İçerik Akışı

Murisin Terekesinin Borca Batık Olduğunun Tespiti ile Mirasın Hükmen Reddi- Yargılama Giderleri-

Mirasın hükmen reddi (TMK. mad. 605/2) istemine ilişkin davada, "davalı-alacaklının, murisin terekesinin borca batık olduğunu bilmediği, bilmesinin mümkün olmadığı, yapılan yargılama sonrasında terekenin borca batık olup olmadığını araştırılarak" davanın kabulüne karar verildiği göz önünde bulundurularak, yargılama gideri ve harçtan "davalının" değil, "davacının" sorumlu tutulması gerektiği-

Eser Sahibinin Haklarını İhlal- Maddi Manevi Tazminat İstemleri-

Eser sahibinin haklarını ihlalden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkin davaya konu eserin davalı tarafından internet ortamında kullanıldığının ispat külfetinin davacıda olduğu- Davacıya ait eserden istifade suretiyle izinsiz olarak işleme yoluyla meydana getirilen ve davalı tarafça kullanılan resmin, davalının işyerinin girişinde ve tanıtım amaçlı broşürlerinde çoğaltma yoluyla kullanıldığı anlaşıldığına göre, bu kullanımlara ilişkin olarak sözleşme yapılması halinde talep edilebilecek ücretin belirlenmesi gerektiği- Eser sahibine kanunda (FSEK. mad. 68/1) tanınan rayiç bedelin üç katı fazlasına kadar isteyebilme seçeneklerinden herhangi birisini kullanma yetkisi eser sahibi olan davacıya ait oLup mahkeme seçilen talebin değiştiremeyeceği-

Damga Vergisi- Bayilik Sözleşmesi- İtirazın İptali-

Taraflar arasındaki bayilik sözleşmesi uyarınca damga vergisinden davalının sorumlu olduğu, buna göre, damga vergisi tutarı, gecikme zammı ve faizinden de davalının sorumlu olacağı-

İşe İade- Hak Düşürücü Süre- Tüzel Kişiliği Kaldırılarak Belediyeye Bağlanan Köy-

Köy tüzel kişiliğinde bahçıvan olarak çalışan davacı işçinin köyün bağlandığı belediyeye verdiği dilekçe tarihinden sonra, davacı, davalı Belediyede işe başlatılmamış olup; davacının belirttiği tarih dışında davalı belediyece başka bir tarih de belirtilmediğine göre, iş akdinin eylemli olarak davalı belediyece bu tarihte feshedildiğinin kabulü ile, iş akdinin eylemli olarak feshedildiği tarihten itibaren yasanın öngördüğü 1 (bir) aylık hak düşürücü süre geçtikten sonra işe iade istemiyle açılan davanın reddine karar verilmesi gerektiği-

5684 s. Sigortacılık Kanunu- HMK-

Bölge adliye mahkemelerinin açıldığı 20.07.2016 tarihinden sonra verilen hakem heyeti ya da itiraz hakem heyeti kararlarının istinaf kanun yoluna tabi olduğu-

Sık Sık İstirahat Raporu- İş Akdinin Feshi- Savunma-

Geçerli fesih nedeni olduğu tartışmasız olan sık sık istirahat raporu almaya bağlı olarak gerçekleştirilen fesih öncesinde savunma alınmamış ise, feshi sırf bu nedenle geçersiz olur mu?

Görev-

Dava dilekçesi davalıya tebliğ edilip dilekçeler aşaması tamamlanmadan "görevsizlik" nedeniyle usulden ret kararı verilemeyeceği-

Sigortalılığın İptali ile Yaşlılık Aylığı Bağlanması Gerektiğinin Tespiti İstemi-

"Sigortalılığın iptali ile yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti istemi"ne ilişkin dava açılmadan önce Sosyal Güvenlik Kurumuna müracaat edilerek Kurumca müracaata konu istemin zımnen ya da açıkça reddedilmesi gerektiği- Dava şartı olan bu eksikliğin giderilmesi için mahkemece kesin süre verilmesi gerektiği-

İş Sözleşmesinde Kararlaştırılan Cezai Şart-

Sözleşme ile işverenin fesih yetkisi işçi lehine sınırlandırılmış olup işverence gerçekleştirilen fesih haklı nitelikte olmadığına göre, asgari sürenin bitiminden önce iş sözleşmesinin feshinin haksız bir fesih olduğunun kabulü ile öngörülen cezai şart tazminatı talebinin değerlendirilmeye tabi tutulması gerektiği-

Avukat Tarafından Takip Edilen Dosyada Tarafların Sulh Olmaları Halinde Avukatın Ve Hukuk Müşavirinin Vekalet Ücretinin Hangi Meblağ Üzerinden Hesaplanacağı-

"Davacı avukat tarafından takip edilen dosyada tarafların sulh olmaları halinde avukatın ve hukuk müşavirinin vekalet ücretinin hangi meblağ üzerinden hesaplanacağı" konusunda, sulh olunan miktar belli değilse; mahkemece gerçek sulh olunan miktar araştırılarak bulunacak miktar, sulh olunan miktar tespit edilemezse vekil ile vekil eden arasında varsa yazılı sözleşme hükümleri gereğince, sözleşme yok ise Avukatlık Kanunu'nun 164/4. maddesi gereğince harcı ödenen dava değeri üzerinden vekalet ücreti hesaplanması gerektiği- Davacı avukatın da imzasının bulunduğu bir sulh sözleşmesi bulunmadığına göre eldeki davada gerçek sulh miktarının tespit edildiğinden bahsedilemeyeceği ve bu durumda davacı tarafa ödenecek olan vekalet ücretlerinin, davacı avukat tarafından Ticaret Mahkemesinde açılan dava ve bu dava ile birleştirilen davanın harçlandırılmış müddeabihi üzerinden hesaplanarak, tespit edilecek meblağ yönünden takibin devamına karar verilmesi gerektiği-