İçerik Akışı
İpotek Alacağı da Dikkate Alınarak Belirlenen İhale Bedeli:
Takip alacaklısının alacağı rüçhanlı alacak olmadığı halde, şartnamedeki muhammen bedelden farklı olarak taşınmazdaki 2. derece ipotek alacağı da dikkate alınarak belirlenmiş bir bedel ile ihale edileceğinin yazılması talep ve talibi azaltıcı nitelikte olduğundan ihalenin feshi gerektiği- Borçluların hepsinin karar başlığında gösterilmesi gerektiği- Satış ilanı, borçlunun adresinde bulunmadığı tespit edilmeksizin doğrudan aynı adreste bulunan farklı bir şahsa tebliğ edildiğinden tebligatın usulsüz olduğu ve usulsüz tebliğin başlı başına ihalenin feshi sebebi olduğu-
Tasarrufun İptali Davaları (İİK. mad. 277 vd.)
İcra takibinin, tasarrufun iptali davasından önce başlatılması, davanın görülebilme koşulu mudur?
Talep Edilen Alacağın İpotek Limitinin Üzerinde Olma Durumu:
İpoteklerin, borçlu şirketin doğmuş ve doğacak borçlarını teminen kurulmuş üst sınır (limit) ipoteği oldukları görüldüğünden ve böylece şikayetçi borçlu ve aynı zamanda ipotek verenin sorumluluğu, ipotek limitleri toplamı ile sınırlı olup, takipte talep edilen toplam alacağın, ipotek limitinin üzerinde olduğu anlaşıldığından ipotek limitini aşan kısımla ilgili takibin iptaline karar verilmesi gerektiği-
Bankadan Fazla Para Çekilip Çekilmediğinin İncelenme Yolu:
Para çekme işlemi sırasında davalıya fazla ödeme yapıldığı belirtilerek çekilen ihtara rağmen borcun ödenmemesi konulu uyuşmazlıkta, banka kamera kayıtlarının Jandarma ya da Polis Kriminal uzmanlarından seçilecek bilirkişi tarafından incelenerek görüntülerin büyütülme imkanı olup olmadığı da araştırılarak, imkan varsa ödeme yapılan destelerdeki banknot miktarlarının tam olarak tespitinin sağlanması gerektiği-
"Kredi Tahsis ve Değerlendirme Ücreti" Adı Altında Tahsil Edilen Paranın İadesi:
Davalı Bankaca bu kapsamda hizmet ve masraf yapıldığı ispatlanamadığından, kredi sözleşmesinin tarafı olan şirketten Kredi Tahsis ve Değerlendirme Ücreti ve BSMV'si adı altında üç aylık devrelerde tahsil edilen ücretin, dava tarihinden itibaren avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesinin isabetli olduğu-
Teslim Süresinin Kararlaştırılmayıp Süreyi Belirleme Yetkisinin Yükleniciye Bırakıldığı İnşaatlarda, Teslimin Makul Süreyi Aşması Durumunda Yüklenicinin Sorumluluğu:
Davacılar ve Belediye arasında düzenlenen muvafakat senedinde teslim süresi kararlaştırılmayıp, teslim süresini belirleme yetkisinin davalıya tanınmasında davalının, bu yetkisini kullanırken, objektif iyiniyet kurallarına uygun davranıp haklı nedenlere dayalı gecikmeler hariç, işin niteliğinin ve büyüklüğünün gerektirdiği imalât süresi içinde tamamlaması gerektiğinden gerektiğinden davacının seçimlik haklarından “aynen ifa ve gecikmeden dolayı tazminat” isteminin değerlendirilmesi gerektiği-
Belediye'ye Karşı Açılan Davanın Hukuki Niteliği
Davacıdan tahsil edilen bedellerin hukuka aykırı bulunduğu ve sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre belediyeden tahsili talep edilmekte olup, isteme dair idari işlemin iptali talebinde bulunulmadığı bilinerek, bir davanın tam yargı davası olarak nitelendirilebilmesi için, ortada öncelikle bir idari işlem veya eylemin bulunması ve bu işlem veya eylem sebebiyle kişisel bir hakkın ihlal edilmiş olması gerektiğinden talebin, TBK. mad. 77 'deki sebepsiz zenginleşmenin iadesi niteliğinde olduğu-
Manisa Barosu'nda İcra ve İflas Hukuku Semineri
TBB Meslek İçi Eğitim Seminerleri Kapsamında Manisa Barosu'nda Düzenlenen, "İcra İflas Uygulamaları" Konulu Seminer 17 Mart 2017 Cuma günü yapılacaktır.
Asgari Ücret Seviyesindeki Gelirin Yoksulluk Nafakasına Etkisi
Davacının, boşanma üzerine davalı lehine yoksulluk nafakasına hükmedildiğini ancak davalının çalışmaya başladığını, yeterli ve düzenli gelirinin olduğunu, yoksulluk nafakasını gerektiren şartların ortadan kalktığını, davalının ailesinin yanında kaldığını ancak kendisinin işten çıkışının verildiğini, bugüne kadar işsiz olduğunu ve zor geçindiğini belirttiği ve yoksulluk nafakasının kaldırılmasını talep ettiği uyuşmazlıkta, dava tarihindeki şartlara göre, davalının yoksulluğunun tamamen ortadan kalkmadığı, asgari ücret seviyesindeki gelirin varlığının yoksulluk nafakasının tamamen kaldırılmasına neden olmayıp indirmeye karar verilebileceği, davacının kaldırma talebi içinde indirme talebi de olduğundan çoğun içinde az da vardır ilkesi gereğince bir karar verilmesi gerektiği-
Delillerin Dava Dilekçesinde Belirtilmesi:
Davacı dava dilekçesinde herhangi bir delile dayanmadığından, dayanılmayan delilin bildirilmesi için ön inceleme aşamasında verilen süre sonuç doğurmayacağı ve davacının süresinde bildirmediği tanıklarının beyanları kusur belirlemesinde dikkate alınamayacağı-