Dava geçerli şekilde ortaklık ilişkisinin kurulmadığının tespiti ve bu amaçla verilen paranın tahsili istemine ilişkin olup; davanın, ileri sürülüş biçimi dikkate alındığında davalıların organize ve haksız fiillerinden kaynaklanan bir istirdat davası niteliğinde olduğu, kesinleşmiş bir mahkumiyet kararında ceza hakiminin kabul ettiği maddi vakıaların hukuk hakimini bağlayacağı, ayrıca ceza dosyasındaki delillerin davacının dayandığı delillerle birlikte değerlendirileceği ve dava tarihi itibari ile şirketin sermayesinde davacının payının yer alıp almadığının belirlenerek davacının ortak olup olmadığının kesin bir şekilde saptanacağı ve davacıdan para tahsil eden kişinin davalı ile ilgisinin belirlenmesinin gerekeceği-
İİK'nun 72/4 maddesi uyarınca ihtiyati tedbir nedeniyle alacaklının alacağına kavuşması geciktirildiğinden davalı lehine tazminata hükmedilmesi gerekeceği-
Peşin ödenen kira parasının istirdadına ilişkin istemde, davacı dava dilekçesinde 28.000 TL kira parasının istirdadını istendiği ve mahkemece dava red edildiğine göre red edilen miktar üzerinden davalı lehine nispi vekalet ücreti hükmedilmesi gerekeceği-
Dava, davacı ...... Ltd. Şti.nin lehtar-cirantası, davacı .......Ltd. Şti.nin keşidecisi, davacı ...........'ın 2. ciranta ve davalı ........'ün hamili olduğu ..... TL. bedelli çekin belli bir kısmı kadar mal gönderildiği ve gönderilen mal bedeli için Ödemenin banka dekontlarıyla davalı şirkete yapıldığı iddiasıyla bedelsiz kalan çek nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti ve yapılan fazla ödemenin istirdadı istemine ilişkin olup, davacı şirketlerden ......Ltd. Şti. ile davalı .......Ltd. Şti. arasında ticari ilişkinin bulunduğu ve dava konusu çekin bu ticari ilişki nedeniyle verilmiş olduğu konusunda bir isabetsizlik yok ise de davacı defterlerine göre anılan şirketler arasındaki ticari ilişki 2009 yılında sona erdiği, dava konusu çek 28.02.2011 tarihli olduğu ve dava konusu çekte hamil davalı ...........'ün davalı şirketin yetkili temsilcisi olduğu gözetilerek davacı yanca yapılan ödemenin çek bedelinden mahsubu ile bu miktar yönünden davacıların borçlu olmadığının tespitine, bakiye kalan miktar üzerinden fazla istemin reddine karar verilmesi gerekeceği-
Menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda davanın kabulüne karar verildiği halde, nisbi karar ve ilam harcı alınmasına karar verilmesi gerekirken maktu harca hükmedilmesi doğru olmadığı gibi, davacı lehine yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilmemiş olmasının da usul ve yasaya aykırı olacağı-
Davacı, davalı banka ile yaptığı kredi kartı üyelik sözleşmesi ile aldığı kredi kartıyla diğer davalıların işyerinden bilgisi dışında alışveriş yapıldığını, bu harcama bedelleri için borçlu olmadığının tesbitine karar verilmesini talep ettiği davada, davacının dava açmakta hukuki yararı olması sebebiyle, dava açılmasına davalının sebebiyet verdiğinin kabulü ile davacının sorumlu tutulmaması gerekeceği-
Kiracılar tarafından açılan menfi tespit istemine ilişkin davada, Encümen kararı ile tek taraflı olarak belirlenen artışın kiracıları bağlamayacağı, davalı kiralayan tarafından tek taraflı olarak belirlenen kira bedelinin ödenmesinin istenmesinin mümkün olmadığı, davalı kiralayan tarafından kira miktarının kanıtlanamadığından davalının kabul ettiği kira miktarlarına itibar edilmesi gerektiği, davacıların uyuşmazlık konusu dönemlere ilişkin kabul ettiği kira miktarları dikkate alınarak bu bedeller üzerinden eksik ödeme olup olmadığı konusunda denetime elverişli bilirkişi raporu alınıp, sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği-
Temlikten haberdar olup temlik alan aleyhine menfi tespit davası açan davacının bu davanın açılmasından sonra temlik eden aleyhine birleşen davayı açmakta hukuki yararının bulunup bulunmadığının üzerinde durulması gerekeceği-
BK 53. maddesi uyarınca ceza mahkemesinin maddi vakıayı saptayan kararları hukuk hakimini bağlayacağından ceza dosyasının sonucu beklenerek açılan menfi tespit davası hakkında karar verilmesi gerekeceği-