Borçlunun kıymet takdirine itirazı üzerine aleyhine hüküm tesis edilmiş olup, icra mahkemesinin bu şekilde belirlediği değer esas alınarak yapılan ihalenin de usulsüz olduğunun kabulü gerekeceği-
Ortaklığın giderilmesi davasına konu taşınmazın “ihalesinin usulsüz olması” nedeniyle feshi istemi ile icra mahkemesine yapılan başvuruda, şikayetçi adına çıkarılan tensip zaptı ve duruşma gününe ilişkin tebliğ evrakında tebliğ memurunun imzasının bulunmaması halinde, duruşma günü şikayetçiye usulüne uygun tebliğ edilmemiş sayılacağından, taraf teşkili sağlanmaksızın ve şikayetçiye iddiasını ispat imkanı verilmeden sonuca gidilmesinin bozmayı gerektireceği-
Şikayetçi ihale alıcısının, aracın kendi adına tescilinin yapılamadığını öğrendiği tarihten itibaren yasal süresi içerisinde ihalenin feshini isteyip istemediğinin tespiti ile şikayet süresinde ise işin esası incelenerek sonucuna göre karar verilmesinin gerekeceği-
Borçlu şirkete ait maden arama ruhsatının satışının istenmesi ile zamanaşımının kesilmiş olacağını, ihale aşamasında yapılan işlemlerin zamanaşımını kesmeyeceği-
İki ayrı dairenin, ruhsata esas mimari projeleri birbirinden bağımsız olup; bu iki dairenin birleştirilmesi ve bu şekilde kullanılması proje değişikliği olmadığı sürece bir hüküm ifade etmeyeceğinden ve her iki taşınmazın bağımsız iki ayrı bölüm olduğundan ayrı ayrı kıymetlendirilerek satılmasının gerekeceği-
İhalenin feshini isteyen kişi, imza sirkülerine göre, takip borçlusu şirketin münferit imzasıy1a temsile yetkili olmakla borçluyu temsilen ihalenin feshini isteyebilecek kişilerden olup aktif husumet ehliyetinin olduğu-
Mahkemece, satış ilanı tebligatı usulüne uygun kabul edildiğine göre, İİK.nun 134.maddesi gereğince ihalenin feshi isteminin yasal yedi günlük sürede yapılmaması nedeniyle süre aşımından reddi ve esasa girilmediğinden para cezasına hükmedilmemesi gerekeceği-
İİK.134/II’de “ihalenin feshi talebi üzerine icra mahkemesinin talep tarihinden itibaren yirmi gün içinde duruşma yapacağı ve taraflar gelmeseler bile icap eden kararı vereceği” öngörülmüş olduğundan, tarafların duruşmaya katılmamaları veya şikayetçinin katılmayıp davalının da “davayı takip etmeyeceğini” bildirmesi halinde, mahkemece işin esası ile ilgili mevcut deliler değerlendirilerek olumlu-olumsuz bir karar verilmesi gerekeceği, bunun yerine önce “dosyanın işlemden kaldırılmasına” sonra da “davanın açılmamış sayılmasına” karar verilemeyeceği-