Menfi tespit davasında, davalının beyanlarıyla senetteki "nakten" kaydını senedin taşınmaz devri sebebiyle düzenlendiğini beyan ederek tal'il ettiği, senetteki kaydı talil eden davalının ispat yükünü üzerine aldığı, davalının iddialarını ispata yarar delil ibraz edemediğinden davanın kabulü ile davacı tarafça ödenen 15.000,00 TL'nin istirdatına, davaya konu bononun iptali ile davacıya iadesine karar verilmesinin isabetli olduğu-
Bozma kararı verilmekle ilk kararın tüm sonuçları ile birlikte ortadan kalkacağı, bu nedenle tarafların her bir talebi hakkında kazanılmış haklar gözetilerek yeniden hüküm oluşturulacağı, diğer yandan bozma kararına uyulmakla bozmaya uygun inceleme ve değerlendirme yapılması gerekeceği, dava konusu olan takibe konu olmayan senetler yönünden bedelsizlik iddiasına dayanan menfi tespit iddiasının yazılı belge ile kanıtlanmasının lazım olduğu, mahkemece bu senetler yönünden davacının delilleri değerlendirilip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Davacının, banka tarafından kendisinden istenen çek sorumluluk bedellerinden sorumlu olmadığını belirterek, menfi tespit isteminde bulunduğu, asıl borçluya verilen çek karnesi sebebiyle iade edilmeyen çekler nedeniyle bankanın ödemek zorunda kalacağı zorunlu karşılıkların kefilden bankaya, depo edilmesinin istenebilmesi için kefilin imzasının bulunduğu sözleşmede açık hüküm bulunması gerekeceği, davalı banka tarafından mahkemeye sunulan sözleşmede kefilin sorumlu olacağına dair açık bir hüküm bulunmadığından kefil olan davacının depo konusunda sorumluluğu bulunmadığı, mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesinin doğru olmadığı-
Menfi tespit davasına konu ilam edayı içermediğinden, buna dayalı olarak ilamlı takip yapılamayacağı-
Birleşen tazminat ve menfi tespit davası-
Davanın kredi kartı sözleşmesindeki imzaya itiraz sebebine dayalı menfi tespit davası olduğu, sözleşmedeki imzanın davacıya ait olmadığı kabul edilerek davanını kabulüne karar verilmiş ise de sözleşmede asıl borçlu kart sahibi olarak görülen davacıya kredi kartının teslim edilip edilmediğinin araştırılması gerekeceği, zira, kart hamiline kredi kartı teslim edilmiş ve bu kart ile harcama yapılmış ise, yapılan harcamalardan kartı kullanan kart hamilinin sorumlu tutulmasının gerekeceği, aksi halde kart hamilinin sebepsiz zenginleşmesinin söz konusu olabileceği-
Avalistin senetteki şekil eksikliği dışında asıl borçlu ile lehtar arasındaki ilişkiden dolayı menfi tespit isteminde bulunamayacağı-
Mahkemece sözü edilen takip dosyasındaki dosya borcunun belirtilen tarihte ödenip ödenmediği hususunun araştırılıp sonucuna yönelik bir karar verilmesi, bonoda aval sıfatıyla imzası bulunan kişi yönünden ise, dava tarihinde yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK'nın 614/2 maddesi uyarınca aval verenin şekle ait bir noksandan başka bir sebeple batıl olsa bile borçtan sorumluluğunun devam edeceği kuralı gözetilerek delilerin değerlendirilip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Davalı, dava konusu senetlere ciro yoluyla hamil olup, dava tarihinde yürürlükte bulunan TTK'nın 778. maddesi yollamasıyla bonolarda da uygulanması gereken TTK'nın 687. maddesine göre düzenleyen ile lehtar arasındaki doğrudan doğruya var olan ilişkilere dayanan def'ilerin (somut olayda ödeme def'inin) hamile karşı ileri sürülebilmesi için hamilin bonoyu iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket etmiş olduğunun kanıtlanması gerekeceği, burada ispat yükü davacı tarafta olup davacının bu hususu tanık dahil her türlü delille kanıtlayabileceği-
Davacının davalı ile aralarında düzenlenen oto kira sözleşmesi uyarınca sözleşmenin alt kısmında bono olarak düzenlenen kısmının teminat amacıyla imzalatıldığını, araç kiralama sözleşmesi uyarınca yalnızca bir günlük kira bedeli borcu olduğunu belirttiği, mahkemece davacının bu savunması üzerinde durulmadığı, mahkemece, oto kira sözleşmesinin aslının ibrazı sağlanarak takibe konu bononun söz konusu sözleşmenin parçası olup olmadığı, bu sözleşmeden temin edilip edilmediği hususunda gerektiğinde grafoloji konusunda uzman bilirkişiler aracılığıyla inceleme yaptırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-