İhale bedelinin yüzde onuna kadar para cezasına mahkûmiyete ilişkin hükmün, Bölge Adliye Mahkemeleri ile Yargıtay'da görülmekte olan ihalenin feshi talepleri hakkında da uygulanacağı-
Kıymet takdir raporunun usulsüz tebliği şikayetinin de, usulüne satış ilanı tebliğinden itibaren süresi içinde şikayet edilmediği, satış ilanı Türkiye geneli yayın yapan .......... Gazetesi'nde ilan edilmiş olup, tirajının 186.911 olduğu Basın İlan Kurumunun yazı cevabı ile anlaşıldığı, re'sen incelenmesi gereken sebepler yönünden yapılan incelemede de ihalenin feshini gerektiren bir nedenin bulunmadığı, ancak, İİK'nın 134/5-3 maddesi ve Anayasa'nın 13. maddesinde düzenlenen ölçülülük ilkesi nazara alınarak davacı aleyhine ihale bedelinin %5'i oranında para cezasına hükmedilmesine karar verilmesi gerekirken davacı aleyhine ihale bedelinin %10'u oranında para cezasına hükmolunmasının isabetsiz olduğu-
İstinaf başvurusunun reddine ilişkin ek karara karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, satış dahil hiçbir icra işleminin durmayacağından, kesin karara karşı yapılan temyiz başvurusu ihalenin yapılmasını engelleyemeyeceğinden, Bölge Adliye Mahkemesince, borçluların istinaf sebepleri incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
İhalesi yapılan menkullerin kıymet takdirine itiraz neticesinde, mahkemece belirlenen toplam değeri 1.308.247,14 TL iken 1.310.000 TL bedel ile ihalesinin gerçekleştirildiği, mahcuzlar ile ilgili istihkak davasının bekletici mesele yapılmasının hukuken mümkün olmadığı, bu halde ihalenin feshi isteminin zarar koşulunun oluşmaması ve hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmesinin ve işin esasına girilmemesi nedeniyle para cezasına hükmedilmemesinin yerinde olduğu-
Şikayet eden borçlunun takip kesinleştikten sonra kısıtlanmış olup kıymet takdiri raporu ve satış ilanı vasiye tebliğ edildiği, taşınmazın tapu kaydında cebri satışa engel bir ihtiyati tedbir şerhi bulunmadığı, açılan davalardan verilen cebri satışa engel bir tedbir kararı da bulunmadığı, takibin durdurulması veya ödeme emrinin iptali sebebi olabilecek hususların ihalenin feshi nedeni olarak kabulü mümkün olmadığı, satıştan önce ödeme emrinin veya takibin iptali istemiyle açılan davadan verilen bir şikayetin reddi kararına karşı yapılmış istinaf başvurusu bulunmadığından İİK’nin 363/4. maddesinin uygulanma yeri bulunmadığı, taşınmazın satış bedelinin muhammen bedelin üzerinde olduğu, şikayetçinin kıymet takdirine itiraz ile fesat iddiasının bulunmadığı, şikayetçinin dava konusu ihalenin feshi isteminde menfaatinin ne suretle muhtel olduğunu ispatlayamadığı, zarar unsurunun gerçekleşmediği, şikayetçinin İİK’nin 134/8. maddesi kapsamında satış ilanının usulsüz tebliğ edilmesi nedeni de dahil olmak üzere belirttiği tüm nedenlerden dolayı ihalenin feshini istemekte hukuki yararı bulunmadığı-
Yerleşik Yargıtay uygulamasına göre ihale bedelinin en az muhammen bedel kadar olması halinde, ihalede zarar unsurunun gerçekleşmediğinin kabulü gerektiği, somut olayda şikayet eden borçlunun kıymet takdirine yönelik bir iddiası bulunmadığı da gözetildiğinde muhammen bedeli 400.000,00 TL olan taşınmaz 498.000,00 TL’ye satıldığından zarar unsuru gerçekleşmemiş olup şikayetçinin ödeme emri ve satış ilanının usulsüz tebliğ edilmesine dayalı olarak ihalenin feshini istemekte hukuki yararının olmadığı-
Şikayetçinin, fesih gerekçeleri ve fesih isteyenin sıfatı göz önünde bulundurulduğunda davanın ihale sürecini uzatmaya matuf olmadığı görüldüğünden ölçülülük ilkesi de nazara alınarak ihale bedelinin %10'u olarak belirlenen para cezasının %5 oranında belirlenmesinin hak, nesafet ve ölçülülük ilkelerine uygun olacağı-
İhale konusu taşınmazın köyde olması sebebiyle, köyde ilan edilmesinin, talep ve talibi arttırabileceğinden ve dolayısıyla taşınmazın gerçek değeri üzerinden satılması imkanını sağlayacağından tarafların menfaatine uygun olduğu, taşınmazın düşük bedelle ihale edilmiş olmasının ve ihaleye alacaklıdan başka katılan olmamasının yapılan satış ilanının yetersiz olduğunu ortaya koyduğu, her ne kadar 6360 sayılı On Üç İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Altı İlçe Kurulması İle Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile bazı köyler mahalleye dönüştürülmüş ise de; bu düzenlemenin taşınmazın idari yapısına ilişkin olup, taşınmazın fiilen köy vasfında olan yerde bulunduğu gerçeğini değiştirmeyeceğinden ve o yöredeki muhtemel alıcılara da satışın duyurulması yönünden köyde ilan gerekliliğini ortadan kaldırmayacağı-
Satış dosyasında satış ilanının ihalenin yapıldığı tarihten en az bir ay önce yapılmış olduğu, satış ilanında satış yerinin ve zamanın belirtilmiş olduğu, elektronik ortamda ilanın yapılmış olduğu, kesinleşen kıymet takdirinden itibaren 2 yıl geçmeden taşınmazın satışa çıkarıldığı, satış ilanın gün ve saatlerine uyulduğu, arttırmada ihale bedelinin muhammen bedelin %50'si ve satış ve paraların paylaştırılması giderlerini karşıladığı, hakimin resen bakması gereken kamu düzenine ilişkin hususlarda ihalenin feshini gerektirecek herhangi bir aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine davacının ihale bedellerinin %10'u oranında para cezasına mahkum edilmesi gerektiği-
İhale tarihi olan 28.08.2020 tarihi itibariyle İİK'nın 128/a-2. maddesinde öngörülen 2 yıllık süre geçmiş olup, geçerli bir kıymet takdirinin varlığından söz edilemeyeceğinden, dava konusu ihalenin bu nedenle feshine karar verilmesi gerektiği- İhalenin feshi istemi, şikayet niteliğinde olup, Medeni Usul Hukukunun davaya ilişkin kurallarının burada uygulanmayacağı- Somut olayda, takip borçlusu davacı hakkında kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip başlatıldığından, icra takibinin niteliği gereği, davacı tarafından ihalenin feshi istemi ile açılan davada, takip alacaklısı ve ihale alıcısının davalı taraf olarak yer alması gerektiği ancak diğer takip borçluları ile ipotek alacaklısı bankanın davalı olarak eklenmesinin doğru olmadığı-