Adi ortaklıklarda, ortakların borçlarından dolayı takip yapılması halinde, ortağın ancak kar payı veya tasfiye payına haciz konulması mümkün olup, tüzel kişiliği bulunmayan ortaklığa ait bir mal veya alacak üzerine haciz konulamayacağı, adi ortaklığın ortaklarından olan borçlu, adi ortaklık yönünden üçüncü kişi sayılamayacağından adi ortaklığın alacağına yönelik şikayette hukuki yararının bulunduğu-
Borçlu çiftçi ise kendisinin ve ailesinin geçimi için zaruri olan arazi haczedilemeyeceği ancak borçlunun bu maddeden yararlanabilmesi için asıl uğraşının çiftçilik olması gerektiği, asıl işi çiftçilik olan borçlunun yan gelir elde etmek amacıyla yan işler yapmasının, emekli maaşı almasının çiftçilik sıfatını ortadan kaldırmadığı; borçlunun kendisi ve ailesinin geçimi için zaruri olan arazinin miktarı haczedilen haczedilmeyen tüm taşınmazları keşif ve bilirkişi incelemesi ile belirlenmesi ve borçlunun elde ettiği ek gelirler de dikkate alınarak hesaplama yapılması gerektiği, mahkemece, borçlunun halen oturduğu yerde yıllık geçinebileceği miktarın belirlenip, şikayet tarihinde haczedilen ve haczedilmeyen tüm taşınmazlarından elde ettiği gelir hesaplanarak ve taşınmazların değeriyle orantılı gelir elde edilip edilmediği belirlenerek, borçlunun geçimine yetecek kadarı üzerinden haczin kaldırılmasına karar verilmesi gerektiği-
Borçlunun icra mahkemesine başvurusu 4632 Sayılı Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatırım Sistemi Kanunu'nun 17. maddesine dayalı haczedilmezlik şikayeti olup, borçluların haczedilmezlik şikayetinde bulunmada hukuki yararı olduğunun kabulü gerekeceği-
Borçlu belediyenin -6552 s. K.ile değişik -5393 s. Belediye Kanunu'nun 15/son maddesi uyarınca hacizlerin kaldırılması için borca yeter miktarda mallarını icra müdürlüğüne bildirmesi ve icra müdürlüğünce bu mallara haciz konulması gerektiği, borçlu belediyenin, böyle bir bildirimde bulunmadan, ilgili yasaya dayanarak, daha önce geçerli olarak konulan hacizlerin kaldırılmasını isteyemeyeceği-
İİK’nun 82/1-12. maddesi gereğince, borçlunun “haline münasip” evinin haczedilmemsi gerekeceği, bir meskenin borçlunun haline uygun olup olmadığı adı geçenin haciz anındaki sosyal durumuna ve borçlu ile ailesinin ihtiyaçlarına göre belirlenmesi gerekeceği-
Hacizle ilgili şikayetlerin, talimat icra dairesinin bağlı bulunduğu icra mahkemesince çözümleneceği-
Belediyenin haczedilmezlik şikayetinin kabul edilebilmesi için mahcuzların kamu hizmetinde fiilen kullanılmasının zorunlu olduğu bu nedenle vergi, resim ve harç niteliğinde haczi kabil olmayan paralar ile haczi kabil olan paraların aynı hesaba yatırılıp karıştırılmak sureti ile havuz hesabı şeklinde hesap olup olmadığının belirlenmesi, hesabın havuz hesabı niteliğinde olduğunun tespiti halinde o hesap üzerindeki haczin kaldırılması gerekeceği-
İcra Dairesi'nce haciz kararı alınmadan önce belediyeden borca yeter miktarda haczedilebilecek mal gösterilmesi isteneceği ve haciz işleminin sadece gösterilen bu mal üzerine uygulanacağı, on gün içinde yeterli mal beyan edilmemesi durumunda yapılacak haciz işlemi alacak miktarını aşacak veya kamu hizmetini aksatacak şekilde yapılamayacağı-
İdare eyleminin 1983 yılından öncesine ait olduğuna ilişkin iddia ve bilgi bulunmadığından, kamulaştırmasız elatmaya ilişkin eylemin 1983 yılından sonra olduğunun kabulünün gerektiği bu durumda, haciz tarihindeki (11.03.2013) uygulamaya göre, borçlu İdare'nin haczi kabil malvarlığı üzerine haciz konulmasının mümkün olduğu-
İdare eyleminin 1983 yılından öncesine ait olduğuna ilişkin iddia ve bilgi bulunmadığından, kamulaştırmasız elatmaya ilişkin eylemin 1983 yılından sonra olduğunun kabulünün gerektiği, bu durumda, haciz tarihi olan 11.03.2013 tarihine göre, borçlu İdare'nin haczi kabil malvarlığı üzerine haciz konulmasının mümkün olduğu-