Muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve miras payı oranında tescil olmazsa tazminat isteğine ilişkin davada, bir iç sorun olan ve gizlenen gerçek irade ve amacın tespiti ve aydınlığa kavuşturulması genellikle zor olduğundan bu yöndeki delillerin eksiksiz toplanılması yanında birlikte ve doğru şekilde değerlendirilmesinin de büyük önem taşıdığı, bunun için de ülke ve yörenin gelenek ve görenekleri, toplumsal eğilimleri, olayların olağan akışı, mirasbırakanın sözleşmeyi yapmakta haklı ve makul bir nedeninin bulunup bulunmadığı, davalı yanın alış gücünün olup olmadığı, satış bedeli ile sözleşme tarihindeki gerçek değer arasındaki fark, taraflar ile mirasbırakan arasındaki beşeri ilişki gibi olgulardan yararlanılmasında zorunluluk olduğu; salt bedeller arasındaki farkın tek başına muvazaa kanıtı olamayacağı-
"Havale", hukuksal niteliği itibari ile bir "borç ödeme aracı" olduğundan, havale belgelerinde bedelin başka bir hukuki ilişki için gönderildiği belirtilmemişse, bu belgenin, "bir borcun ödendiğine dair kanıt olduğu"nun kabul edileceği- Hesap ekstreleri dikkate alındığında, herhangi bir açıklama yer almayan havale işlemleri ödemeler yönünden, davacının "ödeme iddiası"nı ispatlayamadığı kabul edileceğinden, mahkemece, araç satışına ilişkin açıklama olmayan ödemeler yönünden, -dilekçesinde yemin deliline de dayanmış olduğu gözetilerek- davacıya, yemin teklif etme hakkı hatırlatılarak, sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği-
"Davacının sunduğu delillerle iddia net biçimde ispatlanamıyorsa, hakimin ispat yükü kendisine düşen davacıya başkaca delili olup olmadığını sorabileceği ve varsa delillerinin sunulmasını isteyebileceği; davacı tarafa iddiasının ispatına ilişkin delillerini sunması için süre verilip, yemin deliline dayandığından, davacı tarafa, davalıya yönelik olarak yemin teklif etme hakkının bulunduğu kabul edilip, yaptırılacak yeminin sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği"ne ilişkin bozmaya uyulduğundan, davacı yana, davalı yükleniciye yemin teklif etme hakkının hatırlatılarak varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği-
Uyulmasına karar verilen Yargıtay bozma ilamında dava dilekçesiyle harçlandırılan miktarda dikkate alınarak alacak talebi hakkında karar verilmesi belirtildiği ve Yargıtay bozma ilamından sonra ayrıca ıslahla talep miktarı arttırılamayacağı halde, dava dilekçesi ile talep edilen miktar yerine ayrıca ıslahla arttırılan miktara da hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu-
K.li evrak iptali, menfi tespit ve istirdat davasında, davalı hakkında açılan ceza davasının Yargıtay 7. Ceza Dairesi'nin kararı ile zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırılmasına karar verildiği ve kararın kesinleştiği, Ceza Mahkemesince verilen ceza davasının zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırılması kararının hukuk hakimini bağlayıcı nitelikte bir karar olmadığı, ispat külfetinin davacılarda olduğu; davacıların asıl ve birleşen davada ileri sürdükleri itirazları usulüne uygun deliller ile kanıtlamakla yükümlü oldukları-
3. HD. 27.04.2016 T. E: 2015/10739, K: 6610-
5510 Sayılı Kanun'un mad. 56/2 hükmüne dayanılarak açılan davada, boşandıktan sonra eylemli olarak birlikte yaşama olgusunun uyuşmazlık konusu dönem yönünden ortaya konulup sonuca gidilmesi gerektiği-
302 parsel sayılı taşınmazdan davalılar tarafından taş alınması nedenine dayalı eski hale getirme bedelinin tahsili istemi-
3. HD. 11.04.2016 T. E: 2015/9025, K: 5507-
Davalının kullandığı kısım nedeniyle ecrimisilden sorumlu olacağı- Taşınmazların boş arsa olarak dava konusu edilen ilk dönemde getirebileceği kira parasının davacının üst hakkı nedeniyle taşınmaz malikine de ödediği bedel de dikkate alınarak belirlenmesi, sonraki dönemler için de ilk dönem için belirlenen miktara ÜFE artış oranının tamamının yansıtılması suretiyle bulunacak miktarın (temyiz edenin sıfatı da dikkate alınarak) hüküm altına alınması gerektiği-