İçerik Akışı
İş hukukundan kaynaklanan alacaklar bakımından belirsiz alacak davası-
Fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarına yönelik talep bakımından, alacak iddiasının tanık anlatımlarına dayandırılması sebebiyle, davanın kabul edilmesi halinde, hesaba esas alınan süre ve alacağın miktarı nazara alınarak uygun oranda takdiri indirim yapılması gerekliliği söz konusu olacağı ve hakimin takdir yetkisine bağlı olarak yapılacak indirim oranı baştan belirli olmayacağından, söz konusu alacakların belirsiz alacak olduğu, kıdem tazminatı, yıllık ücretli izin ve ücret alacakları bakımından ise, davacı, çalışma süresini, kendisine en son ödenen aylık ücret miktarını, kullandırılmayan yıllık izin ücreti alacağını, belirleyebilecek durumda olduğundan, dava konusu kıdem tazminatı, yıllık ücretli izin ve ücret alacaklarının gerçekte belirlenebilir alacaklar olduğu ve dolayısıyla belirsiz alacak davasına konu edilemeyeceği-
Şekli (usuli) bakımdan mecburi dava arkadaşlığı-
Şekli (usuli) anlamda mecburi dava arkadaşlığı, gerçeğin tam olarak ortaya çıkarılması ve taraflar arasındaki ilişkinin doğru karara bağlanmasını sağlamak amacıyla kabul edildiğinden, dava konusu hukuki ilişki hakkında bütün dava arkadaşlarına yönelik tek ve aynı doğrultuda bir karar verme zorunluluğunun bulunmadığı, aynı zamanda dava arkadaşlarının yaptıkları usulî işlemlerinde birbirinden bağımsız olduğu-
Islah-
Davacı vekilinin ıslah dilekçesi ile, açılan davadaki taleplerinin yanında dava dilekçesinde dile getirilmeyen bir alacak kaleminin de hükme bağlanmasını istemiş olması karşısında, hasara bağlı olarak oluşan zarara ilişkin bu yeni istemin HMK. mad. 119 vd. maddelerinde düzenlenen dava açma prosedürüne ilişkin usuli şartları taşımaması nedeniyle ek dava olarak da değerlendirilemeyeceği ve bu halde aracın pert-gizli ayıplı satılmasına bağlı olarak araçta oluşan hasarlara bağlı zarara dair alacak isteminin reddine karar verilmesi gerektiği-
Hayat sigortaları- Sigortalının doğru bilgi verme yükümlülüğü-
Sigorta sözleşmesi kurulurken, sigortalıya yüklenen doğru bilgi verme (ihbar) yükümlülüğünü düzenleyen TTK.'nun 1435. maddesinin, hayat sigortalarında da uygulandığı- Sigortalının beyan edilemeyen hastalığa bağlı olarak vefat etmesi halinde sigortacının tazminat borcunu ödeme yükümlülüğü ortadan kalkacağı-
Kambiyo vasfını taşımayan belgeye dayalı menfi tespit davasında görevli mahkeme-
(Ödeme yeri ve keşidecinin adının yanında düzenleme yeri bulunmayan) takibe konu belge kambiyo vasfını taşımadığından ve menfi tespit davası mutlak ticari nitelikte olmadığından, uyuşmazlığın genel hükümler çerçevesinde, asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği-
Miras bırakanın asıl irade ve amacı- Muris muvazaası-
Muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı miras payı oranında tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin davada, davalıya yapılan temlikin gerçek yönünün, yani miras bırakanın asıl irade ve amacının duraksamaya yer bırakmayacak biçimde ortaya çıkarılması gerektiği- Davacı tanıklarının beyanlarından "mirasbırakanın gırtlak kanseri olduğu ve davalı ile birlikte yaşadığı, diğer çocukları ile arasında mal kaçırmasını gerektirir bir husumet bulunmadığı" anlaşılmakta olup terekesinde dava konusu taşınmazdaki 1/2 payı ile 1/3 paydaşı olduğu tarla ve arsa vasfında toplam 33 parça taşınmazı daha bulunduğu, mal kaçırma kastı ile hareket etseydi dava konusu taşınmazın tamamını devredebileceği gibi terekesindeki diğer taşınmazları da davalıya temlik edebileceği açık olduğundan, davanın reddine karar verilmesi gerektiği-
Maçlar sonucunda elde edilen başarıdan bağımsız olarak üst ligden bir takımın çekilmesi ile üst lige çıkma hakkının elde edilmesi durumunda prime hak edilip edilmeyeceği-
Davalı tarafın, bir üst lige çıkma hakkını, müsabakalar sonucu gösterilen başarı ile değil, sezonun tamamlanmasını müteakip, üst ligden bir takımın çekilmesi üzerine Federasyonun davet yazısı ile elde ettiği ancak kulüp tarafından bu teklifin katılım bedeli yatırılmayarak reddedildiği uyuşmazlıkta, davalı kulübün başarısızlık ve yetersizlik sayılacak durumda, ligden çekilen takım yerine, davet üzerine durum ve şartlar değerlendirilerek bir üst lige çıkmak istememesi hakkın kötüye kullanılması olarak yorumlanamayacağı- Davacı sporcunun sözleşmedeki prim alacağına hak kazanamadığı-
Menfi tespit- Zorunlu arabuluculuk-
Arabuluculuğa başvurmadan doğrudan açılan menfi tespit davasının dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine karar verilmesi gerektiği-
Hak düşürücü süre- Davalının davayı kabulü-
Hak düşürücü süre geçtikten sonra açılan gabine dayalı tapu iptali ve tescil davası kamu düzeni ile ilgili olmadığından ve davada taraf olmayan kişilerin haklarını etkilemeye yönelik bir istek de bulunmadığından, davalının davayı kabul etmesi halinde, mahkemenin kendiliğinden hak düşürücü süreyi gözeterek davanın reddine karar veremeyeceği-
Haksız kesinti- Manevi tazminat-
Manevi tazminata hükmedilebilmesi için kişilik hakkının hukuka aykırı bir şekilde zarara uğraması gerektiği- Bankanın krediden kaynaklı haksız kesintiler yapmasından dolayı kredi kullanan davacının kişilik haklarının zarar gördüğünün kabul edilemeyeceği-