İcra takibinden sonra olumsuz tesbit davası açmış olan borçlunun «teminat» olarak gösterdiği teminat mektubu «vezneye girmiş para» olarak kabul edilemeyeceğinden, alacaklının, teminat mektubunun paraya çevrilmesini istemekte yasaya aykırılık bulunmadığı–
Kat mülkiyetine ilişkin ilama dayalı takibe yönelik şikayetin 7 günlük süreye bağlı olduğu–
Nafakaya ilişkin «ara kararları»nın örnek: 53 icra emri gönderilerek ilamlı takip yoluyla değil, örnek: 49 ödeme emri gönderilerek genel haciz yolu ile takibe konulabileceği–
Hisseli taşınmaza yapılan müdahalenin önlenmesine ilişkin ilâmın, «takip yapanın hissesine müdahale edilmemesi» şeklinde, borçluya ihtarda bulunularak infaz edilmesi gerekeceği–
Takipten sonra işleyen faizin hesaplanması icra memurunun görevi olduğundan «faiz hesabında hata yapıldığına» yönelik itirazın icra mahkemesinde ileri sürülmesi gerekeceği—
Farklı tarihlerde uygulanan ihtiyati hacizlerin aynı tarihte kesin hacze dönüşmesi halinde, satış bedelinin garameten taksimi gerekeceği-
Takip konusu alacağa, ancak paranın icra dairesine yatırıldığı tarihe kadar faiz yürütülebileceği–
Haciz yapılan yerin, borçlunun takip talebinde gösterilen ve ödeme emrinin tebliğ edildiği adres olmayıp, üçüncü kişinin vergi levhasında gösterilen ve üçüncü kişilerin yetkili temsilcilerinin bulunduğu adres olması halinde, icra müdürünce 99. maddeye göre işlem yapılması gerekeceği–
Ödeme emrini alan borçlunun «itiraz müddetinden vazgeçtiğini» bildirerek yaptırdığı haczin, haciz koyduran alacaklı dışındaki alacaklılara etkili olmayacağı «İİK. mad. 20» (Onlar bakımından, daha önce konulmuş olan bu haczin, «itiraz süresinden sonra konulmuş bir haciz» gibi sonuç doğuracağı–
Alacaklının sıra cetvelindeki sırasını belirleme bakımından, «haciz kararının alınmış olması»nın yeterli olmadığı, «haczin aracın trafik kaydına işlendiği tarihin» (ya da «aracın fiilen haciz edildiği tarihin») önem taşıdığı–