634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 35. maddesinde sayılan durumlar dışında apartman yöneticisinin aktif ve pasif husumet ehliyeti bulunmadığı–
Borçlu tarafından yapılan tüm ödemelerin –alacaklı tarafça açıkça nafaka dışındaki bir alacağa ilişkin olduğu ispat edilmediği sürece- nafaka borcuna mahsuben yapıldığının kabulü gerekeceği–
Feragatın geçerliliğinin karşı tarafın muvafakatına bağlı olmadığı–
«İhaleden sonra yapılan satışın durdurulmasına» yönelik başvurunun «ihalenin feshi» istemiyle yapılmış bir başvuru olarak nitelendirilmesi gerekeceği–
Şikayet ve itirazı kabul edilen -ve vekili bulunan- borçlu (alacaklı) yararına avukatlık ücretine de hükmedilmesi gerekeceği–
HUMK. 76’ya (şimdi; HMK. 33'e) göre hukuki nitelendirmeyi yapmak hakimin görevi olduğundan, dilekçede «gecikmiş itiraz»dan bahsedilmiş olmasının, uyuşmazlığın «usulsüz tebligat nedenine dayalı şikayet» olarak algılanıp çözüme kavuşturulmasına engel teşkil etmeyeceği–
Borçlu tarafından -esasla ilgili itirazlar ayrıca bildirilmeden- sadece «ödeme (icra) emrinin tebliğ tarihinin düzeltilmesi» için icra mahkemesine şikayet yoluyla başvurulabileceği–
Borçlunun -«ödeme emri tebligatın usulsüz yapılmış olduğunu» ileri sürerek- «ödeme emrinin tebliğ tarihinin düzeltilmesini» istemekte hukuki yararının bulunduğu-
HUMK. 193 (şimdi; HMK. 20) hükmünün kamu düzenine ilişkin bir hüküm olduğu–
Şikayete konu işlemin, münhasıran icra müdürlüğünün hatasından kaynaklanmış olması halinde, karşı tarafın (alacaklının/borçlunun) yargılama gideri ve avukatlık ücreti ile sorumlu tutulamayacağı–