İçerik Akışı

Tarafta iradi değişiklik- HMK. mad. 124-

Tüzel kişiliği olmayan adi ortaklığa açılan davalarda HMK 124 uygulamaları-

Tefhim edilen hükmün usule uygun olmaması halinde temyiz süresinin başlangıcı- Fazla çalışma alacağı- İspat yükü- Hakimin davayı aydınlatma ödevi- Taraflarca getirilme ilkesi-

Tefhim edilen (direnme) kararda, hükmün sadece dava konusu edilen alacakları kapsadığı, yargılama giderleri ile ilgili hüküm fıkrası bulunmadığı, tefhim edilen hükmün gerekçe içermediği görüldüğünden, temyiz süresinin gerekçeli kararın tebliği ile başlayacağı- Mahkemenin hüküm vermesi için, kendisine yöneltilen talebin formüle edilmesi ve ileri sürülmesi tarafların görevi ise de, bunları anlamlandırmak veya gerektiğinde açıklattırmanın hâkimin görevi olduğu, ancak hâkimin tarafların ileri sürmediği vakıaları ileri sürmelerine imkân vermeyeceği veya hatırlatamayacağı, bu durumda mevcut olmayanın talep edilmeyenin ortaya çıkartılması değil, talep edilenin netleştirilmesi, aydınlatılması, belirlenmesinin söz konusu olduğu- Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, iş yerine giriş çıkışı gösteren belgelerin, iş yeri iç yazışmaların delil niteliğinde olduğu, ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerektiği- Tarafların üzerinde serbestçe taraf edebilecekleri, "taraflarca hazırlama ilkesi"ne tabi davada delil bildirmeyen davalı Belediyenin mahkemece iki kez müzekkere ile istenmesine rağmen fazla çalışmaya esas olabilecek vardiya ve izin çizelgeleri ile puantaj cetveli ve benzeri belgeleri göndermediği, ancak davacının Belediyenin işçisi olmadığını belirterek hizmet alım sözleşmeleri ile bir adet şartname gönderdiği, ayrıca davacıyı çalıştıran alt işverenlere de özlük dosyaları için yazı yazıldığı ancak müzekkerelerin biri hariç tebliğ edilemediği anlaşıldığından, mahkemece eksik araştırmayla kurulan bir hükmün söz konusu olmadığı ve mahkemenin direnme kararının yerinde olduğu-

İİK. mad. 40- Bozma kararından sonra, verilen kararla alacaklının duran takibine devam etmesi- Mükerrer takip-

Alacaklının, takibine dayanak yaptığı ilamın bozulması üzerine icra muamelelerinin olduğu yerde duracağı, bozma kararından sonra, verilen kararla alacaklının duran takibine devam etmesi ve ilamdan kaynaklanan fark alacaklarının muhtıra gönderilmesi suretiyle tahsilinin mümkün olduğu, bu şekilde devam edilebilecek ilk takipten feragat edilmeksizin başlatılan ikinci takip mükerrerlik oluşturacağı gibi usul ekonomisi ilkesine de aykırılık teşkil edeceği-

İhtiyati Haciz- Tüketici Mahkemesi-

Tüketici işlemi niteliğindeki kredi kartı üyelik sözleşmesinden kaynaklanan ihtiyati haciz istemiyle ilgili olarak talep tarihi itibariyle Tüketici Mahkemesi'nin görevli olduğu-

Yıpranma primi alacağı belirsiz alacak mıdır?

Davacı işçinin talep ettiği yıpranma priminin hesaplanabilmesi için, kanunda öngörülen kayıt ve belgeleri tutma ve işçinin bilgisine sunmakla yükümlü olan işverenin sunacağı, bordrolara ve puantaj kaydı gibi çalışma esaslarını gösterir belgelere ihtiyaç duyulduğu- Davacı işçinin yaptığı işin niteliği itibariyle TİS kapsamında olup olmadığı da uyuşmazlık konusu olup, mahkemece bu hususta mahallinde keşif yapılmak suretiyle sonuca gidildiği görüldüğünden, yıpranma priminin belirlenebilmesi için, davalı işverenin elinde bulunan kayıt ve belgelere ihtiyaç bulunmakta, ayrıca muhasebe işlemi gerekmekte olduğundan ve iş yerinde kayıt tutma dolayısı ile belgeleme yükümlüsü olan işverenin sunacağı bordrolara ve kayıtlara ihtiyaç bulunduğundan, dava konusu edilen yıpranma primi alacağını belirlemesi davacı işçinin eğitim ve sosyal durumu dikkate alındığında kendisinden beklenemeyeceği gibi, söz konusu alacağın belirlenebilmesi için işverende bulunan bilgi ve belgelerin verilmesi ve tahkikata ihtiyaç duyulduğundan, mahkemece davanın belirsiz alacak davası olarak görülmesi ve davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği-

Kamulaştırma bedelinin iadesi- Zamanaşımı-

Davacının ödemiş olduğu kamulaştırma bedelini geri isteme hakkının (ve buna bağlı olarak zamanaşımı süresinin), Valilik Kadastro Müdürlüğü tarafından gönderilen yazının tebliği tarihiyle başlayacağı-

Sadece süre tutum dilekçesi sunulması halinde yapılması gereken inceleme-

İcra mahkemesi kararının tefhimi üzerine istinaf dilekçesini verdiği halde, icra mahkemesi kararının tebliğ edildiği tarihten sonra istinaf gerekçelerini içeren dilekçe verilmemesi durumunda, Bölge Adliye Mahkemesinin, istinaf dilekçesini reddetmeden, HMK’nın 355. maddesi uyarınca kamu düzeni ile sınırlı inceleme yapması gerektiği- İncelenen mahkeme kararında kamu düzenine aykırılık tespit edilmez ise, işin esasına dair inceleme yapılmış olacağından, HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereği, istinaf isteminin esastan reddine karar verilmesi gerekeceği-

Kredi kartı alacağı- Tasarrufun iptali davası- Borcun doğum tarihi-

Tasarrufun iptali davalarının amacının, borçlunun haciz yada iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamak olduğu- Banka ile davalı borçlu arasındaki kredi kartı sözleşmesinin ilk olarak 31/03/2007 tarihinde yapıldığı, daha sonra da 13/01/2012 tarihinde yenilendiği, buna göre alacak-borç ilişkisinin dava konusu tasarruf tarihinden (06/03/2013) önceye dayandığı- Borcun doğumunun tasarruf tarihinden önce olduğunun kabulü ile davalı üçüncü kişinin davalı borçlunun eşinin kardeşi olması nedeniyle davalı üçüncü kişinin borçlunun alacaklıdan mal kaçırma ya da alacaklıyı zarar kastını bildiği veya bilebilecek durumda olup olmadığının İİK. mad. 280 kapsamında değerlendirilerek karar verilmesi gerektiği-

Trafik kazası nedeniyle uğranılan maddi-manevi zararın ödetilmesine ilişkin tazminat istemi-

6111 sayılı Yasa’nın yürürlüğünden sonra açılan davada, mahkemece sözü edilen yasa değerlendirilmeden hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacılar tarafından faturalandırılan belgeli tedavi giderleri tespit edilerek mahkemece bu bedellere hükmedilmiş olup davacılar tarafından talep edilen ve belgelendirilen tedavi giderleri 2918 sayılı Kanun’un 98. maddesi kapsamında olduğundan, dava dışı SGK'nın sorumluluğun da bulunduğun belgeli tedavi giderleri bakımından davalılara husumet yöneltilemeyeceğinden davanın reddi gerektiği-

İlk derece mahkemesi kararının istinaf incelemesi sonucunda doğru bulunması- Verilen "istinaf başvurusunun esastan reddi" kararının niteliği ve alınması gereken harç-

Davacıya düzenli olarak aylık ödemeye denk gelecek periyotlarda ve aynı miktarda ödeme yapıldığı, verilen talimatın havale emri olduğu, bu talimatını her zaman geri alabileceği ancak alınmadığı, bu ödemelerin borç olarak verildiğinin davalı tarafça ispatlanamadığından davanın kabulü gerektiği- İlk derece mahkemesi kararının istinaf incelemesi sonucunda doğru bulunarak verilen "istinaf başvurusunun esastan reddi" kararının niteliği ve alınması gereken harç-