Tarafların gerçekleşen ekonomik sosyal durumlarının, gelir ve giderlerinin, taşınmaz, araç, banka hesabı sahibi olup olmadıklarının ayrıntılı olarak araştırılması, gelen cevaplara göre iştirak nafakasının takdir edilmesi gerekir iken bu şekilde ayrıntılı bir araştırma yapılmaksızın varsayıma dayalı bir bedelin iştirak nafakası olarak takdir edilmiş olmasının doğru olmadığı-
Velayeti babaya verilen müşterek çocuklardn biri ile velayeti anneye verilen müşterek çocuklardn diğerinin, anne babaları ile kişisel ilişkilerinin, küçüklerin birbirlerini görebilecek şekilde düzenlenmesi gerekeceği-
Türk Medeni Kanununun 175. maddesi şartları oluşmadığı durumda, bu yön gözetilmeden, davalı-davacı yararına yoksulluk nafakasına hükmedilmemesi gerekeceği-
Kardeşlerin birbirlerinden ayrılmasının onların gelişimine olumsuz etki yapacağından, haklı sebepler bulunmadıkça düzenleme yapılırken kardeşlerin birbirinden ayrılmamalarına özen gösterilmesi gerektiği- Çocukların içinde bulundukları yaş ve yüksek menfaatleri ile sosyal inceleme raporu da dikkate alınarak velayetin anneye verilmesi gerekeceği-
Müşterek çocuğun babada olan velayeti, babadan alınıp anneye verildiğinde, baba ile çocuk arasında uygun sürelerle kişisel ilişkinin tesisi gerekeceği-
Boşanma veya ayrılık vukuunda çocuk kendisine tevdi edilmemiş tarafın, gücüne göre, onun bakım ve eğitim giderlerine katılmakla yükümlü olacağı -
Mahkemece, müşterek çocuğun velayeti davalı anneye verildiği takdirde, baba ile çocuk arasında kişisel ilişki düzenlemesinin yapılması gerekeceği -
Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen babanın çocuklarının eğitim, bakım ve giderlerine sosyal ve mali olanakları ölçüsünde katılması gerektiği; katılma oranının belirlenen gerekçelere göre düşük olduğu-
Duruşmada dinlenilen davacı tanık beyanları ve alacaklı vekilinin anılan cevap dilekçesi birlikte değerlendirildiğinde 2007 yılı Nisan ayından itibaren küçük A.'nın şikayetçi baba yanında kaldığı anlaşıldığından; takipte talep edilen 2007 yılı Nisan ayı ve devamı iştirak nafakalarının talep edilemeyeceği-
İştirak nafakası istemli dava dilekçesi tebliğ edildiği tarihte davalının asker olduğu; asker kişilere tebligatın ne şekilde yapılacağının Tebligat Kanunu 14. maddesi ve Tüzüğün 19. maddesinde gösterilmiş olduğu dolayısıyla yapılan tebligatın anılan yasal düzenlemelere göre geçersiz olduğu-