Şikayetçi borçlu vekilinin, geçerli bir mazeret bildirmemiş ve duruşmaya gelmemiş olmasının, dosyanın işlemden kaldırılmasını ve davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesini gerektirmeyeceği-
İcra müdürlüğüne başvurarak icra dosyasının fotokopisini alan borçlunun, icra dosyasındaki tebligatta usulsüzlük bulunduğunu, o tarihte öğrenmiş sayılacağı-
3213 sayılı Maden Kanunu 40. maddesi uyarınca haciz konulması, bağlanan emekli maaşlarının haczi mümkün değil ise de, bu husus haciz işleminden sonra, süresiz ve geriye etkili olarak, borçlu tarafından şikayet konusu yapılabileceğinden ve haczedilmezlik iddiası ancak borçluya tanınan bir hak olduğundan; icra memurunun bu hükmü değerlendirerek, emekli maaşının haczinin mümkün bulunup bulunmadığı konusunda şikayet tarihi itibariyle bir takdir yetkisinin bulunmadığı-
Bir işlem hakkında şikayet yoluna başvurmakta hukuki menfaati olanların başında, takip konusu alacağın alacaklısı ve borçlusu ile bu kişilerin haleflerinin geldiği, bazen istihkak iddiası bulunanlar ve rehin sahibi 3. kişiler, açık arttırmaya katılıp pey sürmüş 3. kişiler gibi 3. kişilerin de şikayet haklarının bulunduğu-
Haciz tarihinde borçlu adına tapuda kayıtlı taşınmaz için mülkiyet iddiasında bulunan şikayetçinin mahkeme nezdinde istihkak davası açması mümkün olmayıp Medeni Kanun hükümlerine göre yasal yollara başvurmasının gerekeceği-
Her dava ve şikayetin açıldığı tarihteki hukuki durum gözetilerek hükme bağlanacağı, dosya borcunun şikayet tarihinden sonra ödenmiş olmasının ve icra dosyasında süresinde itirazda bulunulmamasının işin esasına girilmesine engel olmadığı-
Borçlunun kendisine gönderilen haciz ihbarı tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürerek icra mahkemesine başvurmasının şikayet niteliğinde olduğu, şikayetin öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük sürede yapılmasının zorunlu olduğu-