Paylaşıma konu aracın aynından kaynaklanan Motorlu Taşıtlar Vergisi bedelinin rüçhanlı olduğu- Yedieminlikten kaynaklanan alacağın tüm alacaklıları ilgilendiren muhafaza masraflarından olduğu için MTV'den de önce ödenmesi gerekirse de, bu muhafaza masrafının ihale tarihinde geçerli Adalet Bakanlığı'na Ait Depo ve Garajlarda Muhafaza Edilen Mahcuz Mallar İçin Alınacak Ücret Tarifesi Hakkında Tebliğ uyarınca muhafaza bedeli kapsamında belirlenen bedelden hesaplanması gerektiği-
Sıra cetveline itiraz davalarının kural olarak genel mahkemelerde görülürken itiraz yalnız sıraya yönelik ise görevli mahkemenin İcra Mahkemesini olduğu- Konut kredisi (tüketici kredisi) teminatını teşkil etmek üzere düzenlenen ipotek akdinde yer alan, "rehin tesis edilen taşınmazın, bankanın, doğmuş ve doğacak diğer tüm alacaklarının da teminatını teşkil ettiğine" dair hüküm, yanıltıcı mahiyette olduğundan tüketici olan borçlu açısından yazılmamış sayılarak sonuca gidilmesi gerektiği-
Muvazaa nedenine dayalı sıra cetveline itiraz davalarında iddianın; "borçlu ile davalı alacaklının muvazaalı biçimde borç ilişkisi oluşturarak, diğer alacaklılardan mal kaçırma amacı güttükleri" noktasında olduğu- Bu davalarda davalının "alacağının gerçek bir borçlandırıcı işleme dayandığını" ispat etmek zorunda olduğu, mahkemenin kabulünde olduğu gibi; sonradan doğacak bir borç için önceden muvazaa oluşturulması kural olarak mümkün değil ise de, bu husus sadece bono ve çeklerin tanzim veya ibraz tarihleriyle isbatı yetersiz olduğu; bu tarihlerin tesbiti sırasında bononun her zaman düzenlenmesi mümkün olduğu nazara alınarak, en son takip tarihinde düzenlendiğinin kabulü gerekeceği- Çeklerde ise bankaya ibraz tarihi nazara alınarak sonuca gidilmesi gerektiği- Bunun haricinde ticari ilişkinin çek ve bonodan önce doğduğunun iddia edilmesi halinde bu husustaki delillerde değerlendirilerek davanın sonuçlandırılması gerekeceği-
Alacaklının, dava konusu taşınmaz kayıtlarına haciz uygulatarak satış talebinde bulunması ve satış avansını yatırmasına rağmen mahkemece satış kararının iptal edilmesi gerekçe gösterilerek alacaklının yinelediği satış talebinin icra müdürlüğü tarafından reddedilmesinin; alacaklının İİK'nın 106’ıncı maddesinde söylenen süre içinde satış talebinde bulunmuş olması ve 59’uncu maddesi uyarınca satış masrafını yatırmış olması yani kanuni gerekleri yerine getirmiş olduğu ve haczin hala ayakta olduğu kabul edildiği için yersiz olduğu-
Sıra cetvelinde 1. sırada yer alan davalı ipotek alacaklısının alacağının, "fazla hesaplandığı" iddiasına dayalı, sıra cetveline itiraz davası olduğu- Bedeli paylaşıma konu taşınmaz üzerine davalı lehine konulan ipoteğin, konut finansmanı kredisinin teminatı olduğunun tartışmasız olduğu- İpotek sözleşmesinde yer alan “... konut finansmanı sözleşmesi ve işbu sözleşmenin eki ve ayrılmaz parçası olan her bir kredi sözleşmesi tahtında açılmış ve açılacak kredilerden dolayı doğmuş ve doğacak borçlar ile bankanın bütün şubelerinin doğmuş ve doğacak alacaklarının 224.850,00 TL'na kadar olan miktarının tahsilini temin..” yönündeki kayıt, yanıltıcı mahiyette olduğundan, tüketici olan borçlu açısından yazılmamış sayılması gereken bir kayıt olduğu- Davalı bankanın, dava dışı borçluya kullandırdığı kredi kartından doğan alacağının, ipotek kapsamında olmadığı belirtilerek, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulmasının doğru olmadığı-
Yargıtay ilamında belirtilen gerektirici sebeplere göre HUMK'nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekeceği-
İpotekli taşınmazın satılması halinde, ipotek kapsamında kalan alacağın takip yapılmasına gerek kalmadan ipotek miktarının ödenmesi gerektiği- İpoteğin dayanağı olan kredi sözleşmesinin tüketici sözleşmesi olup kredi borcunun ödenmiş olması halinde ipotek teminatının tüketici kredisi dışındaki başka borçları da kapsadığına ilişkin ipotek akdinde yer alan beyanların yok sayılması gerektiği-
İİK'nın 142/1. maddesi uyarınca davalı alacağının gerçek bir hukuki ilişkiye dayanmadığı iddiası ile muvazaa nedenine dayalı açılan sıra cetveline itiraz davalarında ispat yükünün davalıda olduğu- Davalının bu alacağın varlığını ve miktarını üçüncü kişilere karşı da ileri sürülebilecek nitelikteki delillerle ispatlaması gerektiği-