Davacının anne yanında bulunan çocuğu ile kişisel ilişki talebi hakkında bir karar verilmesi gerekeceği-
Tarafların müşterek çocukları ile baba arasında "kişisel ilişki tesisine" karar verilerek bu ilişkinin zamanı ve süresinin karar yerinde gösterilmesi gerekeceği-
Velayeti anneye verilen tarafların müşterek çocuğu yaşı itibarıyla anne bakım ve şefkatine muhtaç olduğu, baba ile küçük arasında her yıl 1-31 Temmuz arasında kurulan kişisel ilişki tesisinin küçüğün yaşı itibarıyla onun bedeni ve fikri gelişimini olumsuz yönde etkileyeceği gibi, davacı-davalı annenin de velayet görevini gereği gibi yerine getirmesine engel olacağından daha uygun süreyle kişisel ilişki kurulması gerekeceği- Milli bayramların ikinci günü bulunmadığı halde, milli bayramların ikinci günü için de kişisel ilişki kurulması da yanlış olup, hükmün bu sebeplerle bozulması gerekeceği-
Velayeti davalı-davacıya verilen müşterek çocuk için daha uygun miktarda bir iştirak nafakasına hükmedilmesi gerekeceği-
Çocukla davacılar arasında kişisel ilişki kurulmasının çocuğun yararına olup olmadığı, yönünde ilgili uzmandan rapor alınmaması ve tarafların sunduğu delillerin toplanmaması suretiyle eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirdiği-
Anayasa'nın 23. maddesi ve çeşitli uluslararası sözleşmelerde belirtildiği üzere; ulusal güvenlik veya kamu güvenliği yararına, kamu düzeninin korunması, suçun önlenmesi, sağlığın ya da ahlakın korunması için veya başkalarının haklarının ve özgürlüklerinin korunması amacıyla, demokratik bir toplumda gerekli ve yasaya uygun kısıtlamalardan başka hiçbir kısıtlama getirilemeyeceği; ilke olarak seyahat özgürlüğünün sürekli olarak sınırlandırılması mümkün olmayacağı, bu özgürlüğün ancak, çocuğun korunması amacıyla tedbiren geçici bir süre sınırlandırılabileceği- Kişisel ilişki kurma  hakkı, anne/baba ile çocuğa belirli gün ya da saatlerde görüşme, birbirlerinden haberdar olma, birbirlerinin yaşamında olma, karşılıklı etkilenme yetkisi veren bir hak olduğu, ilişkide anne/babalık duygularının tatmini yanında çocuğun bedensel, fikri, ruhsal, eğitsel, kültürel gelişimine yönelik yararı da gözetileceği, anne/baba yararı ile çocuk yararı çatışırsa, çocuğun yararına üstünlük tanınacağı, bütün hafta sonlarını velayet kendisine verilmeyen ebeveynle geçirmesi; gerek velayete sahip taraf, gerekse çocuk için sakıncalı sonuçlar doğurabileceği, çocuğun bütün hafta sonlarını bir tarafta geçirmesi; velayeti üstlenenden uzaklaşmasına, soğumasına, karşı tarafa bağlanmasına yol açabileceği, eğitim ve terbiye ile yetiştirme görevini layıkıyla yerine getirmesi de güçleşebileceği-
Davacı kadının davası kabul edilerek velayeti davalı babada olan müşterek çocukların velayeti babadan alınarak anneye verildiğine göre, çocukların velayeti kendisinden alınmış olan taraf gücüne göre onun bakım ve eğitim giderlerine katılmakla yükümlü olup, davalının "ödeme gücünün olmadığı" gerekçesi ile iştirak nafakası isteğinin tümüyle reddinin hükmün bozulmasına neden olacağı-
Çocuğun baba yanında yatıya kalacak şekilde, davalı kocanın çalışma gün ve saatleri de dikkate alınarak kişisel ilişki tesis edilmesi gerekirken bu husus gözetilmeden yazılı şekilde kişisel ilişki tesisinin doğru olmadığı -