"Borçlu" ile "üçüncü kişi" arasında yapılan satışta, edimler arasında "aşırı fark" (tapudaki satış bedeli ile gerçek değeri arasında bir misli ya da daha fazla fark) bulunması ve bu farkın (ya da; taşınmazın tasarruf tarihindeki, bilirkişilerce saptanan gerçek değerinin) ödendiğinin üçüncü kişi tarafından "yasal ve inandırıcı delillerle" kanıtlanamaması halinde, tasarrufun iptali davasının kabulüne karar verilmesi gerekeceği–

Dava, İcra ve İflas Yasası'nın 277 ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Davanın dayanağı Kadıköy 5. İcra Müdürlüğünün 1998/3931 sayılı takip dosyasında yapılan 17.6.1998 tarihli hacizde, "borçlunun başka haczi kabi ...
Aynı doğrultuda