Davalı Banka Yönetim Kurulunun 25.12.2014 tarih ve 10186 sayılı kararında ve 15.01.2015 tarih ve 1 sayılı İşçi-İşveren Kurulu Kararında; özel güvenlik işinin dış firmaya verilerek yürütülmesi sonucu, işgücü fazlası olarak belirlenen banka çalışanlarının banka boş kadrolarında istihdam edilme imkanlarının araştırıldığı, eğitimleri ve diğer nitelikleri yapılacak işe uygun bulunan özel güvenlik görevlilerinin gişe yetkilisi olarak veya dış firma ile koordinasyonu sağlamak üzere oluşturulacak kadrolara atanmasının planlandığı belirtilerek 50 işçinin dış firma ile koordinasyonu sağlamak üzere terfi ettirildiği, 10 işçiye ise asistan gişe yetkilisi görevinin teklif edildiği ve kendileriyle mülakat yapıldığının sunulan belge içeriğinden anlaşıldığı, yine davalı tarafça 1072 işçinin alt işveren şirkette çalışmaya devam ettiğinin bildirildiği, dosyaya sunulan fesih öncesi ve sonrasında işe alınan işçileri gösterir listede çok sayıda gişe yetkilisinin işe alındığı anlaşıldığından işverenin davacıya neden başka iş ve görev teklif etmediği, hangi objektif seçim kriterini uyguladığının anlaşılamadığı işverence gerçekleştirilen feshin geçerli nedene dayanmadığı anlaşıldığından feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine karar verilmesi isabetli olmakla, 4857 sayılı İş Kanununun 21.maddesi uyarınca boşta geçen süre için 4 aya kadar ücret ve diğer hakların ödenmesine karar verilmesi gerekirken, üst sınır aşılarak en çok 8 aya kadar ücret ve diğer hakların ödenmesi gerektiğinin belirtilmesi yasanın açık emredici düzenlemesine aykırılık teşkil ettiğinden hatalı olup bozmayı gerektirdiği-
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
İş sözleşmesinin geçerli neden olmadan davalı işv ...