".. Davacı, davalılar D. ve M. ile avukatlık sözleşmesi imzaladığını, 08/08/2014 tarihli sözleşmede şüpheli M...'un iddia olunan cinsel istismar eyleminden dolay savcılık tarafından gerçekleştirilecek sorgusunda müdafii olarak katılacağından bu konuda ifade sonrasında salıverilmesi halinde 9.000,00 TL ücrete anlaştığını, akabinde şüpheli hakkında kamu davası açılması halinde vekalet çıkarılır ise 5.000,00 TL daha ek vekalet ücreti ödenecektir düzenlemesi ile bu şartlarda anlaşmaya varıldığını, yine aynı vekalet sözleşmesinin devamında 9.000,00 TL ücretin 10/08/2014 tarihinde ödeneceğinin belirtildiğini, alacağın zamanın da ödenmemesi sebebiyle avukatlık sözleşmesinden kaynaklı alacak için Çankırı 1. İcra Müdürlüğünün 2014/2814 esas sayılı dosyası ile takip başlattığını, ancak davalıların itiraz dilekçesi ile sözleşmedeki imzaları açıkça reddetmemekle beraber ücreti de ödediklerini ileri sürmeksizin haksız ve mesnetsiz olarak kötüniyetli takibe itiraz ettiklerini, davalıların icra takibine yaptığı haksız ve kötüniyetli itirazlarının iptaline ve takibin devamına, borçluların takip konusu alacağın % 20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, Çankırı İcra Müdürlüğünün 2014/2814 sayılı takip dosyasında borçlu davalılar M. ve D...'ın borca yaptıkları itirazın mevcut aşamaya göre takdiren asıl alacağın 2/3'nün indirimi sureti ile 3.000,00 TL üzerinden iptaline, takibin 3.000,00 TL üzerinden devamına, takdiri ve hakkaniyet indirimi yapılması nedeniyle davalılar aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına, karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, davalılar ile imzaladıkları 08/08/2014 tarihli avukatlık ücret sözleşmesi gereği 9.000,00 TL vekalet ücretinin davalılardan tahsili istemi ile başlattığı takibe vaki itirazın iptali istemi ile eldeki davayı açmıştır. Davalılar ise davacı tarafından matbu olarak önlerine getirilen sözleşmeyi imzaladıklarını, bu sözleşmede herhangi bir meblağ belirtilmediğini, davacının vekaleti olmadığı için davayı yürütmekle yetkili olmadığını, davacı ile aralarında söz konusu vekil-asil ilişkisi kurulmadığından sözleşmenin geçersiz olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, taraflar arasında yazılı bir avukatlık ücret sözleşmesi bulunduğu, ücretin belli olduğu, davacı avukatın ücret sözleşmesindeki 9.000,00 TL'lik vekalet ücretine hak kazanabileceği düşünülebilir ise de, bu durumun hakkaniyete aykırı düştüğü, davacı avukatın harcadığı emek ve mesainin sadece savcılıkta ifade almak işleminden ibaret olduğu, vekaletnamenin de çıkarılmamış olması hususları göz önüne alınarak takdiren 2/3 oranında hakkaniyet indirimi yapılması kanaatine varılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de; 1136 sayılı Avukatlık Kanunun'da sözkonusu indirime ilişkin herhangi bir hüküm bulunmadığından hakkaniyet indirimi yapılması yerinde değildir. Mahkemece, taraflar arasında düzenlenen avukatlık sözleşmesinin geçerli olduğu kabul edildiğine göre taraflar arasındaki sözleşme hükümleri dikkate alınarak belirlenen vekalet ücreti üzerinden takibin devamına karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile şartları oluşmadığı halde cezanın indirilmesi hükümlerini düzenleyen Türk Borçlar Kanunu 182. madde hükmü gibi hakkaniyet indirimi uygulanmak suretiyle belirlenen bedel üzerinden yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir...."
"Akdi vekalet ücreti" kavramıyla ilgili içtihat sayfası için tıklayın.