"Borçlu" ile "üçüncü kişi" arasında yapılan satışta, edimler arasında "aşırı fark" (tapudaki satış bedeli ile gerçek değeri arasında bir misli ya da daha fazla fark) bulunması ve bu farkın (ya da; taşınmazın tasarruf tarihindeki, bilirkişilerce saptanan gerçek değerinin) ödendiğinin üçüncü kişi tarafından "yasal ve inandırıcı delillerle" kanıtlanamaması halinde, tasarrufun iptali davasının kabulüne karar verilmesi gerekeceği–

Davacı vekili "davalı H. aleyhine takip yaptıklarını, borcu karşılayacak mal bulunmadığını" ileri sürerek "davalı borçlunun, taşınmazını diğer davalı S. 'a satışına ilişkin tasarrufun iptaline karar verilmesini" talep ve dava etmiştir. Davalı Sela ...
Aynı doğrultuda