3533 sayılı Tahkim Yasası gereğince verilmiş konusu para olan Hakem Heyeti kararının icrasının genel hükümler uyarınca yerine getirileceği ve takibe konu Hakem kararı para alacağına ilişkin olduğundan kesinleşmesi gerekmediği-
Tedbir nafakasına ilişkin ara kararın, ilam niteliği olmadığı gibi, İİK mad. 38'de yazılı ilam mahiyetine haiz belgelerden de olmadığı, bu sebeple ilamların icrası hakkındaki hükümlere tabi olmayacağı, ilamlı takip konusu yapılamayacağı-
Takip dayanağı ilamın hüküm bölümünde; "HMK 315/1. maddesi gereğince karar verilmesine yer olmadığına" dair karar verilmiş olup, bu hükmün eda hükmü içermediğinden infaz kabiliyetinin olmadığı, o halde, mahkemece, borçlunun şikayetinin kabulü ile taleple bağlı kalınarak icra emrinin iptali ile yetinilmesi gerekeceği-
İcra takibine konu edilen borç senetlerinde mahalle ihtiyar heyetinin imzaları bulunmadığından, anılan senetlerin, İİK'nun 38. maddesi anlamında belirtilen belgeler hükmünde olduklarının kabulünün mümkün olmadığı, o halde, mahkemece, borç senetlerinin usulünce tasdik edilmemesi nedeni ile şikayetin kabulü ile takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
İcra takibine konu edilen borç senetlerinde mahalle ihtiyar heyetinin imzaları bulunmadığından, anılan senetlerin, İİK'nun 38. maddesi anlamında belirtilen belgeler hükmünde olmadığı ve bu nedenle takibin iptalinin gerektiği-
Tarafların ve taraf avukatlarının imzalamış olduğu protokolde taraf edimlerinin koşula bağlanmış olması halinde, protokolün ilam olarak kabulünün mümkün olmadığı ve ilamlı takiple infaz kabiliyetinin bulunmadığı-
Takibe dayanak yapılan ilama esas alınan protokolde müşterek çocuğun ilköğretim çağına geldikten sonra her hangi bir özel veya devlet okulunun eğitim giderinin tamamını babanın ödemeyi kabul ve taahhüt ettiği, zamanında ödenmemesi halinde davacı eşin bu paraları ödeyeceği ve davalı eşe rücu edeceği yazılı ise de protokole ilişkin bu kısım mahkemece verilmiş ve ödemeye ilişkin bir karar olmayıp yalnızca anlaşmalı boşanma protokolünün onaylanması niteliğinde olduğundan dayanak ilamın, eda hükmü içermemesi nedeni ile ilamlı takip konusu yapılamayacağı dikkate alınarak takibin iptaline karar verilmesi gerektiği-
İlamlı takibe dayanak yapılan Avukatlık Kanunu'nun 35/A maddesi hükmünce taraflarca imzalandığı bildirilen protokolün başlık kısmında; kredi borçluları ve müteselsil kefillerin kimler olduğu belirlenirken ‘ kredi borçluları ile müteselsil kefiller hepsi bir arada kısaca ‘borçlular ‘ olarak anılanacaktır.’ ibaresi yer aldığı gibi kredi borçlularının tespiti ve kabulü başlıklı 3. maddesinde ‘ borçlular iş bu borçlarını aşağıda 4. madde de belirtilen şekilde ödeyeceklerini, kabul,beyan ve taahüt ederler ‘ ibaresinin yer aldığı, protokolün 4. maddesinde ise‘ nakit borçları ödeme planı ‘ tablosu yapılmış ve ödemelerin ne miktarda hangi tarihlerde yapılacağının belirlendiği, bu açıklamalara göre bu protokolün ilam olarak kabulünün gerekeceği ve ilamlı takipte infaz kabiliyetinin bulunduğu-
Ara karara dayalı olarak ilamların icrası yolu ile takip başlatılmayacağı ve icra emri gönderilemeyeceği-
İlam niteliğinde belgeye dayanarak ilamsız takip yapılabileceği-