerilecek önlemlerden olaya en uygun düşeni ve adil olanı seçilip ona hükmedilmesi gerekeceği-
Mülkiyet hakkına dayalı el atmanın önlenmesi isteğine ilişkin davada, taraflar arasında hukuken geçerli bir kira ilişkisinin varlığının saptanması halinde, asliye hukuk mahkemesince davanın reddedilmesi, aksi halde el atmanın önlenmesi yönünden bir karar verilmesi gerektiği-