7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 21/2.maddesi uyarınca tebligat yapılabilmesi için öncelikle adresin muhatabın adrese dayalı kayıt sistemindeki adresi olmasının gerekeceği, adrese dayalı kayıt sistemi ise gerçek kişiler için olup, tüzel kişilerin bu sisteme dahil olmadığı, bu nedenle tüzel kişilere anılan madde uyarınca tebligat yapılamayacağı, tüzel kişiler yönünden resmi kayıtlardaki adresleri esas alınacağı ve bu adrese çıkarılan tebligatın bila tebliğ dönmesi üzerine aynı adrese 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 35/4.maddesine göre tebligat yapılacağı, bu durumda borçlu şirkete 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 21/2.maddesine göre yapılan satış ilanı tebliğ işleminin usulsüz olduğu-
Satış bedelinin muhammen bedelin yüzde yüzünün üstünde olması halinde zarar unsuru oluşmayacağından, ihalede zarar unsurunun gerçekleşmediğinin kabulü gerekeceği, bu durumda ihalenin feshi istemi zarar unsuru yokluğu nedeniyle ve işin esasına girilmeden reddedileceğinden fesih isteyen aleyhine ihale bedelinin %10’u oranında para cezasına hükmedilemeyeceği-
İhalenin feshi talebinin reddine karar verilmesi halinde mahkemenin davacıyı feshi istenilen ihale bedelinin yüzde onu oranında para cezasına mahkum edeceği, Yasa'nın bu hükmünün emredici nitelikte olup kamu düzenine ilişkin bulunduğundan mahkemece re’sen uygulanması gerekeceği-
Satış ilanı tebliğinin usulsüzlüğüne ilişkin şikayetin mahkemece yerinde görülmediği anlaşıldığından, borçlunun, satış ilanı tebliğ tarihi itibariyle ihale tarihinden haberdar olduğunun kabulü ve ihalenin feshi istemine yönelik şikayetin istemin esasa girilmeksizin süreden reddi gerekeceği-
Şikayetçi borçlunun, dava dilekçesinde, fesat sebebi olarak ileri sürdüğü vakıalara ilişkin olarak tanık deliline dayandığı, mahkemece şikayetçi tanıkları dinlenmiş ise de; ihaleye yeterince katılımın sağlanmış olması, ihaleye katılımın engellendiğine yönelik olarak resmi makamlara bir başvuruda bulunulmaması, bu konuda icra müdürlüğünce bir tesbit yahut tutanak da tanzim edilmemiş olması karşısında, karı-koca olan tanıkların dosya kapsamı ile örtüşmeyen soyut beyanlarının fesat iddiasının isbatı için tek başına yeterli mahiyette olmadığı-
İİK.nun 134. maddesinde ihalenin feshini isteyebilecek ilgililer sınırlı olarak sayılmış olup, davacının ihale konusu taşınmaz hakkında dava açmış olmasının kendisine ihalenin feshini talep hakkı vermeyeceği-
Satışı istenen taşınmazın kıymetinin takdiri hakkındaki İİK’nun 128. maddesinin paraya çevirme başlığını taşıyan III. bölümde bulunduğu, bu nedenle taşınmazın kıymetinin belirlenmesi için yapılan keşif ve bilirkişi masraflarının da tıpkı ilan giderleri gibi paraya çevirme masrafı olarak kabulünün gerekeceği-
Satış bedelinin taşınmazın muhammen bedelinin üzerinde olduğu, bu durumda borçlu tarafından kıymet takdirine itiraz edilmediği de gözetildiğinde zarar unsuru gerçekleşmemiş olup, İİK.nun 134/8.maddesi gereğince borçlunun ihalenin feshini istemekte hukuki yararının olmadığı-
Aracın ihale bedeli rüçhanlı alacağı karşılamadığı ve rehin alacaklısı bankanın da satışa muvafakati bulunmadığına göre; ihale tarihinden itibaren yasal yedi günlük süresinde ileri sürülen şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi gerekeceği-