Davacı işçinin davalıya ait işyerinde 6 ay - 5 yıl arası çalıştığı, kıdemine ve fesih nedenine göre mahkemece işe başlatmama tazminatının davacının 7 aylık ücreti tutarında belirlenmesi doğru bulunmayıp, bu tazminatın davacının 4 aylık ücreti tutarında belirlenmesinin dosya içeriğine uygun düşeceğinden hükmün bu yönden bozulması gerektiği-
Davacı lehine TİS. mad. 45/2 'ye göre haksız fesih tazminatının hüküm altına alınması gerekmekte ise de, İş K. mad. 21/1 'deki hüküm, kamu düzenine ilişkin ve emredici nitelikte olduğundan hüküm altına alınacak tazminat üst sınır olan 8 aylık ücret tutarını geçemeyeceğinden haksız fesih tazminatının, geçersiz sayılan fesih tarihindeki ücret seviyesi üzerinden hesaplanması, hükmüne uyulan bozma ilamına göre takdiri indirim yapılarak tazminatın hüküm altına alınması gerektiği ancak davacı 6 aylık ücret tutarındaki tazminatı zaten kesinleşen işe iade davası ile birlikte aldığından, takdir indirim sonucu hükmedilecek haksız fesih tazminatının davacının 2 aylık ücretinden fazla olmayacak şekilde belirlenmesi gerektiği-
Davacı işe başlama isteğine dair ihtarnamede tebligatın yapılmasını istediği adresi açıkça belirtip, davalı tarafından söz konusu adrese yasal süresi içinde bildirim yaptığından ancak tebligatın davacının tanınmaması nedeniyle iadesi üzerine davalının yeniden yaptığı ikinci bildirime ise davacı herhangi bir cevap vermediğinden ve makul bir sürede davalıya işe başlama için başvurmadığından davacıya davalı tarafından yapılan tebligat geçerli olduğundan ve davacı tebligatı aldıktan sonra dahi davalı işverene işe başlamak için müracaat etmediğinden davacının işe iade yönündeki başvurusunun samimi olmadığı ve davanın reddi gerektiği-
Fesihten 3 ay önce ve 3 ay sonrasında sendikalı işçilerden kaçının iş sözleşmesinin sona erdiği ve kaçının sözleşmesinin işverence feshedildiği, fesih sebeplerinin neden ibaret olduğu, fesih sebepleri ve fesih tarihlerinde benzerlikler bulunup bulunmadığı, bu dönem içerisinde sendika üyeliğinden istifa eden işçilerin sayısının ne olduğu, üyelikten istifa eden bu işçilerin iş akitlerinin akıbetinin ne olduğu, iş akitlerinin istifa sonrası sürüp sürmediği, yeni işe alımla var ise bu işçilerin sendikalı olup olmadığı ve Mahkemece dayanılan oransal dengenin bu yeni giren işçiler sebebiyle mi ortaya çıktığı, geçmiş yıllar da nazara alındığında fesih tarihine yakın süreçte işyerinde sendikal faliyette bir artış yaşanıp yaşanmadığı hususlarında araştırmaya gidilmesi ve toplanacak deliller dosya içeriği ile yeniden bir değerlendirmeye tabi tutularak feshin sendikal nedene dayanıp dayanmadığı hususunun kuşkuya yer vermeyecek şekilde açıklığa kavuşturulması gerektiği-
Davacı işçinin davalı işyerinde 01.10.2003-07.05.2014 tarihleri arasında çalıştığı, ihale süresinin sona ermesi nedeniyle sözlü olarak yapılan feshin haklı yada geçerli bir nedeni bulunmadığı anlaşıldığından mahkemece davacının işe iadesine ilişkin verdiği kararın yerinde olduğu, ancak davacı işçinin kıdemine ve fesih nedenine göre mahkemece işe başlatmama tazminatının davacının 6 aylık ücreti tutarında belirlenmesi doğru olmayıp bu tazminatın davacının 5 aylık ücreti oranında belirlenmesinin dosya içeriğine uygun düşeceği - Davalı şirket ile davalı Belediye arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğunun tespiti ile davacının davalı Belediye'deki işine iadesine ve işe iadenin maddi sorumluluklarından ve yargılama giderlerinden her iki davalının da müştereken müteselsilen sorumluluğu olduğuna karar verilmiş olması doğru ise de davalı iş ortaklığının sorumluluğu bulunduğu halde mahkemece hüküm yerinde davalı iş ortaklığı yönünden davanın husumet yönünden reddine karar verilmiş olmasının hatalı olduğu-
Birlikte istihdam durumunda işçinin herhangi bir şirkete işe iade edilmesi konusunda başvurabileceği; birlikte istihdam eden her şirketin davacıyı işe başlatma yükümlülüğünün bulunduğu- Somut olayda; yalnızca sigorta kayıtlarında son çalıştığı işveren olarak görünen şirketin sorumlu tutulmasının hatalı olduğu-
Davacı işçinin davalıya ait işyerinde yaklaşık 6 yıl çalıştığı, iş sözleşmesinin mağaza küçültülmesi ve davacının görev yaptığı kadronun kapatılmasına dayanan işletmesel karar nedeniyle geçerli nedenle feshedildiği, dosya içerisinde bulunan fesihten sonra internet aracılığı ile yapılan iş ilanları karşısında işverence gerçekleştirilen feshin geçerli nedene dayanmadığı anlaşıldığından feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine karar verilmesi isabetliyse de davacı işçinin kıdemine ve fesih nedenine göre mahkemece işe başlatmama tazminatının davacının 4 aylık ücreti tutarında belirlenmesi doğru bulunmayıp, bu tazminatın davacının 5 aylık ücreti oranında belirlenmesinin dosya içeriğine uygun düşeceği, ayrıca, boşta geçen süre ücretinin de belirtilen yasal üst sınır gereği en çok 4 aya kadar doğmuş bulunan ücret ve diğer hakların ödenmesi şeklinde tespiti gerektiğinden yasal üst sınır aşılarak en çok 5 aylık ücret ve diğer haklarının davalıdan alınarak davacıya ödenmesi gerektiğinin belirlenmesinin hatalı olduğu-
Davacının iş akdine hizmet içi eğitim ve koçluk çalışmalarına rağmen performansının düşük kalması nedeniyle işveren tarafından 09/10/2013 tarihinde son verildiği, davacıya düşük performans sergilemiş olsa dahi iş akdinin feshedilme yoluna gitmeden önce herhangi bir ihtarat yapılıp ceza verilmesi yoluna gidilmediği, davacının iş akdine son vermek yerine daha verimli çalışabileceği şekilde biriminin değiştirilmesi veya başka bir iş alanına sevki gibi işin verimini düşürmeyecek ve aksatmayacak nitelikte başka önlemler alınması gerekirken performans düşüklüğü gerekçesiyle 3 yıl boyunca çalışırken birden iş akdine son vermenin hayatın olağan akışına aykırı olduğu ve davalı tarafın dosyaya ibraz ettiği savunma ve iddiaların somut değil soyut verilere dayandığı davalı tarafın üzerine düşen ispat külfetini yerine getiremediği, feshin son çare olduğu ilkesinin gözetilmediği gerekçesiyle feshin geçersizliğine karar verilmiş olması isabetliyse de  işe başlatılmama tazminatının davacı işçinin 8 aylık ücret tutarında belirlenmesinin doğru olmayıp kıdemi esas alınarak 4 aylık ücreti tutarında belirlenmesinin dosya içeriğine daha uygun düşeceği-
İşverence gerçekleştirilen feshin sendikal nedene dayandığı ve bu hali ile geçerli olmadığı anlaşıldığı, davacı işçinin dava dilekçesinde, yasal sürede başvurmasına rağmen davalı işverence işe başlatılmaması halinde işe başlatmama tazminatı olarak 12 aylık ücretinden az olmamak üzere sendikal tazminat talep etmesine rağmen talep aşılarak, 6356 Sayılı Kanunun 25/5 maddesi uyarınca (bu tazminatın davacının süresi içerisinde başvurusu ve davalı işverenin davacıyı işe başlatması veya başlatmaması şartına bağlı olmaksızın) 1 yıllık brüt ücreti tutarında belirlenmesinin doğru olmayıp bozmayı gerektirdiği-
Davacının iş akdinin performans düşüklüğü gerekçesiyle feshedilmesine karşın fesihten önce davacının savunması alınmadığından fesihte Kanuna uyulmadığı anlaşıldığından mahkemece feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine karar verilmesi isabetli olsa da davacı işçinin davalıya ait işyerinde 11/05/2011 tarihinden itibaren çalıştığı ve kıdeminin 5 yılın altında olduğu, kıdemine ve fesih nedenine göre mahkemece işe başlatmama tazminatının davacının 6 aylık ücreti tutarında belirlenmesi doğru bulunmadığından bu tazminatın davacının 4 aylık ücreti tutarında belirlenmesinin dosya içeriğine uygun düşeceği-