İçerik Akışı

Sıra cetveline itiraz- Aynı alacaklının aynı gün yaptığı hacizler-

Aynı alacaklının aynı gün yapılan tebligatlarından birinin geçerli sayılıp birinin geçersiz sayılmasının hukuk güvenliği ilkesine aykırı olacağı- 6. sıraya kadar yer alan tüm tebligatlar geçerli olduğuna göre paylaşıma konu bedel ve icra dosyalarındaki alacak miktarı nazara alındığında 7.ve 8. sıraya para düşmeyeceğinden bu dosyalarla ilgili şikayette hukuki yararın olmadığı-

Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmelerine İlişkin Davalarda Görev-

Büyük yatırım ve teknoloji gerektiren arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerini ihtiyaç için yapılan dolap, kapı gibi eser sözleşmelerinden ayırmak gerektiğinden bu sözleşmeleri tüketici kanunu kapsamına almış saymanın mümkün olmadığı- Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri ile ilgili davalara genel mahkemelerde bakılması gerektiği-

Muvazaalı İşlemin İptali (TBK. 19, İİK. 283)- Borçlu Kooperatifin (Kura Sonucu) Yaptığı Devirlerin İptali İstemi-

TBK. 19'a dayalı olarak açılan muvazaalı işlemin iptali davasının görülebilmesi için de, davacıların borçlu kooperatiften alacaklarını tahsil etmemiş olmaları gerektiği- "Sadece davalı üçüncü kişi kooperatif üyelerinin, kooperatif borcundan sorumlu tutulmasının ve tasarrufun iptal etmenin kooperatifteki eşitlik ilkesine ve hak ve nesafet ilkesine de aykırı düşeceği"nden bahisle davanın reddine karar vermesinin hatalı olduğu-

İcra Hukuk Mahkemesinde Görülen İmzaya İtirazda Gider Avansının Eksik Yatırılması-

Eksik gider avansının yatırılması konusunda, usulüne uygun ve gerekli koşulları haiz meşruhatlı davetiye borçluya tebliğ edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, borçlu yerine, alacaklı vekiline gönderilen davetiye sonucunda, gider avansı yatırılmadığı için borca itiraza ilişkin açılan davanın "açılmamış sayılmasına" karar verilmesinin hatalı olduğu- 

01.07.2012 Tarihinden Önce İmzalanmış Kredi Sözleşmeleri Nedeniyle Yapılan Komisyon Kesintileri Hakkında-

TBK'nın yürürlüğe girdiği 01/07/2012 tarihinden önce imzalanmış kredi sözleşmelerinde yer alan hükümlerin, TBK 20 vd. uyarınca genel işlem koşulu mahiyetinde olduğu gerekçesiyle kredi komisyon kesintilerine ilişkin davanın kabulüne karar verilemeyeceği- Taraflar arasında akdedilen kredi sözleşmelerinde davalı banka tarafından kullandırılan kredi dolayısıyla "komisyon alınabileceği"ne dair hüküm olmakla birlikte, miktar ya da oran belirtilmediğinden, mahkemece kredi sözleşmesi hükümleri, sözleşme tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Borçlar Kanunu ve 5411 s. Bankacılık Kanununun 144. maddesi ile Merkez Bankasının 2006/1 sayılı Tebliği'nin 4. maddesi nazara alınarak anılan yasal düzenleme gereğince ilan ve yayım yapılıp yapılmadığı, yapılmışsa bankaların bu oranlar üzerinden masraf vb. alabileceğinin kabulü, yapılmamışsa davalı banka ile diğer bankaların uygulamasına göre, bu tür işlemlere kredi grupları bakımından uygulanan, dosya masrafı vb. ad altında kesilen masraf miktar ya da oranları sorulup, karşılaştırılarak, bankanın çeşitli isimler altında kesinti yapmakta haklı olup olmadığı, yapılan kesintilerin sebebi, kesinti miktarının uygun olup olmadığı veya ne miktarda olduğu, davacıya iadesi gereken miktar bulunup bulunmadığı hususlarında değerlendirme yapılarak karar verilmesi gerektiği-

Emekli Maaşına Banka Tarafından Bloke Konulması-

Davacı tarafından kredi borcunun ödenmemesi üzerine, davalı banka tarafından kredi sözleşmesinin verdiği yetkiyle davacının emekli maaşına bloke konulmasının, 5510 s. K. mad. 93 ve İİK. mad. 83 uyarınca mümkün olmadığı- Hacizden önceki bir dönemde haczi caiz olmayan bir malın haczedilebileceği hakkında alacaklı ile yapılan anlaşmanın geçerli olmadığı ve davacının maaşı üzerinde haciz bulunmasa da, davalı bankanın maaş hesabı üzerinde bloke uygulamasının haciz sonuçlarını doğuracak nitelikte olduğu-

Tacirin cezai şartta indirim talebi-

Tacir olan tarafların cezanın fahiş olduğundan bahisle tenkisini isteyemeyecekleri sabit olsa da istisnai olarak kararlaştırılan cezanın tacir olan borçlunun iktisaden mahvına neden olacak derecede ağır ve yüksek olması halinde, adap ve ahlaka aykırı tamamen veya kısmen iptâlinin mümkün olduğu-

Basın yoluyla kişilik haklarına saldırı- Manevi tazminat- Takdir hakkı-

Milli futbolcu olan davacının, yayında davalıların reyting kaygısı ile hareket ederek kendisinin sakatlanarak maçlarda forma giyememesinin cinsel yaşamına olan düşkünlüğüne bağlanmasının oldukça onur kırıcı olduğunu, bu durumun kamuoyu nezdindeki imajını zedelediğini, sosyal statüsü nedeniyle verilen zararın ağır olduğunu, tazminat miktarının da buna göre belirlenmesi gerektiğini ileri sürdüğü yayın yoluyla kişilik haklarının ihlaline dayalı manevi tazminat istemine ilişkin davada, (her bir davacı için ayrı ayrı 10.000,00 TL olmak üzere toplam 20.000,00 TL) hükmedilen manevi tazminatın makul olduğu-

Menfi Tespit Davası- İmza İncelemesi-

Dar yetkili icra hukuk mahkemesinde yaptırılan imza incelemesinin, menfi tespit davasında kesin delil olarak kabul edilmemesi gerektiği-

Taşınmazın Mera mı Özel Mülk mü Olduğu-

Dava konusu taşınmazın kamu niteliğinde mera mı olduğu, yoksa özel mülk mü olduğuna ilişkin uyuşmazlıkta, taşınmazın niteliğinin kesin olarak belirlenmesi gerektiği ve öncelikle dava konusu yere komşu parsel taşınmazların tapu kayıtları, tespit tutanakları, dayanak kayıtları, amenajman planları, memleket haritası ve hava fotoğrafları getirtilerek, Mera Komisyonunun kararı bulunup bulunmadığının araştırılması, taraflarca gösterilecek tanıklar ve taşınmazla menfaat ilişkisi bulunmayan civar köy halkından seçilecek mahalli bilirkişi ve uzman bilirkişiler (fen, ziraat ve jeoloji mühendisi) eşliğinde yeniden keşif yapılması, uzman bilirkişilere toprak yapısı incelettirilmesi, niteliğinin belirlenmesi, tarafların gösterdikleri mahkeme kararları, idari men kararları, eski tapu kayıtları vs. zeminde mahalli bilirkişiden sorulmak suretiyle uygulanması, fen bilirkişisine keşfi izlemeye uygun kroki düzenlettirilmesi, taşınmazın kamu niteliğinde mera mı yoksa özel mülkiyete tabi taşınmaz mı olduğu kesin olarak saptandıktan sonra bir karar verilmesi gerektiği-