Hakkında takip kesinleşmiş olan borçluların, icra mahkemesine –her zaman-başvurarak “takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde, icra dosyasında, alacaklı tarafından zamanaşımını kesen her hangi bir işlem yapılmamış olduğunu” belirterek, ”icranın geri bırakılmasına karar verilmesini” isteyebilecekleri-
“Mirasçı konumunda borçlu …………’nın, murisin imzasını inkar etmekle kötüniyetli olduğu” ayrıca ispat edilmedikçe, icra mahkemesince borçlu aleyhine inkar tazminatına hükmedilemeyeceği-
Takibin kesinleşmesinden sonra, takip konusu çekin, son işlem tarihinden itibaren altı ay işlemsiz bırakılması halinde, icra mahkemesince “takibin talikine” değil “icranın geri bırakılmasına” karar verilmesi gerekeceği-
Borçlunun ibraz ettiği raporda “bel ağrısı rahatsızlığının, borçlunun icra dairesine gidip borca itiraz etmesini veya vekil atamasını engelleyici olduğu“ belirtilmemiş olduğundan, gecikmiş itiraz talebinin reddine karar verilmiş olması gerekeceği-
Karşılıksız çeke dayalı olarak yapılan takiplerde, borçluya ödeme emrinin tebliğ ile kesilen zamanaşımı süresinin, daha sonra alacaklı tarafından zamanaşımı kesen herhangi bir işlem yapılmaması halinde, altı aylık sürenin sonunda dolacağı ve icra mahkemesince İİK.71/son ve İİK.33/a uyarınca “zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına” karar verilmesi gerekeceği-
İİK.’nun 170/b maddesi yollamasıyla uygulanacak İİK.’nun 62/IV maddesine göre, borcun bir kısmına itiraz eden borçlunun, borcun itiraz ettiği kısmını da açıkça belirtmesi gerekeceği-