Trafik kazasından kaynaklanan cismani zarara dayalı tazminat istemi-
Zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırma kararı kesinleşmiş bir ceza hükmü olmadığı bu nedenle hukuk hakimini bağlamayacağı- Borçlunun borcunun zamanaşımına uğradığını ileri sürmesi ve bu yolla borcunu ödemekten kaçınması, borçulunun kendisine tanınan bir hak olduğu- Zamanaşımı def'inin ileri sürülmesi tek başına borçlunun dürüstlüğe aykırı bir davranışı olarak kabul edilmese de bazı hallerde zamanaşımı def'inin ileri sürülmesinin dürüstlük kuralıyla bağdaşmayacağı- Zamanaşımı def'i bakımından davacının dava açmaması için oyalanması durumunda zamanaşımı def'inin ileri sürülmesinin dürüstlük kuralına aykırılık teşkil edeceği-
Basiretli olarak davranması gereken tacir şirketin dava konusu zararı ve faili hasar tutanağının düzenlendiği tarihte öğrenmiş sayılacağı- Davalı süresi içerisinde icra takibine yaptığı itirazında zamanaşımı definde bulunduğundan, hasar tutanak tarihi ile icra takibi arasında bir yıldan fazla süre geçmiş olup alacağın zamanaşımına uğradığı-
Muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, birleştirilen 2013/323 E sayılı dava ise inançlı işlem hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istekleri-
Tazminat davası, cezayı gerektiren bir fiilden kaynaklanmış ve TCK bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş ise, bu sürenin maddi tazminat talepleri için de geçerli olacağı- Davaya konu kazanın 15/05/2005 tarihinde gerçekleştiği, davanın 10/11/2009 tarihinde açıldığı, davacının ıslah dilekçesini ise 02/06/2015 tarihinde verdiğinin anlaşıldığı; mahkemece, ıslah ile artırılan miktara karşı ileri sürülen zamanaşımı def'i hususunda herhangi bir değerlendirme yapılmaksızın, bilirkişi raporunda tespit edilen miktarın davalıdan tahsiline karar verilmesinin hatalı olduğu-
Trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemi-
TMK. mad. 1007 uyarınca, Devletin sorumluluğunun objektif-kusursuz sorumluluk hâli olduğu ve bu maddeye dayanılarak (tapu sicilinin tutulmasından dolayı devletin sorumluluğuna dayalı maddi tazminat istemine ilişkin) açılan davalar için ayrıca zamanaşımı süresi öngörülmediğinden, 10 yıllık genel zamanaşımı süresinin devletin sorumluluğu için uygulanması gerektiği-
Davacı kamu kurumu niteliğinde olup, ilgili bakanlıkça yürütülen soruşturma sonucunda, kurum zararının davalılardan tahsili hakkında yasal işlemlerin başlatılmasına izin verildiğinden zamanaşımı başlangıcının bakanlık yasal işlemin başlatılmasına izin verdiği tarihi olarak esas alınması gerekti-
Dava fiil ve failin öğrenilmesinden itibaren 2 yıllık zamanaşımı süresi içerinde açılmış olduğundan, davanın zamanaşımı nedeniyle reddedilmesi usul ve yasaya uygun düşmediği-
Zararın gerçekleştiği tarihte henüz yürürlükte olmayan 6098 sayılı TBK mad. 72 uyarınca zamanaşımı süresinin, zarar görenin zararı ve zarar vereni öğrendiği tarihten itibaren 2 yıl olarak kabul edilmesi doğru görülmediği-