Tapu kaydı, tapulama tutanağındaki açıklamalara ve dayanak tapu kayıtlarına göre; kayıt maliki tapu kütüğündeki bilgilerden kim olduğu anlaşılan ve bilinen kişi olup, davacı lehine TMK'nun 713/2. maddesinde yazılı ''maliki tapu kütüğünden anlaşılamayan'' hukuki sebebine dayalı kazanma koşulların gerçekleştiğini kabule olanak bulunmadığı-
TMK'nun 713/2. fıkrasında yer alan; “…maliki tapu kütüğünden kim olduğu anlaşılamayan…” hukuki sebebine dayalı olarak TMK'nun 713/1–2. fıkraları gereğince açılan mülkiyetin aktarılmasına ilişkin davada; mahkemece yapılacak iş, davanın öncelikle dava konusu taşınmazda tapuda nizalı payların kayıt malikleri olan O., N., Mutuş kızı A. ve E.'ye yöneltilmesi gerektiği; bu kapsamda, anılan şahısların sağ olup olmadıklarının ve vefat etmiş iseler varsa mirasçılarının kesin bir biçimde saptanabilmesi için bu kişilerin hasımlı (hasım Hazine olmak üzere) veraset belgelerinin alınıp dosyaya konulması için davacı tarafa süre ve imkan tanınması; mirasçılık belgesine göre belirlenecek yöntem ile taraf teşkili sağlanarak davanın yürütülmesi, tebligatlar yönünden 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerinin gözönünde tutulması, dava dilekçesi, hüküm ve bozma ilamının O., N., Mutuş kızı A. ve E.'ye vefat etmiş iseler varsa mirasçılarına tebliğ ettirilmesi, böylece taraf teşkilinin sağlanması ondan sonra işin esasına girilerek davacı ve davalı Hazine vekilinin talepleri konusunda bir hüküm kurulması gerektiği-
Mülkiyetin aktarılmasına ilişkin tapu iptali ve tescil talebiyle açılan davada, yerel mahkemenin davanın kabulüne ilişkin ilk hükmünün temyizi üzerine Dairemizce davada taraf teşkilinin sağlanmasının gerekliliği noktasından yapılan bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sırasında davacı vekili, kayıt malikleri "Safiye ve Ş.'in " veraset belgelerinin alınması için Tokat Sulh Hukuk Mahkemesi'nde açtıkları dava sonucunda, bu kişilerin tüm aramalara rağmen mirasçılarına ulaşılamadığından mirasçısız öldükleri kabul edilerek, mirasçılarının Hazine olduğunun tespitine ve mirasın Hazine'ye aidiyetine karar verildiği ve Hazine'nin bu sebeple davada taraf olarak yer aldığından, TMK. mad. 501'e göre mirasçı bırakmadan öldüğü alınan veraset belgesi ile belirlenen "Safiye ve Ş.'e" ait payların (ileride ortaya çıkabilecek mirasçıların istihkak davası açma hakları saklı kalmak kaydıyla) Devlet'e intikal ettiği- Kanunen Devlete kaldığı belirlenen taşınmazlarının kazandırıcı zamanaşımı ile iktisabı ise mümkün bulunmadığından davanın reddine karar verilmesi gerektiği-
Tapu kaydı, tapulama tutanağındaki açıklamalara ve dayanak tapu kaydına göre; kayıt maliki F. kızı Mahdume'nin tapu kütüğündeki bilgilerden kim olduğu anlaşılan ve bilinen kişi olup, davacı lehine TMK'nun 713/2. maddesinde yazılı ''maliki tapu kütüğünden anlaşılamayan'' hukuki sebebine dayalı kazanma koşulların gerçekleştiğini kabule olanak bulunmadığı-
Tapu iptali ve tescil davalarının kural olarak, dava, kayıt malikine, kayıt maliki ya da malikleri ölüyse mirasçılarına yöneltilerek açılabileceği- Davada kayıt malikinin mirasçıları taraf olarak yer almadığı, mirasçıların davada taraf sıfatını almış olmasına rağmen davaya yasal hasım olduğu gerekçesiyle Hazine de dahil edildiği- TMK’nun 713/2. fıkrasına dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davalarında ancak kayıt malikinin mirasçı bırakmadan ölmüş olması halinde TMK’nun 501. maddesi uyarınca son mirasçı sıfatıyla dava Hazine’ye yöneltilerek açılacağı veya daha sonra bu durumun anlaşılması halinde anılan madde gereğince dava Hazine’ye yöneltileceği- Mirasçılar davada taraf sıfatını almış olduğuna göre Hazine'nin eldeki davada husumeti bulunmadığından, davalı Hazine yönünden davanın husumet yokluğu sebebiyle reddi gerektiği-
TMK. mad. 713/2 uyarınca açılan davaların öncelikle kayıt malikine, ölü ise mirasçılarına yöneltilmesi, bu kişilerinde tespit edilememesi durumunda, gerek tapu sicilinin tutulmasından sorumlu olması ve gerekse TMK. mad. 501 uyarınca son mirasçı sıfatıyla Hazine aleyhine yargılamaya devam edilerek hüküm kurulması gerektiği- Davanın tapu kaydında düzeltim davası olmadığı anlaşıldığından, davalı olarak gösterilen Tapu Sicil Müdürlüğü'ne husumet yöneltilemeyeceği gibi, davacının sonradan davaya dahil ettiği kişilerin de eldeki davada pasif husumet ehliyetleri bulunmadığı gözetilerek; davanın pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiği-
TMK. mad. 713/2 uyarınca açılan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin davalarda, davanın kayıt malikine, kayıt maliki ölmüşse mirasçılarına yöneltilmesi gerekli olup kayıt malikinin veya mirasçılarının belirlenememesi halinde TMK. mad. 501 uyarınca son mirasçının Hazine olması, ayrıca tapu sicilinin tutulmasından sorumlu olması nedeniyle Hazine'nin davada taraf sıfatını alması gerektiği-
Gerekli dikkati gösteren herkesin kayıtlarda malikin kim olduğunu anlayamayacağı hallerde tapu sicilinde yazılı olan malikin bilinmediğinin kabulü gerektiği- "Tapu kütüğünde malik sütununun boş bırakılması, silinmesi ve yeniden yazılmaması, soyut ve nam-ı mevhum adına (mevcut olmayan hayali kişi) yazılması, hiç yaşamamış ve kaydının herhangi bir yerde bulunmamış olması, malik adının müphem, yetersiz ve soyut gösterilmiş olması gibi durumlarda malikin kim olduğunun anlaşılamadığının kabul edileceği, tapu kütüğünden kim olduğu anlaşılamayan malikin, tanınmayan, hatırlanmayan, adresi tespit edilemeyen, kendilerine tebligat yapılamayan, mirasçıları belirlenemeyen, uzun yıllar önce ölmüş ya da taşınmış bir şahıs olmadığı-
Tapulu bir taşınmazın veya tapuda kayıtlı bir payın kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetlik yoluyla edinilmesine imkân tanıyan TMK'nun 713/2. fıkrasında yer alan üç halden biri olan “…ölmüş…” ibaresi, “Anayasa Mahkemesi'nin 17.03.2011 T. 58/52 s. kararıyla iptal edilmişse de; Anayasa Mahkemesi'nce yürürlüğün durdurulmasına ilişkin kararın verildiği 17.03.2011 tarihine kadar hak sahipleri yararına kazanma koşulları oluşmuş, malik 20 yıl önce ölmüş ve 20 yıllık kazanma süresi de dolmuş ise, bu tür hak sahiplerinin de dava açma yönünden kazanılmış haklarının olduğunun kabul edildiği- Tapu kaydında tescil tarihi Kadastro Mahkemesi'nin karar tarihi olan 09.09.1991 yazılı ise de, hatalı olarak yazılan bu tarih itibarı ile dahi davacı lehine 20 yıllık kazanma süresi tamamlanmamış kazanma koşulları gerçekleşmemiş olduğu-
Dava konusu taşınmazın kadastro tutanağı, kadastro sırasında taşınmaza revizyon gören tapu kaydı ve bu kaydın geldisi olan tapu kaydındaki bilgilere göre; iptali istenen 1/2 pay maliki tanınan ve bilinen kişi olduğundan, TMK. mad. 713/2'de yazılı ''maliki tapu kütüğünden anlaşılamayan'' sebebine dayalı kazanma koşullarının gerçekleştiğini kabulünün mümkün olmadığı- Davacıların, aynı zamanda TMK'nun 713/2. maddesinde yazılı ''ölüm'' hukuki sebebine de dayandıkları anlaşıldığından, tapu kayıt malikinin ölümü belli ve mirasçıları mevcutsa, mirasçıları hasım gösterilerek davanın görülmesi, mirasçılarının mevcut olmadığı ve mirasının TMK'nun 501. maddesine göre Devlete kalması halinde Hazine hasım gösterilerek davaya devam edilmesi gerektiği-