Tebligatın yasaya uygun olup olmadığının takdir ve tesbitinin, icra memuruna ait bir görev olmadığı-
Somut olayda icra takibi, faaliyet izni 30.01.2002 tarihinde kaldırılan Tasfiye Halinde Emlak Bankası aleyhine faaliyet izninin kaldırılmasından sonra 06.02.2012 tarihinde başlatıldığına göre yasanın emredici kuralı gereği takibin iptalinin icap edeceği-
Somut olayda, icra takibinin dayanağı olan ilamın, ipotek bedelinin yükseltilmesine ilişkin uyarlama (tespit) ilamı olup, belli bir miktarın tahsiline dair eda hükmünü içermediğinin görüldüğü, o halde, mahkemece, takibin asıl alacak ve bunun işlemiş faizi yönünden iptaline karar verilmesi gerekirken şikayetin tümden reddinin isabetsiz olduğu-
Borçlunun kendisine gönderilen haciz ihbarı tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürerek icra mahkemesine başvurmasının şikayet niteliğinde olduğu, şikayetin öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük sürede yapılmasının zorunlu olduğu-
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 94. maddesi gereğince, ücretten kesilmesi gereken vergiler ve sigorta primlerinin, ilgili kamu idaresine ödenmesi zorunluluğunun borçlu işverene ait olduğu, başka bir deyişle, alacaklı ilam konusu bedelden bu kesintilerin düşülmesinden sonra kalan net miktar için ilamlı takip yapılabileceği-
Ceza Mahkemelerinin, tazminata ve yargılama giderlerine ilişkin hükümlerinin ilamlı icra takibine konu edilebileceği, 5275 Sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 4. maddesi uyarınca mahkumiyet hükümlerinin kesinleşmedikçe infaz olunamayacağı, mahkumiyet kararının eklentisi olarak hükmolunan tazminat, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin de hüküm kesinleşmedikçe asla tabi olarak infazının istenemeyeceği-
Ticaret sicil kayıtları, ödeme emrinin tebliğ adresi ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, ödeme emrinde borçlu gösterilen ve hakkında takip yapılanın şikayetçi şirket olduğunun kabulünün gerekeceği-
Feragatin geçerliliğinin karşı tarafın muvafakatine bağlı olmadığı, feragat beyanının etkisini onu yapanın tek yönlü irade beyanı ile göstereceği, bu durumda icra mahkemesi kararının, borçlunun feragati hakkında bir karar verilmek üzere bozulmasının gerekeceği-
BK.nun 84. maddesi uyarınca, kısmi ödemelerin öncelikle faiz ve masraflardan mahsup edilmesinin, geriye kalan paranın ise asıl alacaktan indirilmesinin ve her ödeme yapıldıkça bakiye alacağın bu suretle saptanmasının gerekeceği-