İİK. 89/V uyarınca 3. kişinin “kötü niyetli” alacaklıya karşı dava açarak, ödemek zorunda kaldığı parayı veya teslim ettiği malı geri isteyebileceğinden mahkemece davalı-alacaklının kötü niyetli olup olmadığının araştırılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
İİK. 89/III uyarınca açılan menfi tespit davasında, borçlunun davacı 3. kişiden alacaklı olduğunu belirten, borç doğuran bir ilişkinin davalı-alacaklı tarafından ileri sürülmesi gerekeceği; böyle bir ilişkiye dayanmadan soyut olarak “borçlunun davacı 3. kişiden alacaklı olduğu” nun ileri sürülemeyeceği ve bu ilişkinin neye dayalı olduğu açıklanmadan davacı 3. kişiden “borçlu olmadığını” kanıtlamasının beklenemeyeceği-
Kendisi adına haciz ihbarnamesi gönderilen 3. kişi yerine bu ihbarnamenin borçlu olan oğluna tebliğ edilmiş olması halinde, ikisi arasındaki menfaat çatışması nedeniyle yapılan tebliğ işleminin Tebligat Kanununun 39. maddesine aykırı olduğu için, iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Kooperatifin borçlarından dolayı ortakların sorumluluğunun anasözleşme ve Kooperatifler Kanunu’ ndaki hükümlerle sınırlı olduğu; kooperatifin sorumlu olduğu hususlarda ortaklara gidilebilmesi için, kooperatifin tasfiye edilmiş ve sicilden silinmiş olmasının yeterli olmadığı, kooperatif aleyhine gerekli takibat yapılarak sonuç alınmaz ise sorumluluk durumlarına göre kooperatif ortaklarına müracaat edilebileceği-
Tüzel kişiliği bulunmayan vergi dairelerine haciz ihbarnameleri gönderilemeyeceği-
Mevcut bir alacak için çıkarılan 1. haciz ihbarnamesine 3. şahsın itirazı üzerine alacaklı aynı alacak için yeniden 1. haciz ihbarnamesi gönderemez. Ancak İİK.’ nun 89/4. maddesi gereğince 3. şahsın beyanın doğru olmadığını belirterek icra mahkemesine başvurabilir. Ne var ki, birinci haciz ihbarnamesine itirazdan sonra yeni bir alacak doğmuş ise 3. şahsa yeni bir haciz ihbarnamesi gönderilmesi olanaklıdır. Bu nedenle mahkemece ikinci kez birinci haciz ihbarnamesi çıkarılan alacağın ilk haciz ihbarnamesinden sonra doğup doğmadığı, başka bir anlatımla ilk haciz ihbarnamesine konu alacak olup olmadığı araştırılarak bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesinin hükmün bozulmasına neden olacağı-
Borçlu şirket ortağı, borçlu şirket yönünden “3. kişi” sayılamayacağından, şirket borcundan dolayı şirket ortağına gönderilen haciz ihbarnamesinin sonuç doğurmayacağı, bu konuda yapılacak şikayetin süreye bağlı olmadığı-
Her ortak adi ortaklıkta kara iştirak hakkına sahip olduğundan ortağın kişisel alacaklılarının, borçlu ortağın şirketteki kar payını ya da şirketin tasfiyesi halinde borçluya isabet edecek olan tasfiye payına “haciz ihbarnamesi” göndererek haciz ettirebilecekleri-
Limited şirkette ortağın kişisel alacaklısının ilk başvurabileceği malların ortağın kişisel malları olduğu, kişisel malların bulunmaması veya bu mallar üzerinden alacaklının alacağının tamamının tahsil edememiş olması halinde de, ortağın şirketteki kar payına başvurabileceği, ancak borçlu şirket ortağının şahsi borcu nedeniyle icra müdürlüğünce şirket alacağının üzerine haciz konulamayacağı-
İİK’nun 89.maddesine dayalı açılan menfi tespit davasının, ikinci ihbarnamesinin iptali nedeniyle konusu kalmamış ise de, davalı yan ikinci haciz ihbarnamesini çıkartarak davacıyı menfi tesbit davası açmaya zorladığından açılan dava nedeniyle yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmasının gerekeceği-