Çekin keşide tarihinde tahrifat yapıldığı ve paraf imzasının da sahte olduğu yönündeki itirazların, çizimi özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden HMK.'nun 266.maddesi uyarınca bilirkişi incelemesi ile sonuçlandırılması gerekeceği, çek, keşideci tarafından düzenlenmiş olduğundan, çek üzerindeki çıkıntı ve değişikliklerin keşideci tarafından paraf edilmesi gerekeceği-
İcra mahkemesinin, yasal sürede yapılan itiraz veya şikayet nedeniyle icra mahkemesine intikal eden işlerde, öncelikle, takip dayanağı senedin kambiyo vasfında olup olmadığını ve alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkının bulunup bulunmadığını re’sen inceleyerek, takibin iptaline karar verebileceği-
Takip dayanağı çekin keşide tarihindeki ve bedel kısmında değişiklik yapıldığı ve yapılan bu keşide tarihi ve bedel değişikliğine dair her iki düzeltmenin yanında da parafın bulunduğu ve keşideci tarafından atılmadığının iddia edilmediği, çekin keşide tarihine göre süresinde muhatap bankaya ibraz edildiği, ciro silsilesinin düzgün olduğu, şikayetçinin iddialarını usulünce kanıtlayamadığı, keşideci tarafından yapıldığı kabul edilen keşide tarihindeki ve bedeldeki değişikliğe dair imzaya (parafa), bir itirazda bulunulmadığına göre, yapılan bu değişikliklerin geçerli olduğunun kabulü gerekeceği-
Senedin, teminat senedi olduğu iddiasının, İİK. mad. 169/a kapsamında borca itiraz olduğu- İİK. mad. 169/a-5 uyarınca; itirazın kabulü halinde, takibin "iptali"ne değil, "durması"na karar verilmesi gerektiği-
Takip dayanağı senedin ''tediye tarihi'' kısmında, ''vade'' bölümü ve bono metninde yer alan tarihten farklı bir tarih olması halinde, takibe dayanak belgede çift vade bulunduğundan, bu senedin bono niteliğinde olmadığı ve icra mahkemesince, takibin İİK.'nun 170/a maddesi gereğince re'sen iptaline karar verilmesi gerekeceği- Alacaklının, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip hakkının bulunmaması nedeniyle İİK.'nun 170/a maddesi uyarınca takibin iptaline karar verilmesi gerektiğinden ve bu maddede tazminata ve para cezasına ilişkin düzenleme öngörülmediğinden, anılan bono bakımından alacaklı aleyhine tazminata ve para cezasına hükmedilmesi isabetsiz olacağı-
Muteriz borçlu takip dayanağı bononun lehdar cirantası olup, adı geçen hakkında takip yapılabilmesi için keşideciye protesto keşide edilmesinin zorunlu olduğu, takip dosyasında takip alacaklısı hamil tarafından bononun keşideciye protesto keşide edildiğine dair evrakın bulunmadığı, bu durumda protesto koşulunun usulünce yerine getirilmemesi nedeniyle İİK. mad. 170/a uyarınca takibin iptaline karar verilmesi gerektiği-
Düzenlenme yeri belirlenmeyen belgenin kambiyo vasfının bulunmadığı, bu hususun icra mahkemesince re’sen nazara alınmasının zorunlu olduğu, o halde mahkemece İİK'nun 170a/2. maddesi uyarınca takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Borca itiraz dilekçesinde “... TL ödeme yapılmış olup bunun üzerinden fazla yapılan ödemeye itiraz ediyoruz...” şeklindeki beyanla borç ilişkisi kabul edilmiş olduğundan, "takibin iptali"ne karar verilemeyeceği-
Borçlunun, bononun vade tarihinde tahrifat yapıldığına yönelik iddiasının, İİK'nun 170/a maddesi kapsamında şikayet olduğu, takip dayanağı bonoların düzenleme ve vade tarihlerinde tahrifat yapılmasının, kambiyo vasfını etkilemiyorsa takibin iptalini gerektirmeyeceği-
İlk ciro, lehtar tarafından yapılmadığından, ciro silsilesinin kopuk olduğu ve alacaklının yetkili hamil olmadığı anlaşılmışsa da, borçlu "takibe konu çek bedelini nakten ve defaten ödediğini" belirttiğinden icra takibinin iptaline karar verilemeyeceği- Borçlu, itfa itirazını İİK. mad. 169/a-1 uyarınca yazılı belgelerden biri ile ispatlayamadığından ve alacaklının da, çek bedelinin tahsil edildiğine dair kabul beyanı bulunmadığından, borca itirazın reddine karar verilmesi gerektiği-