Murisin sağlığında ilerde intikal edecek terekedeki hakkıyla ilgili olarak bir mirasçının diğer mirasçılara veya üçüncü kişilerle yapacağı sözleşmelerin geçerli olabilmesi için yazılı ve miras bırakanın katılımıyla gerçekleştirilmesi zorunlu olup, murisin katılmadığı sözleşmelerin geçersiz olacağı- Geçersiz sözleşme nedeniyle ancak haksız iktisap kuralları uyarınca ödenen bedelin iadesinin talep edilebileceği-
Davalı Bağ-Kur Genel Müdürlüğü 'nün hatalı işlemi nedeniyle sigortalı sayılan ve sigortalı sayılan döneme ait primleri ödeyen davacının, zorunlu sigortalı kabul edilmesinin gerekeceği-
Resmi kayıt ve belgelere aykırı düşen sözlere değer verilemez, kadastro sırasında, davacıların davaya konu taşın­mazın kendilerine ait olduğu hususunda bir itirazları da bulun­madığından davacıların iyiniyetli olduklarından söz edilemeyeceği-
Davalı vekilinin, esasa cevap süresinin geçmesinden sonra verdiği dilekçelerinde, cevap dilekçesinde yer almayan başka azil sebepleri bildirmesinin, savunmanın genişletilmesi niteliğinde olacağı, bir davada, davalı tarafın cevap dilekçesinde bildirdiği savunmayı sonradan genişletmesi üzerine; davacı taraf buna hemen itiraz etmediği, savunmanın genişletilmesine muvafakati bulunmadığını hemen bildirmediği ve genişletilen savunmaya yönelik cevapları verdiği takdirde savunmanın genişletilmesine zımnen muvafakat etmiş sayılacağı, davacı tarafın, savunmanın genişletilmesine muvafakat etmediğine dair beyanını bildirmesinin (bu yönde itirazda bulunması), genişletmenin gerçekleştiği aşamaya göre, daima belirli bir zaman dilimine tabi olacağı, savunmanın bir dilekçeyle genişletildiği hallerde, davacı tarafın, buna muvafakati olmadığını en geç, dilekçenin kendisine tebliğini izleyen oturumda bildirmek zorunda olacağı-
Kural olarak taşınmaz mülkiyetinin nakline ilişkin sözleşmelerin resmi biçimde olması gerekmekte ise de; yüklenici, arsa payı devri karşılığı inşaat sözleşmesi uya­rınca kendisine bırakılması kararlaştırılan bağımsız bölü­mü kazanacağı şahsi hakkın temliki suretiyle ve yazılı ol­mak koşuluyla üçüncü kişiye temlik etmişse, Borçlar Kanu­nu 163. maddesinin yazılı yapılmasını öngördüğü sözleş­meye dayanarak üçüncü kişinin bağımsız bölümün adına tes­cilini isteyebileceği-
Vasiyete konu taşınmaz mal üzerinde henüz kat mülkiyetinin veya kat irtifakının kurulmamış olmasının Borçlar Kanununun 117/1.maddesinde yer alan ve borcun sukutuna yol açan objektif imkansızlık olarak nitelendirilemeyeceği, Kat mülkiyeti Kanununda kat mülkiyetine elverişli bir yapı yapılması halinde kat mülkiyeti kurulmasının dava yolu ile istenmesine engel bir hükmün olmadığı, davacının vasiyetnamenin tenfizi isteğinin bu yönü de kapsayacağı-
Davacıyı kendi hatalı işlemi nedeniyle yıllarca sigortalı sayan kurumun (Bağ-Kur), davacıya sigortalı olduğu inancını verdikten sonra yaptığı yanlışlığın farkına vararak sigortalılık süresini indirmesi iyi niyetten uzak olup davacının sosyal güvenlik hukuku ilkeleri ve MK'nın 2. maddesinin uygulanmasının zorunlu bir sonucu olarak, prim­lerin alındığı dönemde zorunlu sigortalı kabul edilmesinin gerekeceği-
Yüklenicinin sözleşme fiyatlarıyla işe devam etmesini beklemenin iyi niyet kurallarıyla bağdaşıp bağdaşmayacağının TMK. m.2 uyarınca çözümleneceği-
Davalıların kendilerinden beklenen dikkat ve özeni göstermeden, taşınmazı değerinin çok altında bir fiyat­la satın aldıklarının anlaşıldığı, iyi niyetli olduklarını kabule imkan olmadığından tapu siciline güven ilkesinden yararlanamayacakları-